Kaydol
Giriş

Grkrece

E*** G*******
Sith Warrior
Bursa
Şubat 2022
En son medyalar tümü
Takip ettikleri tümü
Takipçileri tümü
Beğendiği gönderiler
sorunlutavuk Jedi Warrior kendi profilinde paylaştı!
Wordle Türkçe 1145 5/6

⬛⬛⬛⬛⬛
⬛⬛⬛🟩⬛
⬛🟨⬛🟩🟨
🟩⬛🟩🟩⬛
🟩🟩🟩🟩🟩

https://wordleturkce.bundle.app/
Wordle Türkçe 1277 6/6

⬛🟩⬛⬛⬛
⬛🟩⬛🟨⬛
⬛🟩🟩⬛🟩
⬛🟩🟩⬛🟩
🟨🟩🟩⬛🟩
🟩🟩🟩🟩🟩

https://wordleturkce.bundle.app/
Wordle Türkçe 1277 6/6

🟨⬜⬜⬜⬜
⬜🟩⬜⬜⬜
🟨🟩⬜⬜⬜
⬜🟩🟨🟨⬜
🟩🟩⬜🟩🟩
🟩🟩🟩🟩🟩

https://wordleturkce.bundle.app/
Wordle Türkçe 1277 5/6

⬜⬜⬜⬜⬜
🟨🟩⬜⬜⬜
⬜🟩⬜🟨⬜
🟩🟩⬜🟩🟩
🟩🟩🟩🟩🟩

https://wordleturkce.bundle.app/
Officer_K Jedi Warrior kendi profilinde paylaştı!
Saçma sapan düşünceler

(Buraya kafamdan geçenleri yazacağım öylesine)
Gizlenen 25 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Yanımda birisi vardı hapşırdı çok yaşayın dedim sağolun dedi yüzüme bakmadı ve suratı asıktı. Oturmadan önce de suratı asıktı. Onu da çok üzmüş olabilirler. Belki o da çok güler yüzlü bir insandı. Hayal kırıklığına uğraya uğraya çok üzüldü işte. Kafama takılan şu şimdi ben bu davranışından dolayı mı değerlendireceğim onu. Hayır tabii ki ama bu şey değil polyanna olayım falan. İyi biri, kötü biri çoooook göreceli. Kötülük ve iyilik çok göreceli bir şey.
bugün bi tane kedi gördüm kahverengi ve beyaz renkli dayanamadım sevdim. Çok tatlıydı. tüyleri tertemizdi.
Hayatı anlamlı kılabildiğimiz şeyler olmasa o kadar aciz görünüyoruz ki. Her türlü aciziz zaten de gözümüze perde çekiyoruz.


Çooook basit aslında her şey. Sabah uyan kahvaltı hazırla. O yemeği yemen lazım yoksa bitkin düşersin. Acizsin. hayatta kalmak için avlanmak yerine çalış işte. sonra barınacağın bir yer bul orada yat yeni güne başla.


Bu basitliği ortadan kaldıran şeylerse kitap, dizi, film, insanlarla sosyalleşmek, aşk, içki, sigara, seyahat, müzik, kariyer, para... Karmaşıklaştırıyoruz işte. Basite indirgersek sartre gibi olmamak için belki de. Ya da bir anlamının olmaması belki zorumuza gidiyor. Yüzleşmek istemiyoruz.

Bunlardan hiçbirinden tatmin olamayan insanlar da var tabi. İşte bu kötü, çok kötü. Sanırım beni para motive ediyor. Sevilmek konusunda umudum yoktu önceden ama geçmişe dönüp baktığımda yaşadığım şeyleri uzuuuun bir zincire benzetiyorum. her bir zincirin halkasını incelediğim zaman şu olmasaydı bu olmayacaktı gibi düşününce başıma gelmez dediğim güzel şeyler de kötü şeyler de oldu. O yüzden geleceği tahmin etmeyi bıraktım umut etmiyorum ama umutsuz da değilim. Sanırım en doğru cümle bu oldu.

