Kaydol
Giriş

ayferkaradag

Ayfer Karadağ
Sith Spy
İstanbul
Ocak 2021
I speak fluent sarcasm
En son medyalar tümü
Takip ettikleri tümü
Takipçileri tümü
Cevapladığı yorumlar
ayferkaradag Sith Spy » Sosyal » İtiraf
İlişkilerimde kaygılı bağlanma stiline sahibim. Asla değiştiremiyorum.
Gizlenen 16 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
doktora gittin mi? bu sorunlu bir durum gençliğinde yaşadığın aile içi bir travmatik olay genelde bu tür bağlanma durumuna yol açıyor. Daha detaylı araştırılınca altında border line gibi piskolojik sorunlarda ortaya çıkabiliyor.

Kaygılı bağlanma görmemiş bir erkek seninle ilişki yaşarken ilk 3 ay dünyanın en şanslı erkeği gibi hissedebilir bu sorunu "daha önce ben böyle bir sevgi görmedim" olarak görebilir.

Ama kaygılı bağlananlar kişilere bağlanmıyorlar aslında sadece terkedilmekten korkuyorlar. Bu yüzden çok iyi rol yapıyorlar ölümüne aşık gibi davranabiliyorlar. Hatta o kadar korkuyorlarki o terketmeden önce ben terketmeliyim diye düşünüp en sonunda birden tavır değiştirip değişik bir noktaya da varabiliyorlar.

Ve sonuç öyle yada böyle ilk başlta cakici de gelse bu tur ilişkinin sonu "arama beni allahın belası", "ben ne arayaacam seni şerefsiz bilmemne cocuğu" na varıyor.

:( herşeyin fazlası zarar hatta cok zarar. sevginin, bağlanmanın, korkunun, herşeyin bence profesyonel yardım almalısın cok daha geç olmadan.
buna sahip olduğumu öğrendim
Bağlanma stilimi değiştiremeyeceğimden korkuyorum.
Bağlanmalar üstüne yüksek lisans yapan psikolog Gizem SÜRENKÖK’de bağlanma stilinin değişmediğini fakat etkilerinin, yarattığı negatif düşüncelerin daha aza indirgenebileceğini ve karşı tarafın bu bağlanma stilini farkında olup ona göre destek olması ile ilgili bir podcast paylaşmıştı. Ben direkt güvenli bağlanma stiline dönmek istiyorum.
En azından ilişkilerimdeki rolümün niye böyle olduğunu keşfetmem kendimi anlamama yardımcı oldu.
Aşırı verici olmayı acaba içten içe ‘ego için mi yapıyorum?’ onun sorgusu içindeyim.
Düşüncelerin için teşekkürler Vader.
ayferkaradag yasadigin durum geneklikle ailenicerisinde az sevgi goren bir brey yuzunden okusur ornegin babandan bekledigin ilgiyi cocuklugundan bu yana goremediginde bu sevgiyi baska bir erkekden edinmeye calisip tum duygulari onun ustune yukluyorsun. Yada babanin annene olmayan ilgisini ve ondan uzaklasmalarini gorup bundan etkilenerek de ayni durum ortaya cikabiliyor.

erkeklerde de ornegin bu gibi durumlar ya hic baglanmama olusuyor yada zora dustugundenkacip gitme cunku babasindan gordugu o olup yadirgada bile zor anda o yola basvuruyor.

Bu tek basina bir hastalik degildir bence bosver podcasti falan bir psikiyatr tedavisi al. altinda yatan asil problemi ogrenebilirsin boylelikle.

podcast falan bunlar sadece reklam yapmak için yada ben biliyorum pofpofu için olan şeyler ki podcastin canlı anında kendisiyle konusma şansın olsa onunda sana diyeceği önce bir kliniğe gel seni göreyim bir konuaşım ona göre neyin olup olmadığına karar verelim olacaktır.

Kendi kendinize hastalık tanısı koymayın, sırf anlatılan bir tanıya semtomlarınız benziyor diye işte ben kesin buyum asla demeyin çünkü en çok yapılan hatadır bu, sonra çok üzülüyorsunuz çok geç kaldım diye. Çünkü siz doktor değilsiniz. Bu gibi tanılar uzmanlar tarafından kişisel incelemeden sonra konacak şeylerdir.
Bu durumda doktorun kurduğu cümlelerle kişiyi bu durumdan çıkaracak mı? Ben böyle şeylere yüzde yüz olmasa da inanmıyorum. Dinlediği podcastten ne farkı var? Hmm aile içi olaylar ve çocukluğun travmaya yol açmış bu yüzden böylesin der. Bir şeyler anlatır. Parasını alır yoluna bakar. Verdiğin para seni daha fazla travmaya sokar. Oysa iyi ve yakın gördüğün bi’ arkadaşla sokak köşesinde sigara içerken sana verdiği telkin doktorunkinden daha etkilidir.

Sinir hastalığı, çoklu kişilik bozukluğu, halüsinasyon vb. gibi şeyler olmadıkça (ilaçla tedavi gerektiren) lafla, beni anlamasıyla falan bir şeylerin düzeleceğine inanmıyorum.

Şimdi diyebilirsiniz koskoca tıp, eğitim, devran falan bunlar var sen de poponun üstünden bu yorumu yapıyorsun. Fakat bu benim düşüncem. Ben buna inanıyorum.
Paradox keşke herkesin senin gibi arkadaşlara sahip olma imkanı olsa. Bazen insanların seni anlayamayacağı duruma geliyorsun ya da onların seni anlayamayacağını düşünüyorsun. Arkadaşlarının yetemeyeceği, kabul görmediğin durumlar, ilaç tedavisi gerektiren/gerektirmeyen şeyler de oluyor. Hatta bu gibi durumlar kişi için inanılmaz boğucu geliyor ve kişi kendini toplumdan soyutluyor Çoğu insan da bu gibi nedenler yüzden o kadar para veriyor beni dinlesin, anlamaya çalışsın diye.

"İlişkilerimde kaygılı bağlanma stiline sahibim." cümlesi aslında sandığından çok daha büyük. Altında farklı farklı çözülmesi gereken birçok şey olabiliyor. Belki de sen sandığın şey değilsindir öncelikle doktor bunu inceliyor zaten. Gidip sana 5 dakikada teşhis koyup ilacını verip yollamıyor. Sana iyi gelmesi için birkaç seans ve gerekliyse ilaç denemesi yapıyor en iyi sonuca varana kadar da süreli takip halinde oluyor.

İnsan psikolojisini klasik olacak ama örümcek ağına benzetebilirsin. Yıllar öncesinde hiç tahmin etmediğin bir durumdan bu noktaya gelmiş olabilirsin veya yeni yaşadığın ufak tatsız şeyler birikip seni böyle bir noktaya sürükleyebilir. Emin ol -tanıdığım doktorlar kadarıyla- bunun eğitimini almış kişiler sandığın gibi basit şekilde geçmiyor.

