Kaydol
Giriş

Mark4

Yunus Bozkurt
Dark Jedi
İstanbul
Eylül 2022
Henüz bize kendisinden bahsetmemiş...
En son medyalar tümü
Takip ettikleri tümü
Takipçileri tümü
İstatistikler
Diziler detay
T. Süre
T. Bölüm
215 / 290
Filmler
T. Süre
3g 15sa
T. Film
21 / 60
 
En çok dinlediği şarkılar
Son dinlediği şarkılar
Beğendiği gönderiler
Officer_K Jedi Warrior » Sosyal » Genel
Arkadaşlar iyi akşamlar, ben yine bir soru soracağım.

1-)Dünyada kötülük neden var? İnsanlık tarihinde çekilen acılardan yola çıkarak aslında bu soru hep kafama takılır. Açlıktan ölümler, Mental hastalıklar, cinayetler... Bu kadar ağır olanlar da değil çok hafif denilebilecek şeyler bile işte gönül kırmalar, yalan söylemeler, başkaları yanında küçümseyip dalga geçmeler, dedikodu vs...

2-) İlk söylediğim şeylerin içinde, tabiri caizse kötülüğün göbeğinde yaşayıp anlamsızlığa düşen oldu mu? Anlamsızlıktan kastım şu aslında. Sorgulama noktasına gelip her şeyin anlamsız gelmesi. Neden kötülük var veya içinde bulunduğum şeyi neden yaşıyorum düşüncesi. bunu arabeskvari açıdan düşünmeyin. "Bu bana yapılır mı ulannn" bu şekilde düşünmek değil. Sadece anlamsız gelmesi aslında.

3-) ikinci soruya cevabınız evetse ve bu neden arama durumu sizi rahatsız ediyorsa bu durumdan çıkmak için neler yaptınız veya yapmayı planladınız?


Kendi hayat görüşünüz, inancınız, hayat tecrübeniz vs. ne varsa bunlardan yola çıkarak bu konuyu nasıl yorumluyorsunuz? Yorumlarınızı okumak isterim.

Umarım kötülükten olabildiğince uzak ve çok iyisinizdir.
Gizlenen 11 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
1) Dünya böyle bir yer yapacak bir şeyimiz yok 2) her zaman 3)bir şey yapmıyorum yapacak pek bir şey yok sanırım olsa bile bu geçici bir cevap olurdu muhtemelen .

dünyadaki kötülüklerin sınırı çok fazla olduğu için ne yaşabileceğimizi tahmin etmemiz de bazen zor oluyor . eninde sonunda kötülükle karşılaşacaksanız bu dünya böyle bir yer
Bana kalırsa her şey bakış açısı ve yorumlama ile alakalı. Daha detaylı açıklayacak olursam, şöyle: Bildiğimiz her şeyin bir insan yorumlaması olduğunu düşünürüm. Baktığımız ve bildiğimiz her şey, bizim yorumlamalarımızla oluşur. Burada şunu diyebilirsin: Örneğin, ağlamak aslında gülmek de olabilir, neden olmasın? Sadece çoğunluk öyle dedi diye mi? Bir bardak, bir tabak, bir sigara, bunlar bir kedi ya da köpek için ne anlama geliyor mesela? Evren hakkında bildiklerimiz, yine bizim gözlemlerimiz ve yorumlarımızla sınırlı. Bildiğimiz her şey, bizim söylediklerimizle sınırlı. Renkler, sadece bizim görebildiklerimizle sabit.

Ana konuya dönecek olursak, kötülük neye göre kötülük? Seri katiller eylemlerini yaparken başka bir pencereden bakarlar ve çoğunluk yorumuna göre sapkın düşüncelere sahiptir ama seri katil bunu idrak bile edemiyor olabilir bu onun normali çünkü. Bir deli sadece toplum kurallarına uymadığı için delidir mesela deliliğin belli bir tanımı yoktur ve bu birçok duruma uyarlanabilir. Çok yalan söyleyen bir insan yalan söylemeyi kendince doğru olarak belirlemiştir. Başkalarını yanında küçümseyen biri, geçmişte çok küçümsendiği için bunun yapılması gerektiğini kendisine kodlamıştır.

Son olarak bu durum beni fazlasıyla rahatsız ediyor çünkü bildiğim/bildiğimiz her şey yine bizim yorumlarımızdan ve deneyimlerimizden ibaret bu yüzden hiçbir şeye tam anlamıyla kesin bakamıyorum ve açıkçası bu durumdan çıkamıyorum.
"Good and bad are fairytales. We have evolved to attach an emotional significance to what is nothing more than the survival strategy of the pack animal. We are conditioned to invest divinity in utility. Good isn’t really good, evil isn’t really wrong, and bottoms aren’t really pretty. You are a prisoner of your own meat."

Sherlock S04E03 alıntı.

Dizi sitesindeyiz uygun bir alıntı ile cevaplamak istedim. Bence iyi de kötü de sosyal toplum içerisinde varlığı sürdürebilmek için bir yorumdan ibaret. Kendi fikirlerinizle oluşturduğunuz veya dışarda olan bitene çıkarımda bulunarak çoğunlukla da faydacılık esasıyla bakarak iyiyi kötüyü insan soyut bir şekilde oluşturuyor, yani bir gerçek değil bu konuda yapılan yorumlamalar. Bilincin ilerlemesi ile birlikte yaşamamız esnasında oluşan bir kavram iyi ve kötü. Bu yorum da yine bu işin bana göresi.

