İlk bölümü izledim ve hala kararsızım güzel mi yoksa kötü mü yani baktığımda olayları animeye bağlı kalmadan işlemek istemişler ve bunu başarmışlar olaylar sıkmadan ilerliyor ama yani ilk bölümlerin ikonik sahnelerine hiç yer vermemişler Luffy'nin zoroyu kurtarırken mermielrin önüne atlaması mı dersin yoksa yine Luffy'nin barda Denizciler Coby'i korsan sanmasın diye ona saldırması mı dersin veyahut Zoro'nun Denizcilere saldırdığı için değil de ufak kızın yerine 7 gün bağlı kalması olayını mı dersin çok fazla ufak ama güzel ayrıntılara hiç değinmemişler, ha bunlara mı takıldın adamlar Nami'nin ortaya çıkışını çok daha önce ve farklı şekilde gösterdiler diyende olabilir ona bir şey diyemiyorum adamlar olayları hızlandırmak ve kısaltmak adına güzel bir şekilde onu diziye uyarlamışlar ama yukarıda dediğim olayları gereksiz alvida sahneleri yerine koyabilirlerdi ama yapmamayı tercih etmişler ve bence bu hiç iyi bir karar değil.Son olarak madem kıyafetlere bu kadar dikkat ediyorsunuz Luffy'nin gömleği şortu zoronun kıyafeti falan kardeşim nerde Luffy'nin sandaleti bu ayakkabı hiç olmuş mu
Ankara sincan cumartesi gece saat 12 suları arkadaşımla beraber arkadaşımın evinden çıkıp bir arkadaşımıza gideceğiz yaşadığımız bölge pek tekin değil bizde taksiye doğru gidiyoruz. 2 tane serseri gelip sigara istediler bizde uğraşmamak için verdik daha sonra çakmakta istediler yaktık sigaralarını ve acelemiz olduğunu söyleyip gitmek istedik. İçlerinden biri telefonunu ver birini arayacağım dedi. Bende vermek istemedim ve dakikam yok arayamazsın dedim. Bu duruma sinirlenmiş olmalı ki küfürler etmeye başlayıp versene lan falan demeye başladı. Vermek istemeyince arkadaşıma vurdu. Hır gür çıktı birbirimize girdik. Ama bu orosbu çocukları bi anda 8-10 kişi oldular bizi çok temiz bi şekilde dövdüler. Bi kaç abi zar zor ayırdı bizi bizde kaçıp karakola gittik zaten yakınındaydık. Ama karakolda bir tane bile polis bulamadık. Bizim çantamızı ve üstümdeki hırkayı alıp kaçmışlar. Daha sonra öğrendimki bu çocuklardan biri 19 yaşında ve yaklaşık 40-50 suç kaydı var adam yaralama gasp vs. Benim yaşadığımı başkalarıda yaşamıştır muhakkak. Yani anlam veremiyorum bu insanlar neden hala sokakta nasıl ceza almıyolar.
"orosbu" ne lan herşeyi yanlış yazında şunuyazmayın çok köylüce duruyor. "orospu" doğrusu. "herkez" yaz ama "orosbu" yazma. karak9lda nasıl polsi bulamıyorsunuz olm. 155'i aradınız mı o ne demek 155 i arıyorsun ses kaydın alınıyor eğer ki oraya 10 dk içerisnde poolis gelmesin bak ne oluyor.
Birazcık bilinçlenin sizin karakola gitmenize gerek yok gidiyorsanızda yolda 155i arayacaksınız önceliğiniz bu olacak ses kaydınız yasal yollarca bi kaydolsun. Başına bişey gelmiş olsa karakola 100 kmetre yakın 155 i aradığı sırada 5. çalmasına rağmen 155in cevap vermemesiyle diye başlaması var davanın birde nereye koştuğu belli olmayan cocuklar var.
sen daro raporu aldıysan polisi molisi boşver git kendin savcılığa mbaşvur. vatandaş uyapdanda başvuraiblirsinkjamu davasına dönüşsün asvcı bi herfileri toplasın atsın içeri.