Bence kendini iyi hisset veya hissetme herkesin görüşmesi gereken bir doktor olmalı.
cerenimo Ben de bir çok doktor takip ediyorum. Psikolog ya da psikiyatri ile alakalı çok şey bakıyorum. Süreç nasıl oluyor biliyorum az çok kendimce. Zaten bizim var olan problemlerimiz %95’i (oranı kendimce söyledim) çocukluktan gelen travmatik bozukluklardan kaynaklanan şeyler. Onun dibine inmek gerekiyor tabii ki fakat bunu konuşarak çözeceğimin inancı yok bende maalesef. Çünkü ben de çok travmatik şeyler yaşadım. Çok kötü şeyler geçti başımdan. Bunlar büyük oranla ailem yüzündendi. Çözüme inancım olmadığı için asla gitmedim.

Bir de kimse göründüğü gibi olmadığı için, derdi, problemi olan insanlara da yaklaşmak, onlara sohbetimle bir nebze olsun rahatlatmak istesem de çekiniyorum. Çünkü hiç kimse yaşanılanı bilemez. Sendeki veya bir başkasındaki travmayı vb. Bu sefer insanlara da yok yere sallama hissiyatı doğuyor bende. Sen ne biliyorsun, ne yaşadın da beni anlayacaksın diye. Bu böyle uzar gider.

O yüzden her zaman çözüm sensin diye inanırım. Bak ne güzel konuşuyorsun, kendini ifade ediyorsun. Her şeyin farkındasın, çıkış yolu arıyorsun. Her şeyin cevabı da sende. Çözümü de sende. Maalesef YouTube’daki adamla seanstaki adamın anlattıkları çok da farklı olmuyor. Bu girdaba düşmezsin umarım. Hayat hep yüzüne gülsün. Umarım senin yaralarını saracak bir eş ya da arkadaş bulursun. Fakat dediğim gibi ilacın sensin, başkaları değil. Bana kalsa doktorlar da değil de neyse bu konuyu uzatmak istemiyorum. ?
ahguloglu hiç değilimdir ki, olsaydım zaten kaygılı değil de kaçıngan bağlanma stiline sahip olurdum muhtemelen.
Sorun zaten beni iyi bulmazsa, sevmezse, beğenmezse düşünceleriyle boğuşmak. Dolaylı yoldan özgüven düşüklüğüne de dönüşüyor bu.
ayferkaradag şimdi borderline ile daddy issuedin terkedilme kaygısı ortak var fakat borderline olsaydın hatayı kendinde aramazdın; sen suçlu değilsin, çevren suçlu psikolojisinde olurdun bence borderline değülsin.
ahguloglu daddy issues konusunda belki hatırlamadığım bir çok şey vardır elbet fakat aslında sakin bir evde büyüdüm.
Sadece örneğin dede gibi aile büyüğü varken sevgi görme konusunda itilip daha uygun ortamda sevgi görmek gibi farklı ikilemlerde yaşadığım için bu sorunun olduğunu düşünüyorum. Çünkü kaygılı bağlanma temelde ebeveynlerin ihtiyaç anında bir var olup bir var olmamasının geleceğe yansıttığı bir şey malesef.
Yaşanan her sorunu maalesef kendimiz çözümleyemiyoruz.
Evet, yazdığın her şey kaygılı bağlanma stiline işaret gösteriyor.

Gerçek terapi seansları ile bu bağlanma stiline yol açan düşünce ve davranışları belirlemeyi öğrenebilirsin.
Bu oluşturduğun mekanizmaya sebep olan sorunları ne kadar iyi anlayabilirsen başa çıkmanın ve bağ kurmanın daha sağlıklı yollarını o kadar iyi öğreneceksindir.

Tabiki de bağlanma tarınızı değiştirebilirsin ve geçmiş sorunlarını iyileştirebilirsin.
Ancak bunun için çalışman, kendine güvenmen, başkalarına güvenmen ve terapi sürecine inanman gerekir.

Bu tür bağlılık duygusuyla büyümek ve yaşamak zor olsa da senin için güvenli bir bağlılık dünyasının var olacağını ve var olduğunu sakın unutma. Kendi içindeki çocuğun iyileşmesine ve anlamlı, kalıcı ilişkilere sahip sağlıklı bir bireye döndürebilirsin.

Sonuç olarak buradaki kişilerin yazdıkları doğru veya yanlış olabilir. Ama bunu doktorlara danışıp terapilere başlaman gerekecektir. Bende 2 ay gittim farklı bir sebep için ve neden bu kadar zaman bekledim?
Son olarak, sen güçlüsün ve bunu da halledersin.
ahguloglu olm bak uyarıyorum doktor değilsin birşey değildir ne demek borderline da kendini suçlamıyorsun? Borderline için neden intihara en meyilli piskolojik sorun deniyor yaw azcık beynini calıştırsan bağlantı kurabileceksin aslında. Kendisini suçladığı yetersiz gördüğü için intihara sürüklüyor kendisini.

Şu bakın şu konuda gerçekten ciddiyim uzman olmadığınız alanlar da kesin cevap verirseniz ve doktor kimlğini koy buraya dediğimde koyamazsanız ölürsünüz abi. Oturduğunuz yerden insanların kafasını bu kadar kolay karıştıramazsınız ya.
Paradox sende abi tıp konusunda insanların kafasını karıştıracak salak salak şeyler yazmayın boş yere parasını alacakmış ulan çıldırcam. ayferkaradag paradox adlı arkadaşa şunu sorar mısın.

Değerli Paradox bir psikiyatristi boş yere paranı alıp kafanıda soru işaretinde bırakacak şeklinde yargılayacak kadar hangi universiteden mezunsunuz. Lütfen bir bunu sorar mısın alacağın cevaba önce gülersin sonra tamam dersin.

Bakın bu tür psikiyatr konuları öyle saldayledeki kaba etinizden sallayabileceğiniz konular değildir. hadi memleket falan kurtarıyorsunuz gülüyoruz eğleniyoruz fakat burada iş ciddiye biniyor salak saçma yorum yapabileceğiniz kişi hastalık derecesine göre kendisine yad abaşkasına zarar verecek noktaya gelebilir. Çünkü boşluğuna gelir trabzonlu kaldırım mühendisi Paradox u dinleyeceği tutar.

Ciddi tıbbi konularda bilginiz yoksa fikriniz olmasın. Doktora gitme ne demek. Borderline da akendini suçlamazsın en demek.
ayferkaradag sana da tavsiyem bu tür şeyleri buralara yada buna benzer platformalra yazma bile emin sokakta görsen yüzüne bakmayacağın kalitedeki yada bilgideki insanlar seni yanlış yönlendirebilirler.

Sen sen ol tıbbi yardım al.
Vader borderline ile nevrotik durumun farkı zaten bu cümle, ben de siz yanlış yönlendirdiğini düşündüğüm için yazdım. dooktor arkadaşınız varsa sorabilirsiniz.
ahguloglu İÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Şahin derki;
--- Alıntı ---

Kişinin kendisini dışarıdan gelen yansımalara göre iyi veya kötü hissettiğini dile getiren Prof. Dr. Şahin kişinin hem iyi hem kötü ayrımlarını iyi yapabilmesi halinde nevrotik, yapamazsa borderline ruh halinde olacağını söyledi. Gerçeği değerlendirme yetkisinin borderline kişilik bozukluğunda yeterli olmadığını belirten Prof. Dr. Şahin içsel uyaranlar ile dışsal uyaranları ayırt edilebilmesi gerektiğini ancak borderline kişilik bozukluğu olan kişilerin zaman zaman dış gerçekliğe uygun davranışlar sergilemediğini dile getirdi.

