İstatistikler
Playlistleri
En çok dinlediği şarkılar
Son dinlediği şarkılar
Cevapladığı yorumlar
Vader lordum içler acısı ama lakin bu adetler hala devam etmekte, ve çokçalar. abimde bu durumdan muzdarip oldu aynı şekilde tüm evi dizdi, gelinin erkek kardeşine*** kadar hediye alındı. ama o zaten mantık evliliği yaptığı için yapılan masrafların kat ve kat fazlasıyla karşıladı. ama ben hayatımın her kısmında mantık kullandığım için eve geldiğimde tek isteğim huzurlu ve mutlu olmaktı. bu yüzden mantık evliliği yapmayı red ettim, şuanlık da ediyorum. bi tık da duygusal olmayı istiyordum.
Başlık dışı: lordum arka planınızdaki kesit hangi filminden veya diziden?
Başlık dışı: lordum arka planınızdaki kesit hangi filminden veya diziden?
Gizlenen 1 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Paradox üstteki görsel episode 1 deki droideka ortadaki ise book of boba fett deki scorpenek droid padme nin büyümüşsün sözünü alıntılayıp buraya eklemişler.
gramira Jedi Guardian paylaştı!
Ben iki dizi ile baslamak istiyorum,
Mr. Robot
"Dünya tehlikeli bir yer Elliot, sadece kötü olanlar yüzünden değil. Yanlışları görüp de bir şey yapmayanlar yüzünden."
Suits
Life is this, I like this.
Gizlenen 13 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
- "Ne olmuş yani büyük adam olamadıksa? Hayallerimizi satmadık ya!" | Erdal Tosun, Rina
- Frontier Justice repliği | Tim Roth, Hateful Eight
- Frontier Justice repliği | Tim Roth, Hateful Eight
"Bazen biri için kafamızda kurduğumuz resme o kadar sıkı tutunuyoruz ki arkasındaki gerçek kişiyi görmeyi unutuyoruz" Who am I
It's hard not to hate. People. Things. Institutions. When they break your spirit and take pleasure in watching you bleed. Hate... is the only feeling that makes sense. But, I know what hate does to a man. It tears him apart. Turns him into something he's not. Something he'd promised himself he'd never become.
Nefret etmemek o kadar zor ki...
İnsanlardan, eşyalardan