Bu yüzden daha somut kendi kontrolümde olan şeylere odaklanmanın daha mantıklı olacağını düşünüyorum. O da Rüçhan Çamayın dediği gibi parra parra parra. Çok param olsa da harcayacak bir şey bulamam büyük ihtimal. Herhangi bir aktiviteden zevk almıyorum. Belki şu ayağına ip bağlayıp yüksekten atlıyolar ya onu denerim, bak onu merak ediyorum.

Bir de parayı istememin sebebi kendim için olduğu kadar çevrem, sevdiklerim için aslında. Yine aslında basite dönüyoruz. Eskiden güçlü olmak fiziksel olaraksa bugün para sahibi olmaktan geçiyor. Burada sevdiğim her bir kişinin düştüğünde elinden tutmak için çooooook güçlü olmam lazım.


Bu sitenin de hayatımda çoooook önemli bir yeri oldu be. Belki geleceğe dair umutsuz olmayı bıraktıysam 2017 deki tesadüfen gördüğüm üye alım duyurusuyla kayıt olup şu an bu noktada olmamdan dolayı herhalde.
Ben STAR WARS de darth vaderi sevmezdim. Lorddan dolayı karakteri görünce aklıma lord geliyor ondan dolayı da en sevdiğim karakter oldu kdjdkdn

Gevezeliğim tuttu yine.
Koydukları şarkıdan muhtemelen ama futbolla alakalı editler çok şey anlatıyor ya. Üşengeçliğimden dolayı futbol çok izlemem ama futbol hayatın ta kendisi bence. Her şey yaşadıklarımızla alakalı olabilir sadece futbol için olmayabilir bu.

Bir plan yapıyorsun, bu plana belki her şeyini adıyorsun başarabilmek için. Elinde olmayan sebepler var. Sen elinde olan kozları daha da güçlendirmek istiyorsun. Elinden gelenin fazlasını yaptın belki. Yine de kendini suçluyorsun. Başaramadın. Elinde olmayan sebeplerden kaynaklı başaramasan bile oyuncuların kötü oynasa bile sorumluluğu üstüne aldın.

Başarısızlığın yıkıcılığı, o hüzün, Adamın bakışlarında hissediliyor. Her takımın bir kaptanı, antrenörü, her savaşın bir komutanı, her ülkenin bir yöneticisi olur. Kazananı ve kaybedeni olur. Kaybeden taraf benim hep daha çok ilgimi çekmiştir. Özellikle sorumluluğu büyük insanların kaybettikleri zaman bunu nasıl karşıladıkları.

Fatih terimin bir sözü vardı aklıma o geldi. "kazanırken çıktığınız merdivenlerde kaybettiğiniz zaman dönüşte kimseyi göremezsiniz" Bunu bile bile herkesi korumak için kendini insanların önüne atan kişilere karşı büyük saygım var. Kimi insan kaybettiği zaman kötü anılır, nefret edilir. Kimi insansa kaybeder ama kazanan taraftaki adamlar da kaybettiği taraftakiler de ona daima saygı duyar ve her zaman sever.

Hayatımızda bizi, bizim adımıza temsil eden, gerekirse yaptığımız hataların sorumluluğunu üstlenen kişiler olabilir, bize değer veren bizi seven dostlar olacaktır. Onların bizim için ne kadar çabaladığını görürdüğümüz zaman onlardan daha fazla çalışmak lazım. Bu videodaki bakış gibi o hüzne ve hayal kırıklığına uğratmamak lazım.

Belki başkasının hatalarını onları çok sevdiği için sorumluluğu üstüne alan insanlar vardır. Videodaki o bakışların aynısı gibi bakan, adamın hissettiklerini hisseden. Buradan bu sitede olan olmayan dünyanın öbür ucunda da olsa bu gibi insanların hüznünü, hayal kırıklıklarını paylaşıyorum. Her şeyin gönüllerince olmasını diliyorum.