Borderline kişilerin ilkel savunma sistemleri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Şahin önceden intihar girişiminde bulunan kişilerin intihar etme olasılıklarının daha fazla olduğunu belirtti. Evlilerin intihar riskinin daha fazla olduğunu dile getiren Prof. Dr. Şahin “Özellikle evli erkeklerin intihar etme ihtimalleri yüksektir. Evli kadınlarda da psikolojik rahatsızlık daha fazla görülür” diye konuştu.
Borderline kişilerde 3 düzey olduğunu belirten Prof. Dr. Şahin birinci düzeyde borderline kişilerin destekleyici bir nesne ile ilişki içerisinde olduklarını söyledi. Borderline kişi karşısındaki kişiyi elinde tutmak istediğini aktaran Prof. Dr. Şahin ikinci düzeyde ise borderline kişi için nesne kaybı tehdidinin söz konusu olduğunu belirtti. Prof. Dr. Şahin bu evredeki kişilerde öfke, panik ve kendine zarar verme gibi belirtiler görüldüğünü dile getirdi.

“Borderline kişilik bozukluğu bulunan kişiler aşırı manipülatiftir” diye konuşan Prof. Dr. Şahin sözlerine şöyle devam etti: “Manüpilasyonda kullanılan 2 silah vardır. Bunlar; karşısındaki insanı yetersiz hissettirmek ve suçlu hissettirmektir. Bu kişiler karşısındaki insanı yetersiz hissettirerek kontrol altına almaya çalışırç”

Genel çerçeveyi bozanların Borderline hastalar olduğunu belirten Prof. Dr. Şahin “3. düzeyde nesne yoktur. Nesneyle bağ kopmuştur. Bu durumda yapılması gereken hastayı hastaneye yatırmaktır” diyerek sözlerini sonlandırdı.


Bu açıklamaya göre necrotik durum borderline'a göre daha az zararlı kişinin iyi ve kötü ayrımlarını yapabildiği durum. Bu ayrımı yapamazsa daha da ilerilemiş oluyor ve borderline kabul ediliyor.
kaynak: https://ajansuniversite.istanbul.edu.tr/borde...tihar/

Şimdi değerli ahguloglu prof. dr a da danıştığımıza göre son sözün nedir?
Vader
tamam işte benim dediğime gelmiyor mu? hatta burada da borderline hastalarının eksikliklerini başkalarını manipüle ederek kapattığı yazılmış:

“Borderline kişilik bozukluğu bulunan kişiler aşırı manipülatiftir” diye konuşan Prof. Dr. Şahin sözlerine şöyle devam etti: “Manüpilasyonda kullanılan 2 silah vardır. Bunlar; karşısındaki insanı yetersiz hissettirmek ve suçlu hissettirmektir. Bu kişiler karşısındaki insanı yetersiz hissettirerek kontrol altına almaya çalışırç”

fakat buraya yazan arkadaş eksikliği kendinde arıyor.
ahguloglu olm manipilasyon nedir biliyor musun "bu hasta halimde benden ayrılıyorsun, beni bu halde terkediyorsun. intihar edeceğim sebebi sensin. sana olan aşkım sensiz yaşamama engel oluyor" manipiulasyon bu sen kafana göre uydurupta şekil çizmişsin kendinde.

Sen kendilerini asla suçlu bulmazlar karşıuya atarlar dedin. Tam tersi kendilerinde suç bulurlar her zaman ama acıtasyon ve manipülasyon ile ayrılmamalarını sağlarlar. Beni bu halde bırakamazsın diye.

Sana buraya 50 satır mektup atarım ne olur beni bırakmayın intiharın ucundayım yazan eski kız arkadaşım borderline dı benim sen kimle dans ediyorsun.

İşin kötüsü hala devam ediyorsun google bile girip tenezzul edip 2 dk araştırmamışsın bile. tAM olarak bahsettiğim buydu ve devam etmen ise üzgünüm burda bu şekilde yerin yok.
İmperial'den bir Trabzon'lu daha eksildi... Severdim kendisini. Neyse helva'da sevmem. Şöyle elden ele uzatın da yiyecek arkadaşlar şaapsın...
Rcetinn7 Sith Sorcerer paylaştı!
Vakti zamanında halı sahada Burna gelen bir darbe yuzünden iş taa mecburi rino+septoplasti ameliyatına kadar geldi. Haftaya gün verildi ama havaların sogukluğundan, elbet disarı çikıldığinda maske takmanin sikinti cikaracagindan şundan bundan gec iyilesir iyi olmaz diyenler oldu daha once burun ameliyati olanlar varsa onlar ne der bu duruma hangi tarihlerde oldular iyilesme süreci nasil gecti en cok ne etkiledi iyileşmeyi siskinlikler morluklar ne kadar sürede gecti vs kafam cok karışık ya ne yapacam bilmiyorum. Bunu daha önce tecrube edenlerin tecrübesine talibim
Ha bir de kapalı ameliyat olacağı söylendi benimki icin gittigim üniversite hastanesinde
Gizlenen 3 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
İlk 1 hafta çok eziyet. Sonrasında sıkıntı olmaz muhtemelen. Morluk şişlik kişiye bağlı.
aloklacmz eziyeti 1 hafta olsa yine iyi ya havalar da soguk bakalim ne kadar cabuk atlatirsak o kadar iyi
Septoplasti ameliyatı oldum, ilk bi hafta biraz sancılı oluyor bir de burundan nefes alamadığım için uyurken falan boğazım hep kurumuştu benim bundan dolayı boğazım düşmüştü onun dışında çok bi sıkıntı olmadı
Düşündüğün kadar korkutucu değil emin ol, 3 gün zorluk çekiyorsun sonrası çabuk geçiyor.
O 3 gün de entübe edildiğin için boğaz acısı olabilir eğer çok kendini kasarsan, nefes alamadığın için ağzın açık uyumak zorundasın sürekli su içmen gerekiyor ağzın kuruyor falan..
Tuzsuz şeyler tüketmelisin iyice ödem yapmaması için.
Buz koymak benim için işkenceydi gözlerim donuyodu resmen shdjdj ama için rahat olsun çok çabuk atlatıyorsun
Kötü, zor yazılan her şeyi unut.
Hiçbir zorluğu yok benim için tek zor olan hapşırmamaktı onun için de zaten hap veriyolar. Havalar soguk diye korkmuşsun aksine havalar sogukken tam bu mevsimler daha saglıklı burun ameliyatı bunu doktorlarda söyler zaten çünkü kanaman olmaz. Tampon hiç acıtmıyo hele kapalı rinoplasti olcaksan hiç acıtmıyo diye biliyorum. Birde ilk 3 gün soğuk komprese çok dikkat et ailen mi olcak yanında kim olcaksa söyle morluk 3 gün içinde çok önemli ilk 3 gün içinde dikkatli yaptığın sürece ve ilk 1 hafta da düzenli yaparsan morlugun falan kalmaz benım yoktu. Kısaca yani korkacağın hiçbir şey yok :)