İnsanın da genel olarak yaşadığımız evrenin de genel olarak yapısının vahşi olduğunu, dehşete düşüren gerçekleri kabul etmek gerektiğini düşünüyorum.
egoysaegoamk seri katillerin hepsi yaptığı şeyin ne olduğunu idrak edebiliyor. Yaptığı şeyin iyi yada kötü olduğunu idrak edemeyecek nitelikte insana "deli" deniyor ve raporla sabitleniyor. Herhangi bir cezai ehliyeti de olmuyor.

Seri katiller deli değildir. Tam tersi kendisine özgüveni çok yüksek ve kendi özelliklerini test eden insanlardır. Kimsenin onları yakalayamayacağına inanırlar, bu inanışın düşüncede kalmaması kanıtlanması içinde eyleme geçerler. Bir aşamaya kadar da yakalanmazlar. Buda her cinayetlerinde biraz dikkatsiz olmalarını sağlar ve bir noktadan sonra sıkılıp kendilerini ele verirler.

Yakalansalardı zaten "seri" sıfatını alamaz sadece katil olurlardı.
Illidan Seri katilleri deliler ile aynı kefeye koymadım kral "Seri katiller eylemlerini yaparken başka bir pencereden bakarlar ve çoğunluk yorumuna göre sapkın düşüncelere sahiptir ama seri katil bunu idrak bile edemiyor olabilir bu onun normali çünkü." deliler ise farklı bir örneklendirme.
Kötülük karmaşık bir konu ve birçok faktörle şekilleniyor. Herkesin bakış açısı farklı olabilir bu yüzden konuyu tartışmak da oldukça derin.. iyi ve kötü varoluşun doğal bir parçasıdır her şeyin zıttı vardır ve bu zıtlıklar hayatı anlamlı kılar. kötülüğün olmaması birçok olumlu etki yaratabilir ama aynı zamanda bazı değerlerin ve deneyimlerin de kaybolmasına neden olabilir bu durum karmaşık bir dengeyi içeriyor. kötülüğün insan doğasından bağımsız olarak varoluşun bir parçası olduğunu düşünüyorum kötülüğün zamanla var olmuş bir kavram olduğunu ve insanların varlığıyla birlikte ortaya çıktığını düşünebiliriz bazı dinler ve felsefi sistemler kötülüğün evrende bir denge unsuru olarak var olduğunu öne sürer.
kötülük gerekli
felsefe en sevdiğim konu :) kendimce şöyle açıklayayım

1-Kötülük tanımı bence insanların pozitif duygularına dayalı birşey, ve kötülük terimi insan duygu düşünceleri hesaba katıldığında ortaya çıkıyor. Mesela insan yaşamı bağımsız bir şekilde baktığın zaman insan doğar yaşar ölür bu gayet normal bir durum ama sen doğmuş ve gelişmiş olan o insana yada canlıya pozitif duygu beslersen bunun kaybında bu sana negatif olarak döner yani temelde ölüm denilen şey sevgi duyduğundan dolayı "kötü" adı altına girer yani bu önermeden ilerlersek kötü terimi pozitif duygu beslediğimiz bir şeyin yokluğu anlamına geliyor, bu kötülük terimine bencilliğide ekleyebiliriz.
Mesela 2 arkadaş düşün bunlar çok susamış, a kişisinde 2 şişe su var, 1 şişesini içse susuzluğunu orta seviyede olsa da dindirecek ve diğer şişeyi arkadaşına verse oda susuzluğunu dindirecek ancak a kişisi susuzluğunu dindirdikten sonra kendi zevki ve su içmekten zevk almak için içip arkadaşına vermezse bu a kişisi, b kişisine bencillik yapmış oluyor ve b kişisi a kişisine karşı negatif bir duygu besliyor onu kötü olarak algılıyor aslında a kişisi su vermek zorunda değil bunlar arkadaş olmasalar b kişisi a kişisine herhangi bir negatif duygu hissetme durumu da olmayacak bu negatiflik yine ilk örnekte verdiğim gibi pozitif bir duygu hissettiğin kişinin sana negatif etkisinden ortaya çıkan birşey yani kısaca kötülük tanımı senin pozitif duygular beslediğin şey ve şeylere negatif etki etmesinden kaynaklanır buradan da sorunun cevabına gelirsek insanlar bir şeye değer verdiği sürece, içimizde ki acıdan kaçma hazza yönelme dürtümüz olduğu sürece genel olarak duygularımız olduğu sürece kötülük var olmaya devam edecek.