10 saniyelik bir video paragraflar yazdırdı.
Bir buçuk saat boyunca sadece düşündüm. Düşünmekten yoruldum. Genele yazacaktım aslında ama vazgeçtim. Hem dönüp dolaşıp aynı yere geliyorum. Hem de ne kadar uğraşırsam uğraşayım istediğim şekilde ifade edemiyorum. Kötülük problemi, gereksiz acı problemi, geçmişte yaşadığım kırılma anları, potansiyelimi gerçekleştirememem, pişmanlıklarım, sevdiklerimi mutlu edebilecek kadar güçlü olabilmek, şu ana kadar yaşamadığım birisi tarafından sevilme duygusunu hissetme isteği, sevdiklerimin mutsuzluğuna şahit olup onlar için bir şey yapamama çaresizliği. Sonsuz param olsa da her şeyi düzeltemeyeceğim. Bunları düzgün bir şekilde anlatamayacak kadar yorgunum. Ne kapasitem, ne enerjim hiçbir şeyim yok. Nedenini sorgularken de vakit kaybı yaşadığımı düşünüyorum. Kalbim acırdı önceden ama hissizim şu an. Hissizim ama gözyaşım akıyor işte. Bunları yazarken de doluyor gözlerim. Bu dünyadaki vaktimin dolmasını bekliyorum. Bu evrene uygun birisi değilim. Keşke herkes mutlu olsaydı, kimse acı çekmeseydi. Üstünde düşünecek problem de olmazdı.
Bu cümlelerim sadece içimden geçenler. Bugün bir kafedeyim. Çok güzel sakin bir piyano çalıyor arkaplanda. İlerisini düşünüyorum. Karamsar değilim, Umutlu da değilim. Tam açıklayamıyorum aslında durumu. Artık hissediyorum ama. Zamanın aleyhime çalıştığını. Zaman ve mekanın hatta. Milyarlarca insan var bu dünyada. Belki dünyanın öbür ucunda ömrümü o kadar mutlu geçireceğim insanlar var ki, ama tanışamayacağım. Mesafeler ve zaman. kocaman bir çiçek tarlasında rengarenk güzel çiçeklerin arasında çok da kendini fark ettiremeyen bir çiçek olur ya. Arının gitme olasılığı düşüktür, ihtimali vardır ama. O ihtimal git gide azalıyor. Artık zaman ve mekan bastırıyor ağırlığını. Geçen her dakika, saniye hissettiriyor bu duyguyu. Bazen bu cenderenin içinde olmak istemiyorum, çok çaresiz hissediyorum avazım çıktığı kadar bağırmak istiyorum. Şu an o halde değilim. Sadece yazmak istiyorum. Aylar, yıllar sonra okurum belki. O gün ne hissetmişim ne düşünmüşüm diye.


bence bu 30-40 yaş arası benim için çok sancılı geçecek. Pesimistlik değil bu. Realistlik. Bunu ileride okursam çok rahatsız olacağımdan eminim ama yazacağım. Bu zamana kadar bir şeyler paylaşabildiğim kimse girmedi hayatıma. Metroda, sinemada, kafelerde mutlu aileler, sevgililer gördüğüm zaman hem seviniyorum hem de bi burukluk oluyor. Hiç ulaşamayacağım bir tablo. O tablolara hiçbir şey olmasın çoooooooooooooook mutlu olsunlar. Hepsinin hayatı masalsı olsun. Bu yazı hiç bitmesin istiyorum. yazdıkça yazmak istiyorum ama her şeyin de bir sonu oluyor. Bu da en az zaman ve mekan açısından çok aciz olduğumuz gerçeği kadar çarpıcı.


Dediğim gibi. Umutlu değilim ama karamsar da değilim. Sadece bundan sonra beni neler bekliyor merak ediyorum. Belki karamsarlık bi tık fazla olabilir. İleride beni pek iyi şeylerin beklemediğini biliyorum çünkü. Son olarak dünyanın neresindeyse karşılaşmasak bile o kişiyle en azından aynı dünyadayız. Aynı gökyüzüne bakıyoruz. Aynı aya bakıyoruz, aynı güneş aydınlatıyor günümüzü. Artık her gökyüzüne baktığımda dünyanın herhangi bir yerinde olan hiçbir zaman kavuşamayacağım o kişiyi düşüneceğim.