Ben nerden biliyorum bende oldum kasımda olmuştum hatta 2 sene önce ama benimkini doktor yamuk yaptı :D Korkacağın tek şey doktorunun iyi olup olmayacağı olsun başka da bir şeyden korkma.
ayferkaradag Almithara çok cok tesekkur ederim bilgiler icin bu güzel detayları atlamayacam.
RedArmy Jedi paylaştı!
Okumaya üşenirseniz aşağıya kısa özet geçtim... Birkaç haftadır kendimi kötü hissediyorum. 4 yıldır takıntı ile karışık birisine aşıktım ve birlikteliğimiz oldu. bu 4 yılın her yılında birlikte olduk 4 kere ayrılmıştık. son olarak 2 hafta önce barıştık ve bu cuma ayrıldım. sebebine gelecek olursak: kız arkadaşım bildiğim, tanıdığım kadarıyla içine kapanık sorunlarını dile getiremeyen rahat bi tip. ben ise biraz fazla takıntılı ve kusursuz bi şekilde ilerlemesini isteyen bir tipim. 2 yıl önce başka birisiyle birlikte olmuş ve bu çocuk senenin başında onunla konuşmak istemiş ama kız arkadaşım bahane uydurup reddetmiş.

biz barışınca çocuk madem bana bahane buluyor onunla neden çıkıyor diyip 3. kişilere laf gönderiyor bu da benim kulağıma geliyor. laf da öyle çok önemli değil. sağa sola sevgili değiller vs diyor ama sevgiliydik. ilk konuşmamızın üstünden 2 3 gün geçince sarmaş dolaş takılıyorduk soran olursa sevgiliyiz diyordum. bu çocuk kız arkadaşımı aramış ve sevgili misiniz diye sorunca kız arkadaşım şey demiş, tam barışma işini konuşmadık. yani kem küm etmiş. 1 hafta sonra aynı çocuk yine aynı olayı çıkartıyor ve bu sefer ben çok sinirlendiğim için çocuğa sevgiliyiz diyor. en başından beri ilişkisinin arkasında duramıyor.

öğle aramız 5. teneffüs. 1 teneffüs önce şöyle bi konuşma geçti aramızda kızla, öğlen ne yapacaksın? gelirim yanına. dedikten sonra öğlen beklemeye başladım baktım gelen giden yok molanın bitmesine 5dk kalmış tuvalete gideyim dedim arkadaşlarıyla oturuyor. dedim niye gelmedin. arkadaşlarımla çıktım dedi. neyse dedim ses etmedim. aynısını ertesi gün de yaptı. en azından haber vererek gitsin isterdim yaptığı bencilce. cuma günü çektim köşeye konuştum.

öğlen gelicem diyip gelmiyorsun, okulda az görüşüyoruz, dışarıda da hiç görüşmüyoruz ilişkinin ne anlamı var dedim (dışarıda hiç buluşmadık. sürekli teklif etsem de gelmediği için bi süre sonra sıkmak istemeyip bıraktım bu sene hiç davet etmedim). o da dedi, görüşürüz bunda büyütecek ne var. dedim wp'den konuşuyoruz sadece söylediklerime cevap veriyorsun sadece ben konuşuyorum ve bundan sıkıldım. sevgini hissettiremiyorsun tek taraflı olmasından yoruldum dedim. o da şey diyor sorun sende bence. sorun olmayan şeyleri bile sorun ediyorsun kafanda kurup uyduruyorsun dedi. buna çok bozuldum ve şey dedim. adam akıllı karşına alıp konuşmadıkça devam edemem dedim bitirdim. çıkışta konuşmasını bekledim gelmeyince en azından mesaj atmasını bekledim yazmadı.

olan her şeye rağmen gururumu hiçe sayıp bugün ben konuştum ve şey dedi. sen zaten cuma günü söyleyeceğini söyledin bitirdin dedi. kızı o kadar takıntı yaptım ki resmen ben özür diledim. böyle olmasını istememiştim falan dedim ve üzüntümü belli ettim. kız da böyle şeyleri düşünmek istemiyorum diyip reddetti beni.

Kısa Özet: 4 yıldır tanıdığım ve bi süre ayrılıp barıştığım kızla tekrar barışıyorum ve önceden neden ayrıldıysam yine aynı şeylerden ayrılıyorum. Benimle buluşmuyor, okulda yanıma gelmiyor, sevgisini hissettirmiyor, ilişkide arkamda duramıyor, tek taraflı bi şekilde ilerliyor. böyle olduğu için ayrılıyorum ve ona rağmen tekrar gidip konuşuyorum barışmak için ama beni reddediyor.
Gizlenen 18 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Sevgisini hissettiremiyor değil sevmiyor , o yüzden kendin için iyi olanı yap, konuşma onunla . Umrunda da olmasın haketmiyor kendine haksızlık etme . Gerçekten değmez
2. paragraftan sonrasını okuyamadım özür dilerim utandım çünkü hiç bnir insan kendisini bu derece düşürmemeli bir başkası için yada sevdiği için yada anası yada babası için.

Sen kişiliğini kaybetmeye başlamışsın devam edersen senin için pek iç açıcı sonucları olmayacak. Şunu unutmayın dilersen aşkından öl sevginden bit. ama bir insanın en değerli varlığı gururudur. Eğer gururunu kaybedersen ki kaybetme noktasına geldiğini görüyorum bir hayvandan bir köpekten farkın kalmaz.

