Dün gece çocukluk arkadaşımla beraber alkol aldık. Yılbaşında birbirimize verdiğimiz bir söz vardı onu tutalım dedik.
Gittik sahile, turuncu dubaların üzerine kıyafetlerimizi koyduk, başladık denizi yoklamaya.
İstanbul'un çoğu yerinde olduğu gibi beton bir sahil hayal edin. Son yıllarda baya bir tadilat gördüğü için sahilin huyu suyu değişmiş.
Denizin yetişmediği yerdeki betonun tam önünde bir tane geniş ve düz taş daha koymuşlar ki dün lodos vardı yani sahilin yarısı ıslaktı ve tabi ki kaygan olacağını biliyorduk. Ama bu orospu çocuklarının bu iki taş arasına boşluk bırakacağını tahmin edemedik.
Ben götüm götüm inerken mal arkadaşım mal olduğu için laps diye atladı, ben de o atlayınca aynı anda saldım kendimi. Hiç şakasız ölümden döndük. Hipotermi falan kafada kurarken bilinmezliğe kafa salladık haberimiz yok.
İkimiz de aynı yerden aynı yarayı aldık. Karnımızın sol tarafı motor kazasında taşa sürtmüş gibi faça izine benzer yaralar aldı. Sonra eve geldik ve yemek yedik.