burayı ilk meşgul edişim olacak efendi efendi dizi film izliyordum...bir yere kadar...
sevgilim Instagramımda 2 yıl önceki bir fotoğrafımı silmiş. Fotoğrafın önemi benim için şuydu. 2 yıl önce daha hayatımda o yokken networküm için fazlasıyla önemli gördüğüm bir dernekte pazarlama pozisyonuna seçilmiştim, en önemli pozisyonlardan biri olarak görülür. Uluslararası birçok seçilen insanın katılım gösterdiği ve hepimizin bir yılı için en heyecanlı ve idealist olduğumuz high dönemdi. Kızların elbise giydiği erkeklerin takım elbiseli olduğu en resmi zamanlardan biriydi yani. İki yıl önce koyduğum fotoğraftan dolayı benimle tartışıyordu. O fotoğrafta bacaklarım görülüyormuş mini elbise giymişim ben. Hiç bu kız burada önemli bir pozisyonda seçilmiş değil, direkt "mini giymişim" Kadınların zaten mini giymekten başka vasfı olamaz
Hadi giymek istedim istiyorum benimle olmak senin seçimin ya böyle kal ya git? Sonra sen hayatımda yoktun o zamanlarda ve o gün hayatımda çok özel bir gündü senden önceki hayatıma müdahale etmeye hakkın mı vardı? Elbise miniymiş modeline bakmış, bir tık psikopatlık gibi ama bunu da geçtim hadi, ulan benim boyum 1,62 elbise mini değil? Modelin boyundan bacak boyuna kadar benle bariz fark var bende mini durması imkansız. Ya onu da geçtim hadi kadınlara dair bir şey bilmiyorsun, ben arkadaşlar hiçbir zaman mini giyen bir kız olmadım ki, neyi sorguluyorsun bu kadar senin gözünün önündeyim ve kendim gibiyim, rahat ettiğim gibiyim sen dahil kimse de giyinişime karışamaz? Nerde ne giymesi gerektiğini bilen bir insanım bir davete pijama ile mi katılmalıydım, hayatıma 1 yıl sonra biri girecek ve rahatsız olacaktır bundan o halde okay, hemen en usturuplu hijabı bulalım zaten Arap ülkesine iyice döndük (!)
23 yaşındayım ve size şunu diyeyim kız arkadaşınız bir tarafını açmak istiyorsa açar engel olamazsınız yanında olmak istememek ancak sizin seçiminiz olabilir kendinize göre haklısınızdır sınırlarınız olabilir. Çok açık giyinen dolusuyla insan, ilişkisi olduğunda buna devam ediyorsa ve siz rahatsız olduğunuz halde bunu sürdürüyorsanız burada bir terslik vardır arayı bulmak zorundasınız ve çaba göstermelisiniz. Hemen pes etmemenizi öneririm fakat o kıza çarşaf da giydiremezsiniz eskisi gibi dekolteli giyinip de davranmaması gerekir. Sıkça gördüğüm önceki giyim tarzından dolayı ilişkinizde kızları haksız yere yıprattığınız ve yargıladığınız bunu yapmayın. İnsan sevdiği insana kıyamaz, toleransı olur dengesi olur. Denge
Hepimiz olayları kendi haklı olduğumuz yerden anlatırız, o yüzden diğer insanlar objektif olmak için iki tarafı dinlemek zorunda kalır.
Bilemiyorum ben kendime karşı da objektif olabilen biri oldum da artık iyice yorucu olmaya başladı. 23 yıldır mini elbise giymemiş birine sen mini giyiyorsun diyin, benim yaptığım gibi sadece yüzünüze bakar. Bir insanın kendine yalan söylemesini ve kendi gerçeğini inkar etmesini sağlayamazsınız. Kendimizi kandırmayalım kadın erkek olarak
Her şey zamanında ve yerine göre yaşanmalı ve değerlendirmelidir, ne kurban olun ne baskıya izin verin.
e peki ne olduğunu yazmamışsın ki ayrıldınız mı yani ,küslük mü çıktı, ortalık dağıldı ve anneannenin vazosu mu kırıldı? ama ayrılsan anlaşılabilir kişisel alanına karşı saçma bi insiyatif almış.
Sevgi sanki bir küçük bir çocuğun elindeki civciv gibi onu koruyayım esirgeyeyim derken civcivi sıkıp öldürmek gibi sevgilin çok yanlış kararlar almış bence
Bence sevgili de olsanız evli de olsanız sosyal medya hesaplarınız sizin kişisel alanınız. Giriş bilgilerinizin birbirinizde olmaması gerek. Onun haricinde...
kusura bakmayın ama çok çocuksu geliyor bana böyle şeyler.. senin hayatına ve yaşam tarzına müdahale edemez sadece öneride bulunabilir yada fikrini beyan edebilir gerisi sizin tercihinize kalmış bir durum. Sana bu kadar uzun yazılar yazdırıp içini döktürecek kadar bir insanı hayatına fazla yaklaştırma derim.. bu düşünceler sizin psikolojinizde etkiler.. eğer hala sevgiliyseniz bazı çizgileri koymanın vakti gelmiştir derim.