-son-
Uyku niye var ya. Neden Uyumak zorundayım. Uyku olmadan da çalışan bir mekanizması olsa insanların bok gibi olurdu dünya muhtemelen ama sadece benim olsa bu özellik güzel olurdu. Bir sürü şey yapardım. Ya da robot olsaydım. Hiçbir üzüntü etki etmezdi. Islak havadan kaçardım paslanmayayım diye. Krom yerdim bol bol paslanmamak için.

5 sene borsadan vurduğum parayı sonrasınsa faize yatırıp sonrasında o faizin getirisiyle bireysel emekliliğe ve diğer döviz, borsa vslere yatırıp evde sevdiğim şeylere vakit ayırma planım var dhmi olmazsa. Reddi miras yerim muhtemelen bu durumu ailem öğrenirse çünkü faiz haram. Dhmi olmayacak bu gidişle çünkü malım derslerimi aksattım. En ufak üzüntüde mal gibi çöken bünyem yüzünden bir bok yapamıyorum.

Demin acaba önceden neler yazmışım diye bakayım dedim üşendim okumaya. Bunları da okumam muhtemelen boşuna yazıyorum. Bunları psikologa falan göstersem ne der acaba bi çözüm bulur mu bilmiyorum. Takma kafana ya dese komik olurdu ama bir iki saat anlattıktan sonra. Artık hep yazacam buraya umarım kendimi tekrar etmem. Edersem bir sıkıntı var demektir sorunlara çözüm bulamadım demektir. Sorunlara çözüm bulmamayı hiç sevmiyorum.

Bu aralar aynı hisler devam ediyor. Sadece merak var. acaba yarın ne yaşayacağım merakı var. Sıradan olmayan bir şey olacak mı yoksa aynı monotonlukta devam mı edecek. İş hayatım monoton değil stresli ve zor. Sosyal hayatım çok monoton. Officer K ye benziyor bence hayatım.

Bugün bi video izledim nejat işler diyo ki mutlu olmanın bi anlamı yok etrafına bak herkes mutsuz ne anlamı var ki mutlu olmanın diyor. Bence saçma. Şunu bi ara düşüneceğim acaba ben kendim gibi birisine katlanabilir miyim. Arkadaş olabilir miyim çok merak ediyorum. Bazen çok olumsuz konuşuyorum bazen komiğim bence. Benle ömür geçmez ama. Fazla düşününce kalbim ağrıyor. Bu düşünce kendi durumumla alakalı olunca tabii. Son olarak şunu görmek isterdim. Televizyondan izlemek isterdim paralel evrenlerdeki diğer kürşatları. Acaba onlar ne yapıyor. Bence çoğu aynı benim gibidir. Aralarında çok iyiler vardır ama bundan eminim. İyi bir aile, iş vs. onları mutlu görmek mutlu hissettirirdi. Çok saçma aslında yaşamadığım şey neden mutlu hissettirsin. Muhtemelen vay be demek böyle bir şeyi ben de yaşayabilirmişim düşüncesi doğuyor muhtemelen.

the enddddddddddd
Benim profil de aynı gerçek hayattaki her şeyim gibi çok karışık. Düzenlemeye de üşeniyorum. İş yerinde masam çok dağınık. Evde dolabım çok dağınık. bence birmşey anlatırken de konudan konuya atlıyorum o da bi dağınıklık. Dağınık adam mı alsaydım kullanıcı adımı acaba, bilemedim.
Bazen aklımdan hayatımla ilgili her şey gözümün önünden geçiyor ve sadece bu soruyu soruyorum çaresizce. Neden böyle oldu? Cevabı da yok. Ya da rahatsız ettiği için bulmak istemiyorum cevabı.
Saat 2 uyumak istemiyorum, uykum var. bu uyumak istememe sebeplerine bi odaklanıcam. Zaman yoooook tatil ne çabuk bitti yaaaaaaa. hadi iyi geceler.
Ben daha iyi yerlerde olabilirim. Potansiyelimi daha verimli bir şekilde kullanabilirim. Hiçbir şey benden önemli değil. Gün gelecek muhakkak bir sorunu dert edip çok kötü hissedeceğim. Bunu uzatmamak önemli. ne kadar üzülsem de bir şey değişmeyecek. Yapmam gereken şeyler şunlar