2- Anlamsızlık bence bir duyguyu yada düşünceyi sürekli yaşayıp insanın hayatında farklı hiçbir şey olmadığında dürtülerimiz sayesinde bundan kurtulma çağrısında hissettiğimiz bir duygu. Bence anlamsızlıktan kurtulmak için nedenselliği farketmek gerek, kötülüğü farketmek nedenini görüp buna karşı hareket etmek bu karşıt hareket yapacağımız için anlamsızlık hissinide ortadan kaldırabilir, İnsan duygu ve düşünceleri var olduğu sürece kötülük olgusu olmaya devam edecek neden kötülük var diye düşünmek yerine bunu eğer imkan varsa yok etmek yada karşı gelip kendimiz için pozitif bir alan açmak daha mantıklı

3-Kendi hayat çerçevemde mantığa çok yöneldiğimden dolayı önüme çıkan negatif etkilerden dolayı anlamsızlığa düştüğümü pek hatırlamıyorum çünkü bir negatif etki olduğundan onun tam tersi zaten aklıma geliyor sorun onun tam tersini yapabilme imkanı ve bu imkanı yaratma durumu zaten bunlarla ilgilenirken anlamsızlıkta ortadan kalkıyor

Not: İlk örneğe kısa bir not koymak istiyorum insanın kendi pozitif duygularında bile kendince bir bencilliğin olduğunu düşünüyorum ve bu baya şaşırtıcı mesela bir insanın bir diğerini özlemesini pozitif olarak adlandırıyoruz iyi birşey ancak onun özlemesindeki sebep onla geçirdiği zamandaki pozitif etkilerden kaynaklanıyor aslında insan bir anlamda o kişiyi değil o kişi ile geçirdiği iyi yaşadığı zamanı özlüyor ve o iyi zaman o kişi ile bağdaşlaştığı için biz o kişiyi özlediğimizi düşünüyoruz aslında onunla yaşadığımız pozitif etkiyi özlediğimizden dolayı o kişiyi kullanmış gibi oluyoruz
"kötülük bizim işimiz"
1-) Post-modern felsefeye bakacak olursak aslında kötülük diye bir şey yok :) ama aynı şekilde iyilik de. Neticede her şey bir dil ögesi ve toplumsal olarak iyi ve kötü tamamen birbirimizin bir araya gelerek karar verdiği bir şey, tıpkı dilin kendisi gibi. Bu yüzden iyilik de kötülük de bir bakıma bağlama bağlı yani relative. Bu konuda Nietzche'nin fikirleri öncüdür. Ahlak dediğimiz şey de kötünün belirlenmesi bir bakıma ne de olsa. Yani post-modern felsefeye bakacak olursak iyilik de kötülük de biz varız diye var ve biz öyle olduğuna topluca yani konvansiyonel olarak (con bir arada venire gelmek yani convenire) kanaat getirip ahlaki kuralları koyduğumuz için var. Bu sebepten bazı olaylar kimine göre iyi iken kimine göre kötü olur, kimi gelenekler bazı toplumlara göre uygun güzel olurken kimine göre uygunsuz olur. Ben de kendim buna inanıp buna göre yaşadığımıdan böyle cevaplayabilirim. Aslında her şey yapısal dil ögeleri :)

2 & 3 -) İki soruya birden cevap vermek istedim birbirine bağlayıp. Tabii ki de, bir çok kez anlamsız geldi hâlâ da geliyor. İnsanların hiçbir şey ifade etmeyecek şeyker uğruna yaptıkları şeyleri gördükçe kanım çekiliyor iyice anlamsızlığı hissediyorum. Hele bir de iyi kötü diye bir şey yok diye gezinirsen benim gibi iyice anlamsızlığın içinde buluveriyorsun kendini :D. Ama neyse ki bu konuda da yine post-modern düşüncelerden devam edip hayatın anlamsızlığını kabul edip kendimce bir anlam yaratabileceğimi düşünüyorum. Hayatın anlamı senin için gezmek gelişmek olabilir, kariyer yapmak olabilir iyilik yapmak olabilir vs. vs. E tabi burada bir de bu anlamsızlığın getirdiği sıkıntı hali var anlamsızlık var. Burada da Camus'un "Sisifos Söylemi" güzel bir sonuç çıkartıyor. Bir kayayı tepeye her gün taşıyıp sonra aşağı düşmesini izlemek ve bunu her gün yapmakla cezalandırılan mitolojik karakter Sisifos'tan esinlenerek yazıyor bu makaleyi. Camus'a göre hayatlarımız da aynı Sisifos gibi, anlamsız bir işi tekrar tekrar yapmakla geçiyor. E buna bir çözümümüz de yok haliye o halde "Sisifos'u mutlu hayal etmeliyiz" diyor hayatın tüm saçmalıklarına ve anlamsızlığına karşı. Belki de böyle olmalıdır diyip bu şekilde devam ediyorum. Sırf yapmış olmaya çalışmak bile anlamsız bir şeyi insana heyecan katmalı. Bu şekilde düşünüyorum.
gokseleris


Eline sağlık çok güzel yazmışsın. Olay bakış açısında bitiyor demek ki. Şu videoyu atmadan edemedim nddmdjkd
Officer_K He yaşa valla tam olarak böyle hsfhsh
Hiç bir insan kötü doğmaz onu yaşadığı hayatta kötüye iten etkenlere bakmak lazım herkes anne babasıyla el bebek gülbebek büyümüyor.
ToruKMactoR abi çok iyi hayatı olup da kötü olanlar da var ama.
na2mina Sith Saber » Sosyal » Genel
merak ettiğim şu: hangi diziler bittiğinde ağladınız?