Uluslararası birçok seçilen insanın katılım gösterdiği ve hepimizin bir yılı için en heyecanlı ve idealist olduğumuz high dönemdi.
Uluslararası bir networkdeyken etrafında senle aynı bilgiye, görgüye ve birikime sahip seçilmiş insanlar arasından kendine partner bulmayıp tercihini anadolunun bıçkın tarlalarında, bol sulak arazilerinde yetişen biri yönünde kullanırsan sonucu bu olur.
Hiç şöyle bir ata sözü duydun mu? "Davul dengi dengine çalar."
Ayrıca kendini "mini giymedim, mini giymiyorum" olarak savunman da bulunduğun mevkinin kalitesinden hızlı bir şekilde aşağıya doğru çekildiğini ve senin de bunu benimsediğini gösteriyor. Bir kabulleniş çığlığı gibi bu yazı.
Mini giymedim, giymem zaten savunmasını yaptığın an karşı tarafı zaten haklı çıkarıyorsun. Kime ne diyemiyorsan, dilersem giyerim dilersem giymem diyemiyorsan bence bu tartışmayı yapmak bile boşa zaman kaybetmektir.
Dipnot: Sosyal medya hesabının şifresini vermek nasıl bir harekettir ayrıca. Sen baya baya ipin ucunu vermişsin şimdide tutup gezdiriyor seni diye şikayet ediyorsun. Tüm yüzü gayet senden bulmuş. Fotolarıda siler, herşeyi de yapar.
Vader Senin yorumların beni daima germiştir ama bu dediğini haklı buldum. Şifremi falan vermedim ayrıca görüştüğümüz bir sırada telefonuma girip haberim yokken silmiş. Yine de telefonu vermeseydin diyeceksen de sakladığım bir şey olmadı dert de etmedim. Kendi kalitemin düştüğünü ben de hissediyorum ama bundan yine de kimseyi sorumlu tutmuyorum benim seçimimdi. Hayatımda iyi giden ve kötü giden her şeyi kararını ben verdiğim sürece benimsedim ve onunla bir şeyleri paylaşmak istediğimde olmadı sadece.
"Ben istediğimi giyerim, nerde ne giymesi gerektiğini bilen bir insanım" bu cümleden başka bir şeyi benden duyamadı yine de anlamıyordu arayı bulmaya çalıştım mini giymiyorum zaten dedim, hala anlamadı. Düşüneceğim sadece
Lordumun dediklerine katılıyorum "dipnotu" hariç. Benim eklemek istediklerim de şunlar:
Evet haklısın, hayatına kesinlikle müdahale ettirmemelisin, aptallıktır bu. Böyle bir durumu hakkı olarak gören kim varsa hayatından çıkartmalısın.
Erkek olarak belirtmek isterim böyle durumla karşılaşınca, yani sevgilim kısa, dekolteli vesaire giyinince evet kıskanırım ama işi başkasının hayatına müdahale hadsizliğine getirmem, yaşadığımız dünya öyle değil, ben de aynı muameleye maruz kalmak istemem, ki maruz kaldım, ama çözüm iki tarafın anlayışlı olması, en azından çabalaması.
E bu durum için de iki tarafın belirli eğitim seviyesini geçmesi lazım. Bahsettiğim okul-kurs falan değil, kişi gerçek yaşamın farkına varsın, olayları iyi değerlendirsin ve kendi kendini eğitsin, Bİ DAKİKA DURSUN DA DÜŞÜNSÜN Bİ ZAHMET. Sen de hayatını böyle bir partner ile geçirmek istemiyorsundur umarım, aptalca bir hata yapmış, ama basit değil, demek ki kendisini partnerine müdahale edecek kadar DAVAR görüyor. Sen de güdülmek istemiyorsan başka bir hayvanı kendine yakıştırmanı tavsiye ederim. Ejderiya filan.
Benim dipnotum: Böyle medeniyetsiz durumları görünce aklıma Mustafa Kemal'in ne düşüneceği geliyor hep. Memleket olarak arap kültürünün bütün olumsuzluklarını yaşadığımız şu dönemlerde gerçek Türkiye vatandaşlarının da böyle hatalar yaptığını duymak beni gerçekten üzüyor.
olm okumaya başlayınca herhalde karşı cinsin biriyle fazla samimi veyahut iddialı bir poz var falan diye düşündüm de mini giydiğini söylediği için sildiğini görünce kahkaha attım. Bu nasıl kafa kara çarşaf mı giyeceksin özel bir yerde? Tamam ben de gavatar değilim de kısıtlamak bambaşka bir olay. Şahsen hatunumu sahiplenirim kıskanırım ama üstündeki kıyafeti taşıyabiliyorsa hal ve hareketlerinin nasıl olmasını gerektiğini biliyorsa hiç bir şey diyemem. Güzel olması beni de mutlu eder. Ayrıca şu dönemde köyde yaşamıyorsan mini elbise/etek normal yani. Durum bralet veya transparan bir şey olsa onda katılırdım o konuda biraz mağara adamıyım ben de, ama anlattığın olay son derece komik. Anadolu ayısı bulmuşsun.