1. Zaman geçirecek bir şey olsun ama ileride pişman olmayacağın, bir yerde kullanacağın bir şey olsun

2. Biriyle konuşmaya çok ihtiyacın varsa da konuşma buna dayanabilirsin. Zaman kaybı

3. Aklıma kötü bir şey gelince kötü düşünme. Yani düşünmenin bunun üstüne bir faydası yok. Geçmişe takılma.

4. Kabullen. Kabullenememe gibi bir saçmalığa girişme. Bu böyledir de geç. Değiştiremezsin.


5. ve en önemlisi. Sen dışında kimse yok. Kimse. Annen, baban, kardeşin, dostların. Kimse yok, Hiç kimse. Yalnızsın. En başta bunu kabullen. Benden böyle birisi olmaz diyebilmeyi öğren. Olmak istesen de kendini parçalasan da olmayacak. Kabullen.
Parmaklarımı oynatacak mecalim yok yazmaya. Göğüs kafesimin genişlemesi bile zulüm geliyor nefes alırken, yoruluyorum.
İhtiyacımın olduğu hiçbir şey yok yanımda. Göğsümden söküp atamıyorum hiçbir şeyi. Ailemle aram kötü. Kimseyi memnun edemedim. Gittikçe batıyorum.
En sevdiğim arkadaşım batuyu arayayım da dertleşeyim. Batu benim liseden arkadaşım. Buraya davet etmedim onu. O daha ketum biri benden. ketum ne demek bilmiyorum ama dayanıklı gibi anlamı var sanki o yüzden kullandım. Benlen aynı şeylerden muzdarip. Halimize güleriz genelde. O da biliyor bunu. Bazen böyle ağlak ağlak yazdığımı görse şaşırmaz.
canınız sıkılmasın asla okumayın. ileride bu ne sıklıkla gerçekleşiyor onun için not alıyorum. Böyle yaparak daha da bok etmiş olabilirim ama okumayın işte.