Umarım kurtulursun.
blöf ayrılma yapmışsın ama pişman olmuşsun, zaten kız seni sevse blöfte arardı sorardı.
Karşındaki insandan öte kendini sevmelisin. Kendini sevip ne istediğini bilsen senin için daha rahat olur. Çünkü kendini sevsen böyle gururunu kaybedecek noktaya gelmezsin. Şans vermişsin denemişsin ama yeter. Çok net
kardeşim her yerden iletişimini kes onu görme yok say takip etme bakma 2-3 ay sonra yazar (kesin yazar bu arada zamanına belli olmaz ama ha 2-3 ay ha 5-6 ) o zamanda sen gereken cevabı verirsin.
Mr_Alex ayferkaradag ScarFace ahguloglu hepinize teşekkür ederim. sonuna kadar haklısınız. ben en çok her şeyin farkında olmama rağmen bu kadar kendimi küçük düşürdüğüme inanamıyorum ve çok üzülüyorum. artık olan oldu kafasında hayatıma devam etmeye çalışıyorum. sadece kızın yüzünü ve yaşadığımız birkaç güzel anıyı hatırladıkça çok üzülüyorum.
Yazdıklarının hepsini okudum ve düşüncem şu yolda kız eski sevgilisi ile barışmak istiyor senide kırmamak için sana soğuk davranıyor sen ayrıl diye ve benden sana abi tavsiyesi o kızdan vaz geç hem kendine olan öz güvenini kaybetmeye başlamışsın hemde boşuna kendini harab ediyorsun bir laf varya bırak sevgilini gitsin dönerse senindir dönmez ise hiç senin olmamıştır diye amacım seni üzmek asla değil ama bu koşulda üzülmeye devam edeceğin hatta hayal kırıklığı yaşayacağında aşikar kızda bir bilmeze doğru gidiyor kararsız ve ikilemde kalmış belliki benim kız arkadaşım birilerine biz sevgili değiliz dese dönüp yüzüne bakmam birdaha ya benden utanıyor yada başkalarına açık kapı bırakıyor sevgilim yok taliplerim gelsin diye. Seni seven ve senin verdiğin değeri hak eden sanada en az senin verdiğin değer kadar değer veren birini bulursan mutlu olursun yoksa sonu hep hüsran bu sana abi tavsiyem asla seni kendine yakıştırmayan biri içinde üzülme.
Yazdığımı okudumda Haydar Dümen gibi yazmışım :)) ee tecrübe işte sizden yaşça büyüğümdür heralde ne de olsa :))
ToruKMactoR teşekkür ederim abi. sevgili değiliz demesinden kastım daha barışmayı konuşmadık demiş. ama bunu dediğinde sarmaş dolaş takılıyorduk :) söylediğine göre diğer çocuktan nefret ediyor ama ikili oynadığı aşikar. kendimi küçük düşürdüğüm için çok utanıyor ve üzülüyorum kızı görünce yine üzüleceğim nasıl iyi olabilirim..
RedArmy Ama şöyle düşün kız seni bırakır diğer çocukla takılır ve sen bunu görürsen daha çok canın yanacak. ozaman sana tavsiyem şu yolda kızın yanında dik durmaya çalış çok umursamıyormuş gibi davran en azından kıza bunu hissettir çünki kaçan kovalanır ozaman kızın sana olan tavırları değişecektir kızlar herzaman yanında güçlü duran erkeklerden hoşlanır ve sahiplenir genelde böyle yani umarım üzülmez mutlu olursun.
Ben okurken bile hem utandım hem sinirlendim, öncelikle senin kıza olan ilgin sevgi falan değil, takıntı. Sevgi denilen şey zamanla oluşur ve öyle ilk görüşte aşka falan inanmıyorum ben bir kişiyi görürsün tanırsın iyi,kötü ve değişik duygu durumlarında vereceği tepkilere göre nasıl bir insan olduğunu anlar ona göre duyguların şekillenir. Kız sevgisini hissettirmiyor diyorsun ya öncelikle kız zaten sevmiyor ve dediklerinden anladığım kadarıyla kız daha kendisini bile tanımıyor.

Ortaokul lise zamanlarında insanlar genellikle bir ilişki kurmadıklarında yada kuramadıklarında sevme ve sevilme arzusu içine girerler, bu isteklerinden dolayı beyin mantığı devreye sokamıyor, öncelikle insanın içindeki daha baskın arzuyu öne alıyor ve senin kişisel olarak çekici ve güzel bulduğun kişi hakkında olması gerekenden çok daha fazla nedensiz pozitif duygular beslemene neden oluyor. Ve genelimiz buna "aşk,sevgi" diyor ancak alakası bile yok bu merak ve takıntı sadece.

Bir insan ile duygusal ilişki içine girmek sorumluluk ister öncelikle insanın kendini tanıması,neyi sevdiğini,neyi sevmediğini bilmesi gerek sen sırf kız öyle seviyor diye kendini değiştirmeye çalışırsan karakteristik yapın çok oynak olur herkes senin üzerinden faydalanır bir zaman sonra sende kendini tanıyamazsın, bu durumdayken eğer bir kız ile ilişkiye başlarsan sonrasında kıza karşı olan heyecanını ve sevgi alışveriş ihtiyacını tamamladıktan sonra onun hareketleri ve senin değişen hareketlerin birbirinize uymayacak sonra geçinemeyip ayrılacaksınız genellikle lise yada üniversite zamanı ilişkiler sürekli böyle oluyor.

Bundan sonra eğer tavsiyemi istersen şunları söyleyebilirim bir ilişki esnasında sadakat ve saygı en önemli 2 faktördür birbirinize karşı sempatiniz var ise karşılıklı olarak bu zamanla birbirinizi tanıyarak sevgiye dönecektir ama bunlar olmadan imkanı yok yürümez, güzel iyi bir ilişki kurmak istiyorsan karşındaki kişinin güzel yada sexi görünmesine değil senin hoşuna gidebilecek duygu ve düşüncelerine odaklan, saygı ve sadakat gibi önemli olgulara sahip mi bunları incele bu şekilde sağlam ve sağlıklı bir ilişki kurabilirsin bu sadece aşk için değil normal arkadaşlıklar içinde önemli faktörler.

Bu yaşadığın konu ile ilgili yorum yapacak olursam kızın amacı bir erkek arkadaş bulmak değil anladığım kadarıyla kızın seninle çıkmayı kabül etmesiyle aranızdaki ilişki başlamış ama kız seninle seni sevdiği için değil sanırsam değişikliği sevdiği için böyle bir adım attı senden sıkılınca da senin ona olan davranışlarının negatif bir yönünü bulup bitirebilecek nedeni olmadığından sana olan davranışlarını senin ondan soğuman için elinden geldiğince negatife yönelerek ayrılmanı sağlamak olarak gördüm. Çünkü kızın sana yaptığı tam anlamıyla saygısızlık. Vader'a katılıyorum bir insanda gurur çok çok önemli bir şey, kız ile aranda sevgi bağı olmamasına rağmen senin kıza karşı hissettiğin nedensiz ihtiyaç düşüncesi senin gururunu da yok etmiş durumda, empati yaptığımda seni az çok anlayabiliyorum ve umarım bu olayı kendine tecrübe olarak alır ve gelecekte kız arkadaş seçimlerini gerçek ve olması gereken temellere göre atarsın.
Bu sevgi degil nurtopu gibi takıntı. Egosal kırılma ve ardından takıntı. Ayrıca bu ülkede sağlıklı ilişki zor, hatta imkansız. Duygusal (drama, manipülasyon) ve fiziksel şiddet aşırı normalleştirilmiş durumda. Yakında götümüze don alamıcaz, ne sevgisi ne aşkı yaaa. Sal gitsin. Pfft.
supermanprime kinkyori yazdıklarınız için çok teşekkür ederim daha iyi hissediyorum. belki kendimi kandırıyorum bilmiyorum ama hâlâ içten içe barışalım istiyorum. artık ne derece takıntı ya da sevgi bilemem ama onsuz kolay kolay yapamayacağımı düşünüyorum. ve hâlâ onu seviyorum.. :/
Önce kendine saygı duymalısın sonra da sana saygı duyanlarla birlikte olmalısın. Anladığım kadarıyla sevgi yerine takıntı yapmışsın, umarım takıntından en kısa zamanda kurtulursun.
Bence karşıdaki kişi seni azıcık umursuyor olsaydı, sırf sen mutlu ol diye -kendi mutlu olmasa dahi- hiç değilse öğlen yemeğini seninle yerdi. Bu sadece sevgililik anlamında değil, sırf sen mutlu ol diye bile arkadaşlığını devam ettirirdi ve sen kendni azıcık bile umursasaydın sana bir 'bu öğlen arkadaşlarımla çıkacağım' mesajını esirgeyen birinden uzak dururdun. Merhamet duygusu olmayan sevemez bence, karşıdaki kişinin sana ne merhameti ne sevgisi var gibi görünüyor. Ne kadar yapabilirsin, bilmiyorum ama kendine merhamet etmeyi öğrenmen gerektiğini düşünüyorum.
Onsuz yapamam diye düşünüyorum demişsin fakat onunla da yapamıyorsun, hatta o yanında bile değil ki. İlişkiler karşılıklı sevgi ile ilerler, burda sevgi veren hep sensin gibi. İnsanlar mutlu olmak için ilişki kurarlar, mutsuz olacağın ilişkiyi neden devam ettiresin ki? Neden bir ilişki istediğine karar verirsen beliki daha berrak görürsün olanları.
Hayat zaten yeterince zor bir iken neden seni merdivenlerden aşağı çeken birine elini uzatasın, bırak seni merdivenin yukarısına çekecek eller olsun.
Son olarak onunlayken olan mutsuzluk, onsuzken olan mutsuzluktan daha çok acıtır ve onsuzken mutsuz olmak bir süre sonra geçer diye düşünüyorum.
May the Force be with you!
hatamız sevmek oldu hep kral boşver gururunu harbiden de hiçe saymışsın ama geçmiş olsun..
Dostum hemen hemen ben de senin gibi, sevdiği insanları kaybetmek istemeyen, ilişkilerinde mükemmeliyeti arayan biriydim fakat zamanla o kadar çok yıprandım ki bu davranış biçiminin eksikliklerimden kaynaklandığını fark ettim. Niş konulara ilgi gösteren, genel alışkanlıklara ayak uyduramayan birisi olarak çok yalnız birisiydim ve bir şekilde hayatıma dahil olan insanları kaybetmemek için sürekli kendimden ödün veriyor, gururumu ayaklar altına alıyordum. Sevgi , arkadaşlık, dostluk, ailevi bütünlük gibi kavramların beni bütünleştireceğine inancımdan yaşandı bunlar. Kendinle barışıp, ne kadar üzülsen, özlesen de sana verdiğinin değerin karşılığını vermeyen, kazık atan insanlara ikinci bir şans tanımazsan daha mutlu olacaksın eminim.