Ben vader abinin son sözlerinden sonra birinin "Benim abi bir sıkıntı mı var" diye birinin çıkıp yazmasını bekliyorum. Uykularım kaçtı bekliyorum bak kaç saattir.
Ballı çöreğim, ben ne için ne düşüneceğimi anlayabilmiş değilim. Sevgilin neden hayatına bu kadar müdahil oluyor? Çünkü fotoğrafı kaldırmasına müsaade etmişsin diye yorumluyorum okuduklarımdan anladığım o. Neden sevgilinle bu konuyu konuşmak yerine burada anlatıyorsun? Galiba karar mercii sen değilsin bu durumda. Çünkü ilişkinde ne aşamada olduğunu da belirtmemişsin. İçini döktüysen ona göre yorum yapalım. Ama çözüm arayışındaysan başka konuşulur. Hepsini geçtim burada verdiğin mücadeleyi hayatındaki adama vermen gerektiği kanaatindeyim. Genellikle erkeklerin kendi hemcinslerine dağ ayısı demek suretiyle yorumlar yaptığını görüyorum. Bir kadın olarak böyle bir durumla karşı karşıya kaldığında içinde fırtınalar koparacağına o an koparmanı öneririm. Bunu şöyle de ifade edebiliriz. Birey olmaktan çıktığın an, bulunduğu yeri tartman gerekir. Sen mini giymişsin hayatındaki adam rahatsızmış, bunlar sizin yaşlarınızın tartışmaları değil. Hayatındaki adam mini giymenden madem rahatsız oluyor hayatından çıkabilir. Bu onun seçeneğidir. Adamın rahatsız olmasından rahatsızsan sen çıkarsın. Kendini yıprattığına değmez bana inan. Sevmek böyle bir şey değil. O zaman vardı yoktu bu zerre kıymeti olmayan bir durum. Fotoğrafın öneminin oluşunun zerre kıymeti yok. Sen bir birey olarak saygı görmüyorsun hayatındaki adam tarafından aslolan önem arz eden bu. Ve bunun bilincinde olarak adım atman en doğrusu olur. Yanlış anlamamanı rica ediyorum, bunlar küçük hesaplar. Saygı görmüyorsun temelinde. Ve bunu da talep edip alamazsın. Saygı duyan gösterir zaten. Son olarak ne kurbansın ne baskı görüyorsun. Müsaade ettiğin an bunların olmasına şikayet de etmemelisin.
uzaylibirhanim hayır tam tersi olayın en doğru halini anlaatayım ben. Konunun sahibinin sevgilisi de buraya üye. Ve senelerdir tanıdığımız bir üye. Bu konuda kadın kişisi ezilmiş ve bağnaz erkek şiddetine maruz kalıyor gibi gözüksede kesinlikle bu böyle değil.
Hatta yaptığı bir planın parçası buraya yazmak. Nedir bu plan? Kendisinin buraya yazarak kaybedeceği hiç birşey yok çünkü biz tanıyoruz onu. Bizim gözümüzde nasıl bir imaj çizdiğinin hiç bir önemi yok yani. Yarın sessizliğe gömülecek tekrardan ve hiç birşeyin önemi kalmayacak. Ama sevgilisi olan şahsın 7 senelik bir üyeliği var ve hepimize değer veren fikirlerimizi umursayan bir üye.
Konu sahibi erkek arkadaşının önemsediği çevrede isim vermeden onu yeriyor ve bizim ne tepki vereceğimizi merak ediyor. Böylelikle "bak senin değer verdiğin insanlar da benim gibi düşünüyor suçlu sensin" diyebilecek.
Muhteşem bir kurgu. İlk etap ben de yuttum ama detaylı bakınca gerçekleri görebildim. Mantıklı düşünelim neden bu olayım tam tersi değil de mekan olarak burası seçildi... Konuyu açan kendi çevresi etrafında da böyle bir konu açabilirdi ama yapmadı hem kendi çevresinde kötü gözükmek istemiyor hem de "ya onlar senin arkadaşın tabiiki seni savunacaklar" karşılığından da kurtulmuş oluyor. Ama bu hareketi bize şunu kanıtlıyor. Anlık bir üzüntüyle açılmış bir konu değil. Bizzat planlanmış.
Bize kendisi eziliyor gibi gösterirken muhteşem planı ile aslında o erkek arkadaşını acayip derece eziyor. Üstelik kendisni benden zeki sanarak anlamayacağımı düşünmesi kendisine olan özgüveni gösteriyor.