Yine acı içinde kıvranıyorum. Her şey o kadar anlamsız geliyor ki. Kırmamam gereken insanları kırıyorum. Kalbim haklı olduğumu düşğndürüyor olabilir ama sankş yanlış gibi bilmiyorum. Bi şey gerçekleşsin istiyorum sonra diyorum ki şu ana kadar istediğin şeyler gerçekleşti de ne oldu? Canım çok yanıyor. Şu an o kadar çok ağlamak istiyorum ki belki içimdeki bu sıkıntı gözyaşlarımdan dışarıya akar. İyi bir insan değilim ben. İyi olmak istiyorum ama iyi olmadığımı düşünüyorum. Güler yüzlü olamıyorum. Neden diye sorguluyorum ben neden böyleyim. Kimseye anlatamıyorum derdimi. Koca bir boşluk var. İnancım gereği bunlar imtihan demem lazım ve inancımın gereklerini yerine getirmem lazım ama ne inancımın kitabını türkçe olarak okudum tamamen ne de yapmaya mecalim var. Uyumak istemiyorum. Zaman dursun ama ben bu hislerde de olmayayım. Tanıştığım insanlar beni unutsun. Yok olayım, hiç var olmamış olayım. Böyle bir şey olsa kabul ederdim. Beni unutursalar problem çözülür. kalplerini kırmamış bir kişi olarak akıllarında kalırım. Kötü olmaktan nefret ediyorum. Alkol alsam da geçmeyecek ne yaparsam yapayım geçmeyecek. İlaç kullanmak istemiyorum. İlaçlara bağlı bir insan olmak istemiyorum. Sürekli bunları söyleyen bir insan şikayet eden bir insan olmak istemiyorum. Mücadele edecek enerjim yok. Yaşamak zorundayım. Yaşamak zorunda olmak beni yoruyor. Somurtkan bir insan olmaktan nefret ediyorum. hata yapmaktan nefret ediyorum. Bunu okumassınız inşallah, okursanız da sizi üzdüysem üzdüğüm için üzülüyorum. Neden bunları buraya yazıyorum. Yazacağım en güvenli yer burası kimse böyle hissettiğimi bilmesin çevremdekiler falan. Mutlu gördüğüm her şeyi kıskanıyorum. Gücüm yok ne konuşmaya ne başka bir şeye. Tek sorun benim haketmediğim bir hayatı yaşıyor olmam, bu dünyada var olmam da sorun aslında. benim yerimde olmak isteyen bir sürü insan vardır.
uzun zamandır böyle bir çöküntü yaşamadım. 2 saattir uyumaya çalışıyorum. Uyuyamadım. Bugün beni kullanan o kişilerle karşılaştım bu tetikledi bence. Hep geçmişe gittim. Geçmiş geçmişte kaldı. Düşündüğüm an bunu farkedip bu düşünceyi kesmem lazım. bunun çözümü düşünmemek.
İyiyim bugün. Hafta sonuna denk geldiğim için olabilir bu. En önemli çıkardığım ders. Geçmişin geçmişte kaldığını kabullen. Ne kadar parçalasan da bir şey değişmeyeceği için ne geçmişe takıl ne de o kötü düşünceler kafana geldiği zaman düşün. Kötü bir şeye bakmamak için kafanı çevirirsin ya. Bırak düşünmeyi. Bu hayatta sadece sen aldatılmadın insanlar tarafından. bu yüzden bırak artık. Profesyonel ol
Terkedilmekten, yalnız kalmaktan çok korkuyorum. Şu an o kadar iyi ki her şey. Sevdiğim insanalrla konuşuyorum, gülüyorum, eğleniyorum. Zihnimin arka planında bu var. ya onlar da beni bırakırsa. Birden işler kötü giderse. Eskiye dönmek istemiyorum. Dönmem büyük ihtimal ama o korku hep beynimin içinde. Bunun sebebi de yaşadığım hayal kırıklıkları 5-6 farklı kişiden gelen. Üst üste. Bunu aşacağım ama. Dünyada insanlar neler yaşıyor üstesinden geliyor adamlar. Benim neyim eksik. Kafaya takmamayı öğrenmek lazım.
Bugün yine zor geçti. Yine aynı mevzular. Onları gördüm. Aptallıklarım aklıma geldi. Üzüldüm. Geçmiş zaman şeridi halinde kafamdan geçti. Ben şunu düşünüyorum. Ben spesifik olaylara kafama takmıyorum. Bu olayı yaşamasam başka bir şeyi takardım kafama, biliyorum. Bu tes yanlışta olabilir, bilmiyorum. Eski benin haline üzülüyorum. Keşke bu kadar saf(aptallık olarak) olmasaydım. Çok basit bir şey aslında yaşadığım. Anlatsam dalga geçilecek bir şey. Buna mı kafayı takıp üzülüyorsun denecek bir şey. Ders çalışmam lazım. Gülmeye o kadar ihtiyacım var ki anlatamam. 