--- Alıntı ---
Kişiler hakları ihlal edildikleri zaman bu ihlalleri bildirme ve hakkını arama hakkına sahiptirler. Aynı zamanda kişiler bir hak ihlali ile karşı karşıya geldiklerinde bu hukuka aykırı eylemi bildirim olarak savcılığa suç duyurusu ile şikâyette bulunabilirler. Kişiler şikâyetlerini sözlü veya yazılı bir şekilde yapabilirler. Yani savcılığa şikâyetin sözlü olarak yapılması mümkünken yazılı olarak yapılması da mümkündür. Şikâyetin yazılı olarak yapılmasının Şikâyetin sözlü olarak yapılmasından kişi için daha faydalı olduğu söylenebilir. Yazılı olarak şikâyet safhasında savcı şikâyette bulunmak isteyen kişinin ifadesini almaktadır.
Darp raporunu alıyorsun polisde karşı kişininde bilgileri vardır savcılığa iletilmek üğzere karşı kişinin bilgilerini istiyorsun sabah savcıya bizzat şikayetçi olacağını bildirerek polis hemen bunun evraklarını hazırlar sana verir. DFha sonrası polisi molisi beklemeden aldığın evraklarla savcılığa gidip bireysel olarak şikayetini anlatıyorsunherşeyi teslim ediyorsun savcı bakıyor. eski suıçlarınıda görüyor kamu davasına dönüştürüyor ve 1 seneiçerisinde kişi ilgili cezasını alıyor.
Polis cinayet yada ağır yaralama olmadan olaya savcıyı dahil etmez. savcıyı dahil etmediği sürecede o herifler ceza almaz. Bu senin kezdi nezdinde olan bir olay. sen de şimdi savcıya vermeyeceksen bir sonraki sopa yiyen de senin gibi ahlak ahlak düşünecek bu herifleri niye içeri almamışlar acaba diye
başka birisinin canı yansın istemiyorsan şikayetçi olacaksın, olmuyorsanda neden bunlar başıma geldi demeyeceksin.
silademiregen yok öyle birşey. adamların yaptığı gasp. gasp 2.5 seneden başlar. 3/2 yatma zorunluluğunda olur en az 15 ay yer. Açık ceza evne gönderirler. orada gece gündüz çalıştırırlar. Adamların gbt si dolu kaçma gibi yırtma gibi lüksleri yok.
Polisler böyle şeyleri bilerek göz ardı ediyor ya artık. 2 farklı büyük şehirde 2 kere öldüresiye adam dövülme olayından dolayı mahalleye polis geldi, arabalarıyla dövülen adamın yanından geçip devam ettiler. Uğraşmak istemiyolar heralde yukardan önemli bir emir gelmedikçe :D
Vader o yatma zorunluluğu oranı her infaz düzenlemesinde azalıyor on yıldır. Daha az yatıyorlar yer yok çünkü cezaevlerinde abi. Açık cezaevine alınanlar da izinli zaten 🤡 temmuz 2023 sonuna kadar. Her türlü rezillik ve politikasızlık
silademiregen covid izni var ama bak sana bir olay anlatayım normalde açık cezaevindekilerin %90'ı suçsuz gerçekten öyle. Suçlular dışarıda polis uğraşmıyor. Benim salak bi arakdaşım var durumu falan çok yerinde birisi.
2017 senesinde bunun adına Bodrumda bir iç çamaşırcıdan 72 TL değerinde kadın iç çamaşırı alışveriş yapılıyor. İsim Soyisim oalrk bunun ismi ve soyismi giriliyor. Kredi kartının sahibi trrabzonda bir kişi. Trabzoındajki kiş işikayetçi oluyor aradan 1 sen esonra buna davanız var diye kağıt geliyor.
Bu herif hayatında 1 defa bile Bodruma gitmemiş bir adam :) Hakiem diyor böyle blye internet üstünden yapılmış diyor. Hakim bey diyor brnim 75 tl ye ihtyacım yokki bindiğimin arabanın değeri 1 milyon tl limitsiz kredi kartlarım var neden başkasının kartını kullanayım biris benim adımı girmiş iyor.
Sorna o kişi yakalanıyor Adı Onur Sanin 15 ke kredi kartı dolandıcılığından suçlu bulunmuş 15 ayrı dava sonuclanmış üstüne herif zaten iç anadoluda bir hapishanede çıkıyor.