İşin özü çok ama çok bencilce bir hareket. Resim silinme olayı bile bir plan kurgu olabilir. Sırf karşıyı suçlayacak bir sebep edinme ve karşı kişiyi vicdanen suçlu durumda bırakma ve bu şekilde üste çıkma. Akabinde karşı kişiyi kendi ortamında değer verdiği insanlar tarafından farkında olmadan ezdirerek inanılmaz bir üstünlük kuruyor.
Herneyse aranızı falan bulmaya calışmak gibi kesinlikle bir niyetim yok. Ama burdan ScarFace'e seslenerek "allah kurtarsın kardeşim" diyorum.
İkiniz açısından da ilerisini büyük bir sorun olarak görüyorum.
Vader abi sen ne yaptın yani ben de neymişim be diyorum. Vallaha bunları kurgulayan her kimse bana baya zeki gelirdi şahsen. Fakat dediğin çoğu şey doğru değil. Çünkü ithamların da bu neden-sonuçlar da yazdığın gibi değil. Yazmam yanlıştı belki ama çok bunaldım ve uzun süredir devam eden aramızdaki bir tartışmaydı değer veriyoruz birbirimize. Yazdığım şeyler nasıl algılandı elbette tartışmaya açıktır da umutsuzlukla değil daima arayı bulmakla da ilgili konuştum. Nasıl çözülür harbiden farklı düşünen biri olabilir mi diye yazdım bu kadardı.
Persephone 20 yıllık evli çocuklu ilişkim olsa sebep ne olursa olsun partnerim böyle bir şey yapsa kapının önünde bulur kendini. Yıllarca kontrol etmeye çalışıp sonra gizlice arkadan girip fotoğrafı silecek. Konu ve sebep ne olursa olsun inanılmaz toksik ve kabul edilebilir, affedilebilir bir davranış değil. Bunu yapma haddini kendinde gören yarın neler yapar.. Kaldı ki ısrarla ben mini giymiyorum bile diye açıklama yapıyorsan çoktan aklına girmiş, suçlu senmişsin gibi hissettirmiş. Hayatını kontrol etme var, toksik kıskançlık var, manipulasyon var.. Şu red flaglere gözlerinizi kapatmayın artık
Vader ben zaten hanımefendinin böyle bir öfkeyle buna benzer bir şey yapmayı amaçladığını sezdiğimden böyle bir yorum yaptım. Çünkü postun bi sorusu yok, siz ne düşünüyorsunuz sorusu bile bile o kadar havada ki. İnsan ne desin bilemiyor. Ve kesinlikle kurban değil kendisi benim fikrimce. Kendinin farkında olan birinin bu denli, kurban olma ihtimali yoktur. Olsa olsa bunları yaşamayı seçmiştir. Persephone manipüle etmek suretiyle mahreminizi buraya dökmeniz aslında sizi böyle gösteren. Fikirler çatışabilir. Anlaşamayabilir, bunun çözümünü arayabilirsiniz. Ama sizin yazı diziliniz fazla öfkeli, size biraz bile anlayış gösterebilecek tecrübeye sahip adamların yazdıkları yorumlara dikkat etmenizi öneririm. Birini suçlarken ortaya ne çıkacağını da kestirmeniz gerekir.
Dikkate alırsanız eğer çözmek isterseniz bunları konuşmanız yeterli. Çözemediğiniz nokta da birinizden biri fedakarlık yapmak zorundadır. Ve siz baskı kurmayı amaçlıyorsunuz burada birazda toplumla. Tanısınlar tanımasınlar senin gibi düşünmeyen 100 adam gösteririm diyorsunuz. Ama siz o 100 adamla değil. Karşınızdaki adamla ilişki içerisindesiniz. Tabii ki haklı olduğunun noktalar var “bence”. Hatta bence fazla haklısınız ama bu haklılık size bir şey sağlamaz.
birisi senin instagram hesabına senden habersiz girip senin bir fotoğrafını sildi ve bunun üzerine mi düşünüyorsun? bundan 4-5 sene sonra bakıp üzerine ah be buna mı enerji ayırmışım diyeceğin derecede aptalca bir davranış bu. böyle bir şeyi şuan partnerim yapsa atomlarına ayırırım onu :D . konu o noktaya gelene kadar isterse dünyanın en haklı kişisi olsun senin kişisel alanına girip müdahile etmeye hakkı yok. 1 tık üstü "saçların başkalarını tahrik ediyor kıskanıyorum hadi kapansan mı?" 2 tık üstü vücudun başkalarını tahrik ediyor kıskanıyorum kara çarşafa mı girsen?" 3 tık üstü varlığın ve sesin başkalarını tahrik ediyor kıskanıyorum.... özgürlüğün azıcık kısıtlanmasıyla tamamen kısıtlanması arasında çok küçücük bir fark vardır
Arkadaşlar, olay fazla yorumlara denk geldi. Ben yeni gördüm tüm bu olayı bahsi geçen şahsım ben , kız arkadaşım benim kıskanç yapım ve evet kıyafetlerine karışıyorum. Bunlara daha fazla dayanamayıp sizlerden ne yapabiliriz diye fikir sormuş. Konuştuk hallettik. Aslında kendisi silmiş ama yanlışlıkla ve ben arşive almasını söylemiştim. Silmesini değil ancak yanlış tuşa bile basmış olabilir. İki üç hafta önce spordan bir story atmıştım ve o storyi silmezsem ilişkiyi bitireceği üzerine ültimatom atmış ve geri süre sayımı yaparak bunu yapmıştı. Yani arkadaşlar ikimiz de de hatalar var ve biz bu sorunlar üzerine çalışıyoruz. Daha fazla tartışma konusu olsun istemiyoruz. Daha fazla yoruma gerek de yok. Teşekkür ederim. Şunu da eklemek istiyorum affedilebilir olmayan ve ayrilinmasi gereken bir davranış diyorsunuz ikimizin de affettiği şeyleri duysanız bu olay bir bottaki karınca.