1-2 saniyeliğine Düşünceler bitince kalbimdeki o rahatlama hissi paha biçilemez. Ölümden uzun süredir korkmuyorum. Daha kötü ne olabilir ki kafasındayım. Ama her şeyin daha kötüsü vardır. Ayrıcaaa Bunlar tamamen ve tamamen geriye döndüğüm zaman ne bırakmışım notları ve eğer bir psikologa gidersem ruhumun, o an ne hissettiğimin tarifi niteliğinde notlardır. İnşallah kimse okumuyodur. Birisi olsa hayatımda bence yine bir şey değişmeyecek. Yine aynı çaresizlik içerisinde acılar içinde kıvranış yaşarım bence. Acilen düzelmem lazım. Geçmişi unutmam lazım. Etrafıma bakmam lazım, anı yaşamam lazım. Yoruldum. Biraz ders bakayım. Artık her gün derssss. Bunu hala okuyorsan ki inşallah okumamışsındır. Beni merak etme dayanırım. Dayanacam ya hatta daha da iyi olacam. Bu acılar benim daha da güçlenmem için biliyorum.
Çok çaresiziz. Önümüze bi hayat sunulmuş. Annemiz, babamız yaşadığımız şehir, kendimize sunulan her şey bedenimiz, beynimiz duygularımız. Hiçbirini biz seçmedik. Seçmediğimiz şeylere mecbur kalarak ve bunları kullanarak bu hayatı sonuna kadar yaşamak zorundayız. Bundan daha büyük bi çaresizlik olamaz. Hele hele hassas bir bünye için. Güçlü değilim ben. Hassasım. her boku kafaya takarım, en ufak olumsuzlukta moralim bozulur, kendimi toparlayamam. Geçmişe takılırım. Üzülürüm. Yaşamak zorundayım ama. Daha önceki yazılarımda demişimdir. Bağırıyorum ama sesim çıkmıyor. Yok yani. Yapacak hiçbir şey yok. Çözüm yok. Zorunluluk var. Acı var. Sürekli bir acı var. ara ara dinen ama nefes almama dahi fırsat vermeden tekrar başlayan bir acı. İstediğin kadar soru sor, neden diye sor, neden böyle diye. neye yarar ki. Neyi değiştireceksin?
Bu huzursuzluk ne zaman bitecek be.
bence herkesin yaşadığı ortalama bir hayatı yaşıyorum. Dayanıksız olduğum için sıkılıyorum ve bunaltı geliyor. Evrenin içerisinde hiçbir şeyi değiştiremeyecek kadar aciz olmak koyuyor. Ben kendimi değiştiremedim ki çevremi nasıl değiştireyim. İnsanlar birbirini sindirmiş. Herkes tepkisiz kimse öne atılmak istemiyor. Uğraşmak istemiyor. Ben şahsen uğraşmak istemiyorum. Konuşmak istemiyorum. İki kelime etmek zulüm geliyor. Konuşamıyorum. Kafamda şunu da oturtamıyorum. İyi miyim, kötü müyüm? Sanki kötüye daha yakınım. Yaşadıklarımın kat be kat fazlasını yaşayan insanlar güler yüzlü, eğlenceli. Ben asık suratlı, enerjisi bitmiş, herhangi bir şey yapmaktan aciz biriyim. İyi bir insan olmak, iyilerin arasında olmak isterdim. Etrafımda gördüğüm insanlar gibi birisi olmak isterdim. Ne bu dünyayı sevebildim ne de içindeki insanları. Çalsın artık bu düdük be. Yapamadım işte, olmadı. Şansımı değerlendiremedim. Hak edilmemiş bir ömür. Önceden olsa koyardı. Artık olmuyor. Köreliyorum. Daha da kötüye gidiyorum. Keşke farklı birisi olsaydım. Kimsenin şikayet etmediği, herkesin sevdiği biri.


Çooook önceden dinleyip unuttuğum son zamanlarda deli gibi dinlediğim bir şarkı. Şu an berraklıkta gitti, balıkta yok. Karşılık beklemeden değer vermek yok, dışı da içi de zindan olmuş birisi kaldı. Önceki yazdıklarıma bakayım dedim hiçbir şey değişmemiş. Ne zaman değişecek diye soruyorum. Belki de bu yanlış bir bakış açısı. Değişmesini beklemeden sürecin içerisindeki olumlu şeylere bakıp keyif almak anahtarıdır belki hayatın. Yemek ve kahve olacak ömrümün sonuna kadar "berrak sudaki kırmızı balık" ım.
Ne iyi ne kötü. Nötr, hissiz. Bi de uykum var.
mutluluk kısa sürdü be
Officer_K Jedi Warrior kendi profilinde paylaştı!
Uzun zaman sonra iyiyim ollllleeeeey beeeeeeeeeeeeeeeeeeeee
Officer_K Jedi Warrior kendi profilinde paylaştı!
Kaliteli yalnızlığa devam arkadaşlar
Yukarı