belki izlemek için bu post birilerine sebep olur. şu aralar hiç dizi izleyesim yok çünkü

benim için bu dizi Succession. son sezonu bitirmemek için 1 yıl uzattım da izledim
Gizlenen 17 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Bittiği için ağladığım hiçbir dizi yok
hiçbiri . ancak çok sevdiğim diziler bittiğinde keşke bitmeseydi diyorum ama sonuçta diziler bitmek zorunda .

true detective bittiği zaman bir daha böyle bir dizi keşke bitmeseydi demiştim.
bir de the boys var çünkü beni favori dizilerimden bir tanesi oda aynı şekilde
Merlin ve Supernatural beni ağlatmıştı bittiklerinde. Şimdi hatırlayınca yine geldi o buruk his...
Attack On Titan

Yıllardır izlediğim bi animeydi. Bitireli aylar oldu hala etkisinden çıkamadım.
112263 izlediğimde duygusallıktan bitmiştim
Spartacus
This is Us
Chuck

Sonunda ağlatmadı bu diziler ama en duygusal finaller bu dizilerdedir benim nezdimde.
BrBa bittiğinde gerçekten boşluğa düşmüştüm ve evet bittiği için hüngür hüngür olmasa da belli bir nebze ağlamıştım. Ah ulan.
six feet under demek istiyorum. maalesef hüngür hüngür ağladım
Kendi hayatım bitmesin diye bende bir süreliğine uzatıyorum
Ağlamadım ama gözlerim baya dolmuştu (Leyla ile Mecnun{Exxen hariç})
11.22.63 nin final sahnesinde hademe ile olanda ağlamıştım
yazarken utansamda çukurda mahsun karakterinin başından geçen olayı izlerken nasıl bir ruh halindeysem gözlerim baya yaşarmıştı :)
Zeynep Baksi'den Adaletin bu mu dünya yüzünden de olmuş olabilir ama dizinin o sahnesi beni çok etkilemişti
başka bir olay hatırlamıyorum
bitişi için değilde içindeki bazı drama bölümleri için dersem , one piece, naruto film olarak sadece terabithia köprüsü diyebilirim
Ağlama değil ama full metal alchemist anime dizisinde, küçük çocuğun olduğu bölüme ve son sahnesi beni biraz etkilemişti.
Son of Anarchy finali beni dağıtmıştı ciddi ciddi. Supernatural'da biraz öyle oldu diyebilirim onun dışında aklıma gelen bir dizi yok.
Person of Interest
hiç bir şey beklemeden başlayıp sonrasında bu kadar saran bir dizim olmamıstı. Bittiğine üzüldüğüm nadir yapımlardan
Adventure Time :') Bittiği için değil, hayatımda izlediğim en güzel final bölümlerinden biri olduğu için. Hala arada özleyip açarım ve Simon'ın ''Oh my Betty, my princess... Why did you...'' dediği kısımdan Come Along with Me şarkısının sonuna kadar hüngür şakır devam ederim :'))
1- Sons of anarchy özellikle son bölümde gerçekten ağlamıştım diziyi izlediğim zaman duygusal bir dönemden de geçiyordum ama geçmesem bile ağlardım

2- Grimm bu dizi Korku, Fantastik, Gizem, Polisiye türünde bir dizi fakat bazı bölümleri oldukça duygusal sezon finalinde ağlamadım ama çok etkilenmiştim .

daha bir çok dizi yazabilirim ama şuan anlık olarak aklıma ilk bunlar geldi demekki en çok bunlar hafızamda yer etmiş izlemediysen tavsiye ederim.
river Sith Warrior » Sosyal » Genel
bu patlamanın mekanizması nedir? çağrı cihazlarının yani telsizlerin içinde ne varda uzaktan bi şekilde patlatılabildi? aşırı yükleme yapıp bataryaları mı patlatıldı? bilen varsa ya da tahmini olan merak ettim doğrusunu
Gizlenen 8 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Çağrı cihazı patlasa ne olur, Lityum iyon pilli bir şey zannediyordum ben de,
eski nokia telefonlardaki bl-5c bataryalardan daha az enerji depolayan bir şey olduğunu düşünüyorum.
3-5 w enerji depolayan bir batarya 100 tanesi patlasa anca bu etkiyi yapar.
Çağrı cihazı ben ömrümde görmedim. Kimse ne konuştuğumuzu anlamasın diye örgüt tarafından alındı ise birileri tasarımı patlayıcı bileşenle birleştirmiş olabilir. Hacim-kütle ne kadar bir oran gerekiyor. Cihaz üzerinde sırıtır sırıtmaz orasını bilmiyorum.
Samsung s7 note patlamalarına bakarsanız onda 20 w yakın bir enerji var. Videodaki çantayı o şekilde parcalayamaz.
Başka işler dönüyor. Ya amatör telsiz vs olabilir iSS dinleyebildiklerinizden. Yüksek frekans iletimi-yüksek güç ya da örgütsel bir dava komplo
MHLS hocam cihazların ne oldugunu bilmiyoruz. örgütün kullandığı cihazlar olduğu için elektronik sigaradaki gibi güçlü bataryalar kullanıyor olabilirler. her gün cihazını şarj edecek insanlardan oluşan bir örgüt eylem yapamaz cünkü. bir elektronik sigaranın nasıl patladığını hesaba katarsak gayet yazılımla küçük çaplı bomba haline getirilebilecek sonuclar doğurabilir.