ScarFace Duyduğumuz kısımlar tüm Imperial'a fazlasıyla yetti kardeş. Duyduğumuz böyleyse, duymadıklarımızı emin ol kimse duymak istemez. İkinizin de affettiği ve insanların yargılamasından korktuğunuz şeyler varsa ve tüm Imperial'in ayrıl demesinden şikayetçi olup tartışma konusu olmasını istemiyorsanız parlak bir fikrim var sizler için; kendi aranızda yaşadığınız çağ gerisi ve toxic ilişkinizi kendi aranızda tutabilir, bunu paragraflar halinde herkese anlatmayı bırakabilirsiniz.
Biraz özgüven sahibi olursan şayet yaptıklarının yanlış olduğunu ve bu yaptıklarına halk arasında ne tabirle kullanıldığını fark edersin. Birinin hayatına müdahale etmeyi, saygı göstermemeyi, kısıtlamayı vb '' ben kıskancım '' adı altında normalleştirmeyin. Bugün bunu yapan yarın '' sen benden habersiz nasıl balkona çıkarsın, ben erkek'' de der. Şiddet sadece fiziksel değildir.
2024'e giriyoruz hâlâ story atmış ultimatom vermişim, yok kıyafetine karışmışım... Büyüyün, olgunlaşın biraz. Hayatınıza birisi girdiği zaman o kişiyi de kendi yaşadığınız mağaraya sokamazsınız.
renasabakay kardeşim lord vader yaşanan şeylere senden daha fazla bilgili ve nedense bana gerici bağnaz ben erkek mağara adamı dememiş. Neden çünkü 7 yıldır buradayım bilen biliyor beni. Neden ? Çünkü mağara adamı değilim. Güvenimi kıran şeyler yaşandı. Ben onlara rağmen sevdiğim insanı terketmemeyi seçtim. O yüzden apprentice, seni ilgilendirmiyor. Eğer ki benimle bir sorunun varsa özelden konuşmayı tercih ederim. Sevgilim dur ben konuşayım dese de önce ben bir seninle konuşayım dedim.
Sevgilimin kimliğinin bu şekilde açığa çıkacağını bilemezdim. Bireysel, haklı veya haksız yoruma açık bir konuydu bunun farkındaydım. Yorum yapan herkesin de olumlu veya olumsuz yargılarla yazmaktansa, kim olduğunun bilinmediği birine ve duruma yorum yapılmasını istedim. Ne olursa olsun böyle bir sorun yaşandı ve devam ediyordu. Öncesinde ilişkimiz sırasında kaldırılmasını istediğim bir spor videosu benim de olmuştu ve konuyu ayrılığa getirmiştim vs. daha fazla ilişkimiz hakkında detay vermeyi yanlış görüyorum ve açığa çıkacağını bilseydim de böyle bir gönderi olmazdı. Biz olayı çözdüğümüzde burda hala devam eden konular ve ayrışmalar olması da cabası. Kıyafet mevzusu ikimiz için de aramızda bir daha açılmayacak bir konu şu anda. Bunun da burdaki yorumlarla bir ilgisi olmadı, bilinmesini isterim. Dikkat etmediğimiz şeyler varmış gördük uzun yorum atarak açıklama yapanlara da teşekkür ederiz
aranızda covid-19 atlatıp sonrasında iki doz aşı olan var mı?
mart ayında covid-19'a yakalanmıştım, aşı olabilmek için aradan 6 ay geçmesi gerekiyordu ve haliyle bugün birinci doz aşımı olabildim. ikinci doz için randevu almaya çalıştığımda --- Alıntı ---
Bilim kurulu, COVID-19 hastalığı geçirmiş bireylerin bağışıklığı için tek doz aşı önermiştir.
uyarısı gözüme çarptı. ikinci doz için hala randevu alma hakkına sahibim fakat gerek var mı diye düşünmüyor da değilim.
Sen niye aşı oluyorsun kafan mı güzel. Zaten en yoğun şekilde öğrenmişsin proteini yenmeyi şimdi vucudunu zayıflatacaksın. Allahım sabır ver olm napiyonuz ya.