Anlattığın olayı kendi yaşanmışlıklarıma benzettim, umarım üstten bakan biri olarak değerlendirmezsin.
RedArmy Senin ona karşı hislerinin durumunu yaşanmışlıklarını bilmediğimden tam yorumlayamam ama kesinlikle senin hissettiğin sevgi değil bu takıntı. Bende lise son üniversite başı zamanlarımda seninle aynı hissettiğim zamanlar olmuştu o yüzden seni anlayabiliyorum. Senin ona karşı sevgi beslemen için tek bir neden bile yok nedenini bilmediğim bir şekilde o kıza karşı takıntın var ve bunu sevgi sanıyorsun, gerçeği söylemek gerekirse bu kız seni hayatının her yerinde üzer bırak sevgiliyi arkadaş olarak bile gitmez. Sana tavsiyem kızdan olabildiğince uzak durman çünkü kız seni anlattığın kadarıyla gram sevmiyor ve değer vermiyor senin de vermemen gerek sana zararlı bir insan ve kendini kendi iyiliğin için uzaklaştırman gerek gururunu bu kadar ayaklar altına alma ha ayrıldığın zaman yada kendini bilerek uzaklaştırırsan eğer dengen şaşacak ama bir süre sonra iyi hissedeceksin.
1026739 bir daha bu tarz bir şey yazmamak için bu mesaj linkini atim dedim
Vaderın dediği gibi ikinci paragraftan sonrasını bende okumadım ve aşırı katılıyorum. Asla bir insan için kendinden ödün verme zamanında bende aşk için çok fedakarlık yaptım, ödün verdim ama değmiyor. Seven seni olduğu gibi severrr, kabul edeer, bunları sana yaşatmaz bilee... İyi düşün. Hakkında hayırlısı olur, umarım mantıklı davranırsın bundan sonrası için.
toxic ilişki bilmem kaç
Vader Darth Lord paylaştı!
Bu olay görmüşsünüzdür Alaçatında bir barda işlenen cinayet. Cinayeti işleyen merhumun eğlenmeye gittiği barın yanındaki barda vale olarak çalışıyor. Maktul bardan eşi ve arkadaşlarıyla çıktıktan sonra yan taraftaki barın öründe kadınla valelerin tartıştığını görüyor. Valeler kadını darp ettiğini anlayıp o tarafa gidiyor ve beyaz tshirtlü bir çalışanla kavga ediyor. Adam sandalyeyle falan vuruyor. O katil mi değil mi emin değilim çünkü tüm çalışanlar beyaz tshirtli.

daha sonra tam 27. saniyede elinde bıçakla içeriden koşara çıkıyor 36. saniyede yukarıdan aşağıya doğru kalbine geçiriyor. Hiç bir şekilde duraksamadan. Bıçağı almasının sebebi öldürmek yani hani olaylar sonradan gelişipte yanlışla öldürmüyor. Yapması gerekeni çok iyi biliyor ve direk öldürüyor.

şimdi belki izlersinizde ders alırsınız diye koydum bunu buraya. Böyle olaylara dilerseniz 3 metre olun yapılı olun polisi aramak yerine mal gibi girerseniz sonucu büyük olasılıkla bu olacaktır.

Şu ayrıntıya dikkat eğer kamera görüntüsü olmasa katilin kim oldugu belli olmazdı. Hepsi farklı birşey anlatırdı calışanlar bilmiyorum kim vurdu ben korktum kactım öyle oldu derken 3-5 kişiyi alırlardı 1 sene tutarlardı daha sonra salarlardı.

Bakın bu kaktilin 22 tane sucu varmış uyuşturucudan bilmemneye falan ama şundan eminim.

Bu herifin ilk cinayeti değil. Çünkü ilk defa birisini bu kadar saçma bir olaydan kolayca öldüremezsiniz. Vicdan vardır korkarsın başına gelecekler için. en fazla korkutma amacıyla bacağına vurursun atar damara denk gelir öldürme isteği olmadan adamı öldürmüş olursun ama bu videodaki olay öyle değil.

daha önceden muhakkak bir kaç kişiyi aynı şekilde öldürmüş ve dediğim gibi faili mechule düşmüş ve kurtulmuş o 22 suçtan muhakkak vardır içerisinde ölüpte faili mechul kalan. Bu oçdur katili işte.

O kadar profesyonel yapiyorki işini bıcağı alıyor kalbinin tam ortasına yan şekilde yuıkarıdan aşağı direk saplıyor öldürmek için.

Ama bu sefer video kaydı olduğu için katil olduğu anlaşılıyor. Bu sefer yırtamadı.

İşte karşınıza yolda çıkabilecek herhangi bir kişi bu cocuk gibi olabilir. Emin olun çok örneği var istanbulda barda bodyguardlar tarafından öldürülüp 4-5 kişinin gözaltına alınıp tutuklu 1 sene yargılandıktan sonra salındığı.