Herşeyi cebinizdeki cep telefonu ile karşılaştırmayı bırakmalısınız.

İsrail bu konuda çok profesyonel. Bu olay hiç bir şey değil. Belirli aralıklarla lise bahçelerine attıkları usblerin öğrenciler tarafından merak edilerek okul pclerine takılmasıyla devlet bilgisayarlarına bulaşan ve 3 sene boyunca iran nükleer sistemine bulaşması adına pusuda beklenen akabinde ilgili mekanada bulaştığı tespit edilmesiyle uranyum karıştırma tank hızını bozarak tüm uranyumun işlevsiz hale gelip iranın nükleer araştırma projesini çöp eden bir gizli servisden bahsediyoruz.

Sonuç evet yapılabilir.

Dipnot: Ve ayrıca bu asla bir yok etme saldırı değildir. Bariz bir şekilde israil ülkenin kayıtlarına sızmıştır ve bu tamamen hizbullah militanlarını belirleme eylemi. Müslümanların bilimden uzak aptal olduğunu biliyor ülke. Hepsi koşa koşa hastaneye doluşmuş. Hastaneye her giren yaralı hastanenin sistemine kaydedilir. Şuan israil bu sayede tüm hizbullah militanlarının adını soyadını bilgilerini ve adreslerini öğreniyor.

Hepsi mal gibi hastaneye koşmuş çünkü. Bu sayede o kişiler o ülkeden ayrılıp herhangi bir şekilde israile girmeye falan calışırlarsa veya israilin ajanı bulunan ülkelere sızmaya calışırlarsa anında farkedilip takip edilecek.

Şu dakkadan sonra hizbullah hiç birşekilde israile birşey yapamaz. O yüzden bu tamamen belirleme operasyonu öldürme değil.
Vader sağ olun lordum, uranyum olayının da perde arkasını bilmiyordum.
Vader Hocam Cihazın ne olduğunu bilmiyorum,
Yazılımsal olarak da cihazı patlatacak bir yazılımın batarya infilak ettirmesi için cihazın özel olarak modifiye edilmesi gerekiyor. Standart mühendislikle yapılan bir cihaz işlemci tarafından kısa devre sonucu batarya levhalarına zarar veremeden pin bacaklarını eritir ve kısa devre başarısız olur. Batarya zarar verecek akımı anlık 10-20 amperi kaldıramayacağını düşünüyorum. Note 7 de oluşan patlama da batarya içinde gerçekleşen tasarımsal hata sonucu oluşmaktaydı.
Çağrı cihazı dendiği için aklıma direkt telefonlar geliyor. Gerekli enerjiyi depolayan bir şey varsa her zaman yapılabilir. Benim demek istediğim evet komut gelir-gelmez orasını bilmiyorum yazılımsal olarak ama enerji ve o enerjiyi taşıyacak iletken yoksa ne olacak ki? ya cihaz çok az bir şiddetle patlar yada kendini bozar.
MHLS hocam işlemciye sahip her cihazda sonucu olmayan bir while döngüsü ile işlemci kullanımı %100 e cıkarılıp enerji harcama oranı peak edilebilir. Cihaz bu durumda sürekli ısınacaktır.

Elektronik sigarasını çantasına koyan kullanıcı güvenlik açmadan koyarsa ve çantada bir başka nesnenin teması sonucu cihaz calışmaya başlarsa kullanıcı bunu farketmediği sürece cihaz ısınacak ve en son ısıdan dolayı patlama meydana gelecektir.

Aynı örnek iletişim cihazında da sonsuz döngüye sokulan işlemci ne kadar ısınır? tamamen batarya ile orantılı ısınır. Ne kadar enerji çekerse o kadar ısınır.

Videodaki pil 2V bir batarya. Bunun 6V lityum olanının patlaması gayet bir insanın uzvunu koparacak güç üretebilir.
3 ay önce Hizbullah tarafından ithal edilip patlayan modeller
Motorola Scriptor LX2 (1996)
Teletrim
Gold Apollo Rugged Pager AR-924

Olası senaryo;
Hizbullah binlerce çağrı cihazı sipariş etti.
İsrail Hizbullah'ın çağrı cihazlarını teslim aldığı tedarik zincirine sızdı.
Hizbullah'ın iletişim cihazları, patlayıcı içeren cihazlarla değiştirildi.
Cihazlara patlamaya yol açacak sinyaller (role ile) gönderildi.
Yakın zamanda teslim alınan cihazlar patlatıldı.

Piller overload tan patlasa dahi şarapnel etkisi yapmaz. 1.dereceden yanık oluşturur. Ayağında kocaman bir delik açmaz. Şahsi düşüncem ne kadar doğru bir tahmin ileride göreceğiz.