1. olman bile o kadar yanlışki. Kabakulak geçirdikten sonra kabakulak aşısı yaptırır gibi lan ülkede bir tane akıllı adam yok yeminle yok.
Abi_Von_Kene_Bi vatandaşların toplu olarak bulunduğu faaliyetlere katılımında negatif sonuçlu PCR testi zorunluluğu getirilecek. Bu çerçevede işletmeciler/organizatörler tarafından etkinliklere girişte HES kodu üzerinden kişilerin aşılı/geçirilmiş hastalık (Covid-19 hastalığı sonrası bilimsel olarak bağışık kabul edilen süreye göre) veya azami 48 saat önce yapılmış negatif PCR testi sorgulaması yapılacak.
Ben şu ana kadar 3 kere sokturmak zorunda kaldım çubuğu, korkulduğu kadar kötü olmasa da iğrenç hissettiriyor, canını acıtıyor ve baya gözünü yaşartıyor insanın. Bu iki günde bir çubuk sokturma konusunda ısrarcı olunursa insanlar birkaç hafta içerisinde aşıya koşarlar.
sawet ben üniversite öğrencileri adına konuşmuştum onda da 48 saat değil de haftada iki kez verilecekmiş (haftada bir kez verileceğini dün akşam okudum ama okuduğum sayfayı bir daha bulamadım xd) yoksa etkinlikler veya seyehat için 48 saat önceden negatif pcr testi istendiğini ben de okudum. bu arada haftada bir veya iki olması normal bir şey demedim sadece en azından 48 saatte bir çubuk sokulmayacağından bahsettim. ben de düzenli olarak çubuk sokulmasından hoşlanmam.
Nisan ayında korona olduk ailecek, Mayıs'ın 1'inde karantinamız bitti ve 2 doz aşımı ağustos ayında tamamladım. Bende ilk aşıda kol ağrım çok oldu oldu ikincide birşey olmadı ama annem ikinci aşıda çok kötü oldu baş ağrısı, eklem ağrısı, tansiyon şu bu yükseldi herşey. Ama bu etki normal dediler ve serum + parol verdiler bi kaç gün sonra da geçti. Her bünyeye aynı tepkiyi vermiyor ama böyle de bir yanı var.. Eğer ileride yurtdışına çıkmayı düşünüyorsan ve aşı Biontech ise iki doz yapılması zorunlu diye biliyorum ama sanırım birde artık korona atlattığını, 6 aylık bağışıklığın olduğunu belli eden bir sertifika alabiliyorsun diye biliyorum bunu da E-Nabız'dan alabilirsin.
Roccie dediğin aşı kartı olayı bende görünmüyordu biraz araştırdım, sadece iki doz aşı olanlar alabiliyormuş. paşa paşa ikinci dozu da olacağız gibi görünüyor bakalım...
Roccie tamamdır mb şimdi gördüm... bağışıklık sertifikasını 6 ayı geçtiği için haliyle oluşturamıyorum. bilseydim önceden oluştururum merak ettim şimdi xd
Antikor sayısı bireyden bireye değişsede zamanla düşüyor aşı olman mantıksız değil yani 2. doz konusunda hastalık geçirenler için kanıt niteliğinde bi çalışma yok ama ben olurdum.
Utkudddd antikor sayısı ile alakası yhok bunun. Neden kabakulak aşısı bir daha olmuyoruz, dizanteri vs olmuyoruz yada.
Aşının amacı nedir? Hastalığı daha güçsüz bir halde vucuda tanıtmaktır. Aşı olmadan hastalığı geçiren kişi hastalığı yenerse ne olur? Hastalığı en güçlü haldeyken yenmiş olur ve otomatik olarak bağışıklık sağlayacaktır.
En güçlü dönemde hastalığı yenmiş bir vucuda tekrar aşı yaptığında ne olur? Daha güçsüz versiyonunu öğreterek kazandığı yüksek bağışıklığı düşürürsün vucudu tembelleştirirsin.
"öntükör zömönlö döşöyör" antikoru vucut üretir savaşmayacak bir tehlike kalmadığında düşmesi normal değil mi? lol. garip garip yorumlar yapmayın.
Bu antikor sayımının önemi sadece aşı olduktan sonraki 15 20 günlük süredir. Yada hastalık için belirlenen iyileşme süresi günüdür. O günden sonra iyileşen vucut antikor üretmez. Sayıyı baz alanlar sadece hastalık günü süresinde ne kadar antikor üretimi olduğunu görüp gerçek hastalık anında yetip yetmeyeceği senaryosunu yapar o kadar.
Arkadaşlar sağlıkçı değilseniz yada doktor değilseniz garip garip yorumlar yapmayın. Bırakın onlar yapsın yönlendiremezsiniz kimseyi.
Antikor zamanla düşüyor diyerek sağlığa çok uzak olduğun aşikar. Karışmayın her boka fikri üretmek zorunda değilsiniz. Bu iş oyun değil vereceğiniz yanlış bir bilgiye insanlar inanıp sonra telafisi olmayacak yollara girebilirler.