Dilerseniz üstün dövüş sanatları yeteneğiniz olsun, yada bordo bereli olun 3 saniye sürer ölmeniz videoda olduğu gibi.
Gizlenen 12 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Kanım dondu ya, gördüğüm kadarıyla kavga ayrıldı bu kansız it ondan sonra yetişti taktı bıçağı.
Abi bu orospu çocuklarıyla nasıl yaşayacağız herhangi bir nedenden öldürebilir beni. Ben yolda kulaklıkla müzik dinlerken keko tipin teki bir şey sorunca cevap vermek zorunda kalıyorum. Belli olmaz bu piçlere cevap vermedik diye olduğum yere leşimi serer falan
ismailemin durduk yere bu tiplerle karşılaşmazsın. Bunların genel özelliğii gündüzleri vampir gibi uyurlar geceleri hem uyuşturucu kolay satabilmek, hemde kullandığı uyuşturucunun parasını çıkarmak için böyle eğlence mekanlarında vale, kapıda güvenlik türünde çalışırlar.

mekanlarında işine gelir çünkü bunlara sigorta yapmaz maaş vermez. bahşişlerden kendi paralarını çıkarırlar ama haraç keser gibi bahşiş alır vermezsen mesela kavga çıkarır. aynı zamanda uyuşturucu satar müşteriye.

ve bunlar genelde bir olay cıktığında toplu şekilde saldırırlar çünkü toplu saldırdığında linçsel bir durum oluşuyor eğer kişi ölürse mesela kimin yumruğunun öldürücü darbe yarattığını falan tespit etmek çok zor. (eğer kamera görüntüsü yoksa)

Ve bıçak kullanırlar. Bıçak kullanmalarındaki sebep silah gibi bir barut izi yoktur aynı zamanda fingerprint özelliğide yoktur takip edilemez.

Videodaki adamın profesyonelliği gibi bıçağı bırakmıyor bıçağıda alıp kaçıyorki bıçağı emniyet bulamasın bulamazlarda. Çünkü o karambolde bıçağın kim tarafından vurulduğu belli olmaz ölen kişinin yakınları görse bile bu kişi bıçakladı dese bile çoğunluk her zaman calışanlar olacağı için hepsi ağız birliği ile benzetgmiştir hepimizde aynı kıyafet var belki kan davalısı çalışan kılığına girdi geldi vurdu bıçağı bizim üstümüze kalması içinde özellikle beyaz tshirt giydi. bu tshirtleri yaptırmak çok kolay herhangi bir tuhafiyeci de yaptırılabilir şeklinde ifade veriyorlar.

aynı zamanda olayın gerçekleştiği güne ait güvenlik kameraları muhakkak bir sebepten ötürü calışmıyor. bu vakadada aynı o gün sabahdan bozulmuş sözde kameralar o yüzden kayıt yokmuş hafta sonu diye yaptırmaya teknik ekip çağıramamışlar pazartesiye bırakmışlar.

hep aynı ya fix. allahtan o travesti seslli kimse vur kır parçala diye diye videoya çeken öküz hayatında ilk defa doğru birşey yapmış.
Ölen adam Alper Kalyon. Yanındaki sarışın olan eşi 5 yaşında da kızı varmış... :(
Vader daha 16 yaşındayken 40 yaşında hayatımda hiç görmediğim bi adam bana "karıma sövdün" diye saldırmaya çalıştı. allahtan adliyenin önündeydik de bir şey yapamadı. ara sokakta olsam takacaktı belki de bıçağı. belanın nereden geleceğini kimse bilemez. bu tiplerin kaybedecek bir şeyi yok. içeride yemek veriyolar en azından diyip kasten insan öldürebilir. yani durduk yere de karşılaşılabiliyor. hele şu son mülteci olaylarından sonra adı sanı bilinmeyen kişiler içeri alındı. neler olacak kim bilir.

Adamın 20 tane suçu var dışarı salınıyor. Hakime soruyorsun kural bu diyor. Kuralı değiştirin o zaman amk demek ki hukukta hata var. Kim yapıyor bakanlık mı hsyk mı meclis mi. Bu adamın suçu neydi de bıçağı yedi kalbine. Salınacak mı yine birkaç yıl sonra.
Bir dipnot daha düşelim; Silahın, bıçağın savunması kaçmaktır siktir edin delikanlılık yere batsın.
Orta edit: Bu videodaki abimizi kesinlikle kastetmiyorum
Mekanı cennet olsun maalesef bir kavgayı şiddeti ayırmaya çalışıp da bilmem kaçıncı ölen abimiz, mekanı cennet olsun
Vader Ya çok üzülüyorum böyle şeylere çok. Sokakta görsen bile ikilemde kalıyorsun artık her taraf çok affedersiniz piç dolu, geçip gitsen ayrı vicdan azabı bir şey yapmaya çalışsan bir anda ölebiliyorsun.

4-5 ay önce arkadaşı uyku tutmuyor saat 00.00-00.45 gibi kapının önüne sigara içmeye çıkıyor gözlükleri almıyor. Neyse karşıdan 3 kişi geliyor bu da hep o yolda yürüyen üç arkadaşı sanıp böyle bir bakıyor onlar mı diye hani gözlük yok ya kestiremiyor ama daha uzaktalar işte elemanlar, dönüyor telefonla konuşmaya devam ediyor. Gelen zibidiler çocuğun önüne taş mı atıyorlar ne bu da dönüp bakınca vay efendim ne bakıyorsun muhabbeti, bizim oğlan da mülayim birisi yani ses çıkınca dönüp baktım vesaire diyor.

Ardından bunlardan birisi nasıl vurduysa çocuğun sağ kulağının altına ensesine yumruk atıyor bizimki dengesini kaybediyor düşüyor, kafayı kaldırımın kenarına vuruyor. Bu sırada telefonda olan kuzeni allahtan mevzuyu çakıyor da amcasını arıyor amca koş "filanı" öldürecekler diye. Çocuğun babası kolluk kuvvetlerinden, aşağı iniyor bu sefer bu üç piç çocuğu kucaklamış babasına götürüyor "abi düşmüştü bulduk getirdik" diye çocuk da o anda babası bir hışımla çocukları öldürmesin diye tabanca yanındaysa yarı bilinçli bir şekilde babasına düştüm diyor.

Bu çocuğun kafatası kırılıyor, 2 ay komada kalıyor. Bu koma durumu sırasında babası diyor işte ben bilseydim getirenler dövenlerdi orada öldürür kenara koyar öyle hastaneye giderdim diye. İyileşiyor çocuk da bir tarafında yüz felci var biraz şimdilik çok sıkıntısı yok.

Şimdi gelelim dövenlere, Almanya'da cinayet işleyip burada Kick-Box salonu açan bi herifin salonunda idman yapan veletler. Bu olay vuku bulduktan 3 hafta sonra parkta oturan bir arkadaşım bak çocuk hiçbir şey yapmıyor ha iki kişi oturuyorlar aynı kursa giden başka üç kursiyer geliyor biri çocuğun arkasından kafa kola almak suretiyle ötekine yumruklatıyor çocuğun burnu kırılıyor.

3 gün önce de biz bir mekanda otururken arkamızda durduk yere bıçaklı kavga çıktı. Eleman geldi sen hayırdır dedi omzuna elini vurdu kalkınca da bıçak çekti yumruk attı. Yapanlar kim dersiniz, aynı kurs merkezinden başka 2 kursiyer.