Böyle olunca benim arkadaşda rahatlıyor hakim diyor zaten herifi görünce anlar durumu benim suçum bile yok diyor mahkemeyi umursmaıyor. (Daha önceden sokakta küfürlü ir kavgaya karışmış araç parkederken 6 ay mı ne ceza yemiş ondan oda zaten bir dah asuç işlerse bilmemne diye rtelenmiş)
Onur sanin denen herifin 15 suçu var en son 15 yılş yemiş ama iyi halden indireme gidip miş 6 senede cıkacak 4 sene içeride eğer bu da üstüne kalırsa iyi hal kalkacak 15 sene artı bunun cezası yatacak. Kadını tehdit ediyor ailesi ne yap et adamın sütüne at suçu diye bizimkide mahkemey falan gitmiyor ya oralı olmuyor. İş yeri sahibi kadınla birden ifade edeğiştiriyor Onurla ikisi planlı bizim herifi tanıdıklarını onun patron olduğu söylüyor.
2.5 sene hapis cezası yedi şok oldu geçen sene girecekti a çık ceaevine aynen dediğin covidden saldılar hiç gitmedi hala dışarıdabitti bitecek. Bu ve bunun gibi adamlarla dolu cezaevi. Gerçek suçlular çakal olmuş millete yıkıyorlar böyle bir hukuk sitemi olamaz.
Adamın banka hesabında trilyonlar var bir kere kredi kartını geciktirmemiş bile. 75 tl için odrumdan alışveirş mi yapacak calıntı kartla diğer tarafta 15 defa aynı cezadaN YARGILANMIŞ ve suıçu kanıtlanmış bir adam var.
Galiba ya hakimde işin içinde diyoruz yada göre göre bunu yapmamalı.
Size henüz dün bitirdiğim ve beni inanılmaz bir şekilde etkileyen bir manga ile tanıştırmak, fikirlerimi sunmak istiyorum. Çoğunuz duymuşsunuzdur belki, Naoki Urasawa'nın kaleminden 20th Century Boys.
Alttaki hiçbir cümle bir spoiler içermemektedir, gönül rahatlığıyla okuyabilirsiniz.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum, daha önce birçok gizem mangası, kitabı, eseri tüketmeme rağmen "kesin şu kişi" tezim bu eserde 4 kez yanlış çıktı. Gizemini uzun süre çok kaliteli bir şekilde koruyor ve merak ettiriyor.
Hikayemiz bir arkadaş grubu etrafında şekilleniyor, bu çocuklar 70-80 döneminin klasik Japon çocuk hayatını yaşıyorlar. Mangalar olsun, dergiler ve müzikler olsun. Ana karakterimiz Kenji dünyanın yok olmasını ele alan bir çocuğun elinden çıkmış bir kurgusal yok oluş senaryosu yazıyor bu dönemde ve "Kehanetler Kitabı" adını veriyor bu notlara. Bir gün gruptan biri bir sembol çiziyor ve "Bu sembolü bilen bizim gerçek dostumuzdur." diyor. Tabii bu yıllar geçmesi sonucu unutulup geçmişte kalıyor. 20 yıl gibi bir zaman diliminin sonunda bu sembol tekrar beliriyor. Suikastler yaşanıyor ve etrafında bu sembol kullanılıyor, tişörtlerin üzerinde kullanılıyor, "Tomodachi" (Dost) adlı bir kişinin başında olduğu örgütün ana sembolü oluyor. Kenji ve arkadaşları ise çocukluk anılarını hatırlayıp Tomodachi denilen adamı durdurmaya çalışıyorlar çünkü kimliğini bilmedikleri ve sembollerini kullanan bu "Tomodachi" Kehanetler Kitabı'nda yazan her şeyi yerine getirmeye başlıyor. Kitapta yazan San Francisco'da virüs yayılımı aynı tarihlerde aynı konumlarda gerçekten yaşanıyor. (Bu kısımdan sonrasını sizin keşfetmenizi istediğim için yazmayacağım, devamı spoiler kapsamına girebilir.)
Sanat Tarzı, Çizimleri: 10 üzerinden 7-8 verilebilecek oldukça göze güzel gelen çizimlere sahip.
Artıları:
> Manga hakkında en sevdiğim şeylerden biri referansları. O kadar çok şeye referans var ki, çoğunu fark edemediğime eminim. 70'ler Rock grupları, eski mangalar, eski manga yazarları (Vagabond'un yazarı Inoue Takehiko, Doraemon'un yazarı Fujiko Fujio ve onlarcası) Eğer yaşım büyük olsaydı ve o dönemde yaşamış olsaydım büyük ihtimal çok duygulanarak okurdum 20th Century Boys'u. Buraya yazmamdaki ana sebeplerden biri de bundan kaynaklanıyor, ZQWQZ'da benden yaşça büyük kişilerin olması. Hepinizin bayılacağına inandığım bir eser.