Linkte bulunan makaleden farklı aşılarda farklı varyantlara karşı bağışıklık kazanıldığını gösteren bi çalışmanın sonuçlarını okuyabilirsiniz. Ayrıca ben bir hekimim ve aşı uygulaması sağlık bakanlığımız içinde kararlaştırılarak hastalığı geçirenlere de yapılması yönünde tavsiye veriliyor. 2. doz uygulaması için ise kendi kanaatim i söylediğimi belirttim. "En güçlü dönemde hastalığı yenmiş bir vucuda tekrar aşı yaptığında ne olur? " Diye bir sorunuz var immün sistemde hafıza hücreleri ve antikorlarla ilgili temel bilim kitaplarında bulabilirsin.
Utkudddd dişçi falan mısın abi bu kadar uzak olmaman lazım konuya. antikor zamanla düşüyor cümlesi zaten düşmesi gerekten birşey olması ben çok şaşırdım şuan.
Yada ben tamamen yanlışl bilen boş yorum yapajn bir malım. Hastalık anında üretilen antikor ile hastalık sonrası bitiminde vucutta kalan antikorun farklı olması gerekmiyor mu zaten?
Antikor hastalıkla savaşmak için üretilen birşey değil mi
Vader takılmanız gereken konu o değil bence burada belirtmek istediğim mart ayında ki varyantlara ek olarak yeni varyantları görmemiz ve aşılarla hastalık geçirmeye göre çok daha iyi bağışıklık kazanılması
Utkudddd yapısı değişen bir hastalığı yapısı değişmeyen bir aşıyla nereye kadar götürebileceksiniz peki? aşı sayısı arttıkça bu insanların aşıya bile direnç göstermesi başlamayacak mı?
normalde yapılması gereken aşıyıda aynı ölçüde geliştirmek gerek miyor mu?
Elimizde bir A elementi var ve B elementine savaş açıyoruz. B elementi durmadan diğer mahallelerden C, D, E, F elementlerini topluyorken biz A elementi ile ne kadar dayanabileceğiz.
İleride daha gelişmiş bir aşı çıkarsa şayet bu kadar aşı budalası olmuş insanda işe yaramasını engellemiş olmuyor muyuz sürekli aşı yaptırarak.
Vucuda dışarıdan sokulan her madde belirli bir süre sonra dirençle karşılaşacak yani aşıda etkisini yitircek. Ben bu kadar aşı yapılmasına %99.9 karşıyım.
Antibiyotik alırken öküz gibi bağıran doktorlar "çok almayın vucuda direnç oluşturmayın sonra hastalık anında antibiyotik işe yaramayacak" diyenler aşı konusunda neden alın alın iyidir moduna giriyor?
Nereye kadar aynı aşı bu insanlara sürekli yapılıp durulacak yada.
Her dozda eski doza göre belirli oranda artırım yapmak gerekmiyor mu? Direnç yüzünden?
Ya şuan resmen başı çok ağrıyan adama ketamin verip rahatlaması sağlanıyor gibi bir dfurum var. Ama her ketamin alışısında vucudu o doza alışan bir adamda var.
Her baş ağrısı geri geldiğinde bir önceki ketaminden daha fazla ketamin verip direncini kırıp gönderiyorsun fakat nereye kadar göndereceksin?
Vader antibiyotik vücut tarafından üretilmiyor direnç kazanma burada ilaca karşı bakteri tarafından inhibe edeci molekül oluşturulması gibi düşünebilirsin bu bakterilerin kendi aralarında gen alışverişiyle oluyor ya da fajlarca.Antikorda ise viruse spesifik proteinler vucüt tarafından üretilir. Tekrar dozlarını sormuşsunuz tetanoz ve kuduz gibi hastalıklarda belli zaman sonra antikor yanıt azaldığı için rapel doz uygulaması uzun zamandır uygulanıyor. Yapısı değişen hastalıkta haklısınız ama şimdilik varyantlara etkili olduğunu aşı firması biontecj söyledi zaten
Utkudddd işte bu bana satış stratejisi gibi geliyor. Biontechide geliştirmiş olmalılar muhakkak. Ama hükümetler ve firma belirli bir satış stratejisi uygulamak zorunda çünkü ellerinde milyonlarca üretilmiş biontech var. Sorunu çönce var olan biontechlerle çözüme kavuşturmaya calışıyorlar.
Eminin daha gelişmiş bir hali vardır üretmek zorundalar çünkü varyantları inceleyip ona göre hazırlayacakları. Ama o kadar üretilen şey çöp olmasın diye tükenene kadar devam edilcek bu durum bence doğru değil. Şuan yenisini çıkarsalar örneğin kimse eskisini yaptırmak istemeyecek harcanan milyonlarca para çöpe gidecek buda kimsenin işine gelmiyor.