He şunu da belirtmek lazım. İsrail Dış İstihbaratı ortamdaki ışık dalgalarından ortamı dinleme yapabildiğini kanıtlamıştı. Onun için diğer türlü bir teoriye şaşırmamak lazım.
bu videodan başka videolara da denk geldim. Korkunç derecede bir güç. Bazılarında baya hasar bırakmış. Cihazların verdiği hasara bakılırsa harika bir istihbarat ürünü oldukları kesin.
ayrıntılı anlatılmış
Vader Hocam voltajın tek başına pek bir önemi yok amper değeri enerji-güç saklama kapasitesi daha çok ön plana çıkıyor. Dediğiniz gibi işlemci yorarak cihaz ısındırma ile batarya patlatma işlemi enerjinin ısı ile kaybına neden olacak. Birden yüklenip bataryaya zarar vermek gerekiyor. Nominal amper değerinin üzerinde bir devre tasarlanması gerekiyor. Bütün güç tüketen işlemler; wifi, gsm mobil veri, bluetooth, ekran son parlaklık son seviye ses bataryadan çekilecek en fazla akım 1-2 amper olacaktır. Yani bunları açarsanız sağlıklı bir 4.000 mah batarya 2 saatte tükenecektir. Anlık nominal amper değerinin 5 katı (10-20 amper) cekip kısa devre yaptırıp bataryayı patlatacak bir devre alt yapısı bulunmayacağını düşünüyorum, işlem başladığında devre kendini bozacaktır muhtemelen. Bataryayı ısıtarak patlatma işlemi için bataryanın kaç derecede patladığını vs bilmiyorum. Tek başına dışarıdan bir etki olmadan işlemci ısısı ile batarya patlar mı bilmiyorum. Nominal amper değeri çekilerek batarya kendini ısıtarak patlatamaz. Hatta x2 amper de çekilirse başarılı olmayabilir. Isınan batarya anlık akım verme değeri hızla düşer. Çok amper çekilir, ısınır çekilen amper değeri düşer, amper düştüğü için sıcaklık düşer. Burada kısır bir döngü var.
MHLS hocam hiç birşeye gerek yok gsm mobil veri bluutoorh hiç birine gerek yok.

deger=false;
while [$deger == true];
do
cat < /dev/null > /dev/tcp/google.com/80
done

bitti gitti.
Yanlış anımsamıyorsam haberlerde İTÜ'den bir bölüm başkanı konuşuyordu. Onun söylemine göre yazılımla uzaktan imha edilmesi mümkün değildi. Bugün BBC'nin haberini izledim orada da yine tedarik zincirine sızılarak çağrı cihazlarının içerisine patlayıcı zulalandığı anlatılıyordu. Lord'un dediği şey dehşet doğru ancak, hastane kayıtları buradaki imhadan çok daha değerli.
BartogGM Sith Warrior paylaştı!
Arkadaşlar slazenger ın kendi sitesinde ayakkabılarda güzel indirimler var tavsiye ederim. Ortalama 300e güzel ayakkabı bulunuyor. 45 ve üstü problem ama 44 numara ve altı güzel modeller var (Ben bu yüzden biraz sıkıntı çektim 😁)
Gizlenen 4 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
ayağınız taraklıysa önermem. Aldım sonbaharda ayağım su topladı 1 gün giydim attım kenara. Ucuz yollu olsun idare etsin derseniz jump alın. 2dir sorun çıkmadı bende.
kadir_150 kankam zaten 200 liralık ayakkabı yani çokta bir şey beklememek lazım gidip adidas nike kalitesi çıkmaz illaki
Bir arkadaş sağolsun ben de yararlandım. Benim de ayağım taraklı bakalım nasıl bir sonuç verecek. Ama bu fiyata piyasada çakma bile bulamayız.
kecilegend acaba hangi arkadaş salşkfkasldf
BartogGM ses çığarma sdkfsdmlkf
kecilegend kargosu geldi diye bir duyum aldım bari yorumunu da yap 😁
BartogGM heh iyi hatırlattın modelden modele değişiyor rahatlığı bence ama bu fiyata böyle ayakkabılar bulmak imkansız. Rahatlığında sıkıntı yok. Ben baya beğendim. Alınır.
DRWalterBishop Youngling Graduate paylaştı!
Yarın kıl dönmesi ameliyatı olacağım. Genel anestezi. Tecrübeli arkadaşlar ameliyattan sonra yapılacaklar için tüyo verebilir mi ?
Gizlenen 25 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
epidural anesteziyle flep çevirme tekniği kullanılarak ameliyat oldum 2020'de. Sakın iki ayağa kalktın diye rahat rahat yürüme çünkü kaba et sonuçta pek hissetmesen de kötü sonuçlar doğurabiliyor. Genel anestezi olması güzel çünkü epidural anestezi olduktan sonra ilk hafta dik durduğunda, açılan iğne boşluğuna omurilik sıvın dolduğu için acayip baş ağrısı yapıyor iyi ki genel anestezi olmuş. Bir de benimki nüksetti, gazi üniversitesi hastanesinde fenol kristal tedavisi gördüm geçen hafta. İmkanın varsa lazere epilasyona git yoksa da her an cinsel ilişkiye cinsel ilişkiye girebilecekmişsin gibi temiz tutman lazım.