> Karakterlerin kendi içlerinde yaşadıkları bunalımlar, zamanın ilerlemesiyle yaşadıkları mental gelişimler harika işlenmiş.
Eksileri:
> Bazı durumlar sonradan düşünülmüş ve hikayeye sonradan eklenmek istenilmiş gibi hissettirdi, onun dışında bir eksisi olduğunu söyleyemem.
Bu mangayı ben de tam olarak dün bitirdim ve şu an bu gönderiyi görmek çok garip geldi. Bazı şeyler sonradan eklenmiş gibi demene katılıyorum, bu kısımlardan bazıları bana hikayeyi uzatmak için yapılmış gibi geldi ve biraz tadımı kaçırdı. Ayrıca manga orta kısımlarında ivmesini baya yükseltmişken sona yaklaştıkça bu maalesef düştü gibi hissettim. Tam olarak ne beklediğimi bilmiyorum ama bu kadar hoşuma giden bir hikayenin çok daha vurucu bir sona sahip olmasını isterdim. Bunun yanında ya benim okurken kaçırdığım ya da açıklanmamış 1-2 olay var onlardan da aralarda bir yerlerde bahsedilebilirdi.
Çok negatif şey yazdım gibi hissediyorum ama manganın başka hiçbir sıkıntısı yok ve hikayesi gayet sürükleyici. Sürekli "acaba şimdi ne olacak" diye düşünerek merak içinde okudum.
pizzaus devamı olan 21st Century Boys'u okudun mu? Onu okuduktan sonra soru işareti kalmamıştı benim aklımda. Okuduysan dediğin şeyleri yaz merak ettim hangi olaylar.
Tahabektas Evet okudum, zaten açıklanmamış diye nitelendirdiklerimin hepsi nispeten küçük şeyler. Bunlardan ilki Kanna'nın güçlerinin doğru düzgün açıklanmamış olması. Ayrıca Kenji'nin kayıp olduğu bunca yıl neler yaptığını da görmedik. Aşırı aşırı gerekli bilgiler değiller ama öğrenmek güzel olurdu. Kanna hani neyse de Kenji'nin yaşadıkları, gittiği yerler, tanıştığı yeni insanlar side story olarak ayrı bir şekilde yayınlansa tadından yenmezdi mesela Manga'nın son kısımlarını iş yerinde vakit buldukça okuyarak bitirdim o yüzden belki bunlar açıklanmıştır ama ben bir şekilde kaçırmışımdır?? Dediğim gibi daha dün bitirdiğim için de internette bunlar üzerine araştırma yapmadım.
Gerçekten o kadar güzel denk geldi ki. Tam da bahsettiğim şeylere biraz daha bakındıktan sonra bu mangayı okumuş birileriyle konuşmak istiyordum :')
pizzaus dediğin iki şey de maalesef eserin kanayan yarası sanırım. Kanna'nın güçlerine ben anlam bile verememiştim neden var olduklarına. Olmasa da olurdu ama sanırım sebebi Fukubei'nin henüz Kanna doğmadan annesine verdiği ilaçlar. Kendisi üstü kapalı bundan bahsediyordu ama bu güçlere pek bir gün ışığı olduğu söylenemez. Ve Kenji ahh ah, mangaya başlamadan Kenji'nin yaşlı halini görmüştüm ve resmen son 100 chapterı "E Kenji nerede?" diyerek okudum. Geç geldi, nereden geldi, ne yaptı bir türlü öğrenemedik. Sadece küçük diyaloglar arasında duyduk o kadar.
Tahabektas evet ben de anlattığın kadarını hatırlıyorum. Sonradan eklenilmiş gibi duran kısımların birkaçı atılıp yerine bu bahsettiğim şeyler anlatılsa (özellikle Kenji) kesinlikle çok daha iyi olurdu. Görünüşe göre kaçırdığım bir şey yokmuş teşekkür ederim :)
Gizem animesi izlemek istersen higurashi animesini tavsiye ederim. En ufak bir sey demem spoiler kacacagindan sadece izledigim en iyi gizem animesi olduğunu soyleyebilirim.