Sonuçta her varyant için aşı çıkarırsak yada alırsak buna kimsenin ekonomisi yetmez olarak düşünüyorlar ki haklılar ama bilinçli bir bireyin kobay gibi her ay gidip aşı olmasından ziyade kendisine bir zaman çizmesi lazım ve o zaman diliminde yeni çıkacak aşı versiyonunuda hesaba katıp çok fazla kobay olmadan sonlandırması gerektiğini düşünüyorum.
Utkudddd ya sonucta aşı olmak bile bile kendini hasta etmek ve bulaştırabilirsinde bunu. Şunu bekliyorlar ve planladılar gibi çok saçma ama;
İnsanları sürekli hasta modda tutarsak (aşı ile) antikor sayıusı maximum seviyede bu insanları hastalığa hazırlamış olacağız. O sırada hastalık kapanların atlatması aşı olmamışlara göre daha yuksek oranda olacak. Evet çünkü zaten hastasın ve vucut virüsle savaşıyor. Ama aşının etkisi bitince aşı olmayanla aranda çok bir fark kalmıyor antikor olarak. Bu yüzden hemen 2. 3. oluyorsun tekrardan devam.
Ama bu insanları 12 ay aşılı tutamayacaklar nereye kadar bu şekilde devam edecek?
lordum ben hastalığı geçirdim (tad koku kaybı dışında çok hafif geçti) 3 ay sonra ilk doz aşımı oldum geçen ay 23ünde ise 2.dozu oldum ikisi de biontech ve sıkıntı olmadı
Millet anlatınca dizi sitesi deyip geçiyor.Az önce aşılarla ilgili gördüğüm en iyi tartışma/konuşmayı burada okudum.Lord vader'a ve Utkudddd 'ye teşekkür ederim.Yaşasın Zqwqz
aşı olduktan sonra ne kadar sürede HES koduna ''aşılı'' diye tanımlama yapılıyor bilgisi olan var mı?
okullar açılıyor/açıldı malum. 2. dozu olduktan sonra 14 gün içinde koruyuculuğu başlıyor gibi bir şey duydum. buna bağlı olarak aşı olduktan 14 gün sonra hes'e işleme gibi bir durum var mı? yoksa saçmalıyor muyum? bilgisi olan aydınlatırsa sevinirim, teşekkürler.
Annem saglik calisani, covid atlatti hem de hastanede yatti bi sure. Başlangıçta 6 ay muhabbeti yaptilar asilamadilar. Sonra karardan vazgecip asiladilar. Daha 6 ay olmamisti bile.. Su anda 3. dozu da oldu.
Ben aşı stok durumuna gore veya takip kolayligina gore boyle islere giristiklerini düşünüyorum.
Saglik sistemimizden hic ama hic memnun degilim. Stok yoksa 6 hafta ara en sagliklisi diye ana akim medyaya haberler saliyorlar. Stok olunca 3 hafta en sagliklisi diyorlar.
Zaten annem hastanede daha yatarken hiçbir şekilde numune almadan enabiza negatif diye test sonucu dusurduler ki bir an önce işe başlasın.. Aradim sikayet ettim bir suru yerle konuştum o negatif yazisini sildiremedim.
egermax benim annem de hemşire, şükür ki biz geçirmedik ama annemin çevresinden korona olan çok insan gördüm. delta varyantında bile normalde 14 gün istirahat süresi verirler, sağlık çalışanlarına 10 gün yaptılar. şaka yapmıyorum, 10 gün yat gel dediler kadına resmen ve geldiğinde hâlâ hastaymış. tam olarak iyileşmemiş bir insanı çalışmaya zorlamak, özellikle de bu kişi hastane gibi çok önemli bir yerde çalışıyorsa, hem kendisini, hem iş arkadaşlarını hem de oraya gelen hastaları riske atmak demektir. berbat bir sistem, berbat bir düzen. umarım birisi dur der yoksa gidişat hiç iyi değil.
ilaydaerden annem evde yalniz yasiyor. Hastaneye yatis yapmadan 2 gun once evde karantinadayken fenalasmis hastaneye ambulansla gitmis, ilk once iki saat oksijen verip hadi git demisler. hastane ev arasi uzak ve zor nefes aliyor. Birakacak kimsesi yok ve pozitif zaten taksiye binemiyor. Ambulansla goturmemisler. Kasım ayı, gece vakti eve kadar yurumus kimseye bir sey diyememis. Ogrendigimde çıldırdım.
Ben oldum Hasta oldum, evde geçirdim ama ağırdı (zatürreye dönmedi ama ciğerlerimde iltihap vardı) 4-5 ay sonra da Biontech oldum 2 doz. Delta varyantından sonra zaten en etkili olan Biontech bile %95lerden %80lere düştü etkinlk olarak. Fazla aşı olmanın zararı yok ama az olup bağışıklığın yeterince kuvvetlenmezse tekrar hasta olabilirsin bana göre. Zengin ülkeler çoktan 3. doza başladı ayrıca