Medical Park'ta Prof. Dr. Celal İsmail Bilgiç yapmıştı ameliyatımı. Kıl dönmesinin neden bazı insanlarda böyle sık olduğunu sordum. Çünkü o bazı insanların kıl yapısı detaylı bir şekilde incelendiğinde kılların adeta dikenli sopa gibi bir yapıda olduğunu, dikenli yapısı sayesinde deriye normal bir kıldan çok daha kolay nüfuz ettiğini söyledi. Lanetliyiz yani.

Bu arada fenol kristal tedavisini de kendisi önerdi. İyi doktordur.
dostum totondaki kılları jiletle falan traş ediyorsan, etme. bir daha kıl dönmemesi yaşamaman için sana benden tavsiye.

çok geçmiş olsun
Bloodmane Kıl dönmesini yanlış biliyorsun sanırım. Çünkü herhangi şekilde tıraş etmenle bir alakası yok. sadece oranda çıkan kıllarla olmuyor yani bu durum. Mesela saçın döküldü ve giyinirken iç çamaşırının içine düştü. Sen fark etmeden o kılın ucu deriyle temas kurup duruyor. İç çamaşırınla derin arasında sıkıştıkça da içeriye giriyor ve hobbb içeriden büyümeye devam ediyor. Kıl dönmesi basit tabirce böyle bir şey. Senin dediğinse orada var olan kılın dışarıya çıkamaması. Bu kıl dönmesi berberler arasında "berber hastalığı" olarak da bilinir. parmaklarının arasında, o perdeli kısımlardan içeriye girer küçük kıllar. Sonra diken diken çıkarlar. Gugılda aratıp bakabilirsin.
Bloodmane Kıl dönmesi tam olarak kuyruk sokumumda yer alıyor. Vücudunda kılları olan bir insan değilim özellikle totosunda :D. Fakat pandemiye ilk girdiğimiz dönemlerde sürekli saçma pozisyonlarda bir sandalyenin üzerinde saatlerce oturduğum için bunun başıma geldiğini düşünüyorum. Genellikle bacaklarımı masaya uzatıp belim sandalyenin ortasına gelecek şekilde oturur o şekilde bilgisayardan dizi/film seyrederdim. Bir süre böyle oturduktan sonra bel kısmımda et sıkışması gibi bir durum oluştu. Başlarda tatlı bir acı verdiği için doktora gitme gereksiniminde bulunmadım. Sonralarında kuyruk sokumumda apse çıktığında dayanılmaz şekilde konforsuzluk yarattı. Aradan 2 sene geçti ve ameliyata yeni gireceğim. Olay bundan ibaret. Yanıtın için teşekkür ederim.
Bloodmane bir erkek niye kalçasını traş etsin? Serdarla buluşmayacaksa gerek yok
Hastanede staj yaparken böyle bir vakaya pansuman yapmıştım. Adamın totosunda üst üste 2 tane O vardı. Derdi neydi acaba tıraş etti ? Bloodmane
Bloodmane Evini temizleyen misafir bekliyordur
İlk önce genel anestezi seçmen daha iyi çünkü, 1.si omurgadan vurulan iğne çok acı verir ve kişinin kendi sistemine göre yan etki yapıp uzun seneler sırt ağrısı çekmesine neden olabiliyor. Evdeyken de vaktin çoğunlukla yatakta geçicek ama ellerinle tutunarak evin içinde dolaşman iyileşme sürecine iyi gelir. Bu sürede pansumanlarını asla aksatma, daha hızlı iyileşmene ve yaranın mikrop kapmamasına etkisi oluyor. 5.-6. gün kendini test ede ede oturmaya çalış. Asla yan yatma çok acı verir, sürekli yüz üstü yat. Duş almayıp çok katı beslenmemen gerekiyor. Çünkü sıçarsan dikişlerini patlatırsın :D Çok duşa girmek istersen özel büyük ameliyat bandı tarzı bir şey var onu kullanabilirsin. Oturmak için özel delikli yastıklar oluyor, okulda falan sıkıntı çekersen kullanabilirsin. Tekrar nüksetmemesi için bakımını çok iyi yapman gerekiyor sakın aksatma. Tıraş makinesi kullanmanı önermem, doktorun da önermez muhtemelen, makas kullanabilirsin. LoL oynuysan bırak sinirden dikişlerini patlatabilirsin. Geçmiş olsun, umarım ameliyatın iyi geçer.
kleopatrantz En azından yan yatabilirim diye seviniyordum. Aynı pozisyonda 30 dakikadan fazla duramıyorum ve işim gereği sürekli bilgisayarda olmam gerekiyor. LoL ve Rainbow oyuncusuyum günde 2 paket sigara içmeme vesile olduğundan dolayı iyileşmenin en az 2-3 gün daha gecikeceğini varsayarsak zorlu bir süreç beni bekliyor sanırım. Yanıtınız için teşekkür ederim.
Ameliyat acısından daha beter bir acıya sebep oluyor yan yatmak. Bizzat kuzenim tarafından iletildi :D DRWalterBishop
kleopatrantz Yarın durumumu buradan güncelleyeceğim bir karşılaştırma yaparız hem de bu ameliyatı olacak arkadaşlara detaylı bir rehber olur.
DRWalterBishop Tabii ben sana yardımcı olmak için kuzenime sordum, biraz da benim bilgim vardı. Ben ameliyat olmadım ama 2 ay önce kuzenim ameliyat oldu.
Herkese merhabalar. Ameliyattan çıkalı 2 saat oldu. İlk başta ameliyathaneye gittiğimde içimde büyük bir heyecan oluştu. Beni uyutmadan damaryolundan anesteziyi vermeye başladıklarında elim ve sonrasında bir anda vücudum ciddi acımaya başladı. Anestezi verildiği andan itibaren 18 e kadar saydım gözlerimi açtığımda sırt üstü bi şekilde uyandırma odasında uyandım. Sonrasında hasta bakıcılar yanıma gelip beni odama götürdüler. 1 adet serum yedim sonrasında 2.yi taktılar. Sırt üstü yatırdıklarına çok şaşırmıştım. Şuana kadar doktorumla konuşma fırsatı bulamadım. Bundan sonra yapmam gerekenleri de doktorumdan öğrenip buraya yazacağım böylece güzel bir rehber olacak☺️
DRWalterBishop Bir süre sonra acıyı hissedeceksin, henüz anestezi etkisi geçmemiştir. Ancak acıyı hissetmenin sebebi ameliyattan ötürü olacak başka bir şeyden değil. Yeterince zaman geçince yine sırt üstü yatmaya devam edebileceksin çünkü oraya çok fazla gazlı bez yerleştirmişlerdir aynı yastık varmış gibi orası tamamen gazlı bezlerle kaplanmış bir yer olmuştur. O nedenle sonrasında acı çekmezsin.

