Kitap okuma numarası yapmayı bıraktırıp, bana okumayı sevdiren ilk roman; Midos Kartalının Gözleri- Gülten Dayıoğlu. Asla unutamam ve her gördüğüm çocuğa tavsiye ederim. Üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen vefa borcum var. Macera-Gizem temalı bir kurgu.
Biraz siyasi-tarihi-ideolojik şeyler okursan Selman Kayabaşı- Teşkilat. Aynı zamanda tüm kitaplarını okuduğum ve tavsiye ettiğim bir yazar.
Lisede okuyup iki üç hafta uyku uyutmayan Reis-Gladio'nun Türk Tetikçisi- Soner Yalçın& Doğan Yurdakul. Konusu adından belli açıklamaya gerek yok. Bu tarz okursan Soner Yalçın'ı tavsiye edebilirim.
On beş yaşında ağlatan, Od- İskender Pala. Tasavvuf ağırlıklı, Yunus Emre'li Mevlana'lı Tapduk'lu naif bir kurgu.
Amin Maalouf-Semerkant. Mükemmel bir şehirde geçen mükemmel bir eser. Yukarıdaki arkadaşın dediği üzre Hasan Sabbah'ı da içeriyor. Ömer Hayyam, Cihan... Şiirle, bilimle, fikirle iç içe bir kitap. Okunmalı okutulmalı.
1984- George Orwell. Okuduktan kısa bir zaman sonra gelen, "Aslında çokta farklı bir dünyada yaşamıyoruz." farkındalığı acı ama gerçek. En az bir kere okunmalı. Distopik kurgu, ama kurgular bazen en büyük gerçekleri içinde taşıyor.
Sineklerin Tanrısı. Yazarını hatırlamıyorum ama ilk filmini izlemiştim, öyle yapabilirsin. Yine Distopik.
Nietzsche Ağladığında- Irvin D. Yalom. Psikolojik ve tabii ki Felsefe içeren bir kurgu. Ama kesinlikle akıcı. Bu kitaptan sonra Nietzsche'nin tüm kitaplarını okursun zaten.
Daha çok varda, uzamasın. Hepsi beni duygu değişimlerine sürüklemişti, umarım seversin.