Yani artık hiçbir şey yapmasınız; hiçbir işe bulaşmasanız bile yolda yürürken, otururken bir anda bıçak yiyebiliyorsunuz. Çok garip bir memleket oldu Türkiye.
Videoyu dün izlemiştim, olaya diyecek söz bulamıyorum.

Bu mekanların hepsi bu tür adamlar tarafından yönetiliyor. At hırsızı olarak tabir edilen tiplerin hepsi bu mekanlarda "hizmet" ediyor işte.

Twittirda yazılana göre Alpay Kalyon ve bir arkadaşı eşleriyle birlikte mekandan çıkarken, arkadaşının eşine kaba davranan bir çalışana Alpay Kalyon tepki gösteriyor sonra olaylar kavgaya dönüşüyor. Arkadaşı kavgaya müdahale bile etmiyor ve videoda da görüldüğü gibi mekana doğru koşup mutfaktan 2 elinde bıçakla dönen bir şerefsiz o.ç yüzünden tek darbe ile yere yığılıyor.

Video kaydı alan karaktersizlerin de bu hayatta tek yaptıkları faydalı şey sanırım bu cinayeti çözmek için gerekli olan kanıtı almış olmalarıdır.

Aileniz için sevdiğiniz kim varsa onlar için, onları yarı yolda bırakmamak için bu tür kavga / tartışma ortamlarından uzak durmalısınız. Onca yıl emek verirsin hayatını kurar sevdiklerinle yaşamak istersin ama hiç beklemedik bir anda bir o.ç gelip sizi bu hayattan koparabilir, yazık çok yazık adamın çektiği storyler duruyordu ne güzel eğlenmişler ama sonrası bu işte.
Ağız dolusu küfürler ve beddualar edesim var da neye fayda... Allah'tan bulun beter olasıca sürünesice alçak şerefsizler. Kolay kolay ölmeyin acı içinde can çekişin, gebermek için dua edecek hale düşün, bağıra bağıra geberin... Ne bu dünyada ne de başka bir yerde iki yakanız bir araya gelmesin.
Kanım öyle bir dondu ki izlerken..
Doğmak kolay değil ama ölümün bu kadar basit olması bile insanın yaşamı boyunca tüylerini ürperten bir şey.
Çok üzüldüm, mekanı cennet olsun.
ya kural çok basit yanındaki karına da laf etmiş olsalar onların mekanında onlara hiç birşey yapamazsın;

1. senden sayıca çoklar
2. olayı mekan bastıya çevirip anında lehlerine çevirebilirler
3. hem dayak yersin hem de karını koruyacam derken onu savunmasız bırakmış olursun
4. ölürsün

Bu arkadaşın yapması gereken her ne olduysa arkadaşının karısını herşeyi geçtim kendi karısına dahi laf atılmış olsa anında aracına binip ses çıkarmadan siktir olup gitmesi gerekiyordu. Eşlerini güvenli bir şekilde eve bıraktıktan sonra kendine yediremedi mi kardeşim hah o an hanımları bırak yanına güvendiğin insanları al ama böyle bir boka kalkışırken başına gelebilecekleride hesap et ona göre artık silah mı alırsın tanklamı gidersin ne yapacaksan yap en azından bizde çekirdek çitlerken tv de izlediğimizde "ulan yazık ya" demek yerine bak ibneler nasıl birbirini yiyor der geçeriz.

Dünden bu yana cidden cok üzüldüm yani. O şimdi o karını cocuğunu kim koruyacak? Erkekliğe bok sürdürmemek için yapılan yanlış hareketlerin sonucu işte. Orada eleman bunu yere yatırıyor ve arkasından gidiyor lan gitme amk gitme ya.

Gururun mu incindi. Bak cocuğunun şimdi neleri incinecek babasız büyürken.

Bu adama da kızıyorum artık, o kadar duygusal bakıyorumki olaya. yazık amk cocuğunu karısını düşünen baba bu değil böyle cengaverlik yapınca koruyucu iyi baba olunmuyor.
Vader güzelim sahil şeritlerini bu barzolara kaptırmamız çok acı. işletmecisi sığır, çalışanlar ayrı sıyır, kafalarına göre at koşturuyorlar
Çeşme-Alaçatı'daki gece kulüplerinin neredeyse hepsi bu olayın başınıza gelebileceği mekanlar. Çalışanları zaten barzo ama gidenlerin de çoğu bıçaklayan eleman gibi tipler. İki eğleneyim diye gidersiniz yanınızda kız varsa ona asılırlar, niye yan baktın derler veya sırf alkollü olduğunuz için boş bir sebepten mevzu çıkar sonra böyle kapıda takarlar bıçağı. İki üç babadan zengin 5 iq kadın da böyle videoya alır dalga geçer sizinle. Çeşme kadar boktan çok az yer var, hem enayi hem bela yuvası.
kendimi gördüm ya şu videoda resmen herhangi bir boş bir şeyden kavga sırasında ayırırken ya da kavgayı kendim ederken yediğim bıçak darbesi gibi geldi cidden nasıl tutacağım kendimi bilmiyorum arabada silah taşıyıp mevzu olacağını anladığımda milletin bacaklarına mı sıksam person of interestteki gibi napsam
tarlovsky Sithari paylaştı!
nasıl film izliyorsunuz? tek oturuşta bitirip kalkıyor musunuz yoksa ara verip devam mı ediyorsunuz? ben tek seferde seyredip bitirmeyi seviyorum ama çoğu zaman mümkün olmuyor, bölünüyor, ara vermek zorunda kalıyorum. sizde durum nasıl?
Gizlenen 10 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
tek oturuşta bitiriyorum genel olarak
Normalde tek oturuşta izlemeyi seviyorum ama iş hayatından dolayı böyle bir şey mümkün değil malesef, olan şey iş yerinde açıyorum sürekli bölünerek de olsa öyle izleyebiliyorum. Eğer indirebileceğim bir platform varsa da günde 3 saat yol gidiyorum zaten iş için :D öyle yarıya bölüp izliyorum
ayferkaradag yolda izlemek zor olmuyor mu ya keyif alabiliyor musun ki
filme bağlı değişiklik gösteriyor ilk yarım saat sonrası sıkarsa kapatıyorum sararsa tek oturuşta devam ediyorum
Siteye anket özelliği eklenmeli artık, halk bunu istiyor.
tarlovsky allahtan dünyadan soyutlanabilme özelliğim var ondan sorun olmuyor
Bir tek The Irishman'i izlerken öğle uykusuna yatmıştım. Akşam kaldığım yerden devam ettim.
bi oturuşta tek atıyorum Bismillah.
ben ölmüşüm ya 20 dakikalık anime çok geliyor bazen
JustaFewSeconds çok övüldü diye sonuna kadar sabrettim o filmin. Bence belgesel olmuş.
Eskiden çatır çutur izlerdim de artık 2 ye bölüp 1.25x hizda zar zor bitiriyorum
NoctisX34 ben de aynı durumdayım, eskisi gibi değilim çözmem lazım bu olayı bir şekilde
Genelde filmin yarisinda mola veririm.
Yukarı