Eğer fazla kilolu biriysen tamamen iyileştiğinde kilo vermen bu olayın tekrar yaşanmasını engellemeye atılmış büyük bir adım olur.
crennips hacı baba onlar eskidendei ya artık ameliyattan cıkıyorsun yarayı dağlıyorlar falan ciddiyim yani öyle kanamalı falan ameliyat sonrası olayları bitti artık hele de özel hastanede olduysa. Benim dayı oğlu kıçındaki kıl dönmesini aldırdı 2. gün spor salonun kardiyoya devam etti yani.
Vader Ben 2 yıl arayla 2 kez oldum bu ameliyatı oradan biliyorum. Koksiks bölgesinden oldum ben de. İlk ameliyatta ilk günden ayağa kalktım ikincisinde de 1 gün yatırdılar zorla yoksa o gün de kalkardım, ama üstüne yatması zor oluyor acı veriyordu dayanılmaz bir şekilde. Ayrıca yaranın ne denli olduğuna da bakılmalı 2. ameliyatta 32 tane dikiş attılar bana. Doktor zorronun z'sini yaptım diye dalga geçiyordu asdsadas. Bende de öyle kanama falan olmadı ama yine de tam sıkıntı bölgeden olunca hayat kalitesi düşüyor ya.
crennips tamam işte onu diyorum belki adamda baş parmağı kadar bi çıban vardı seninki yumurta gibiydi herkese aynı olmaz o yuzden.
crennips Usta şimdi detay geçiyorum. Ağrı kesiciler sayesinde ağrılarım neredeyse yok. Tam olarak kuyruk sokumumda kıl dönmesi vardı , sağ sol loblara kaymamışlar. İstediğim gibi yan , sırtüstü yatıp oturabilecekmişim sadece dikişlerden dolayı yavaş hareket edip orayı gerdirmemem gerekiyormuş. Anestezi etkisi uyandıktan 1 saat sonra tamamen geçti , üstüne 2 kere serum geldi. Serumlar bitince 2 posta yemek geldi onları da yedim. Akşam 8 de taburcu olup evime gideceğim. Kilolu bir vücudum da yok gayet fitim sağlıklı bir şekilde süreci atlatacağımı düşünüyorum. Herkesin yanıtına , ilgi ve alakasına çok teşekkür ederim , iyi ki varsınız😌
Vader amcam kıl dönmesinden 1 gün sonra kavgaya gitti toppalıyarak
Emirest kesin kavgaya giderken hıyarda yemişltir amcan, tuzzluyarak
Vader yok ama kafasına kalas yedi
Emirest bugün doğruluk payı olmayan uydurmatik bilgilerinle chp ye saldırmıyorsun bakıyorum da
Vader atış serbest ise saldırıırm
Emirest git kitap oku azcık geliş beynin hacmen büyüsün, yeni ve doğru bilgiler edin. insan doğrduğu yeri ve ilesini seçemiyor sen cahil kalma emir
Vader cahillik kavramın ney mesala
Emirest araştırmadan duydupu herşeye inanan "lan bu nu dedi adam da ben de savunuyorum acaba amk doğru mu dedi" diye araştırmayan. Aya basma videosunda bayrağın dalgfalandığını söylüyorsun 1 kere bile ilememişsin çünkü videoyu. biri bişey diyor inanıyorsun körü körüne. Matemaqtikte bile sağlama işlem vardır. Sorsduğun matemati sorunusunu doğru yaptı diye sağlamasını yaparak anlarsın.

Cehalet budur emir ve sen %90 cehalete maruz kalmışsın. Az zamanın kaldı eğitmen için kendini. Yok sacahil öleceksin.
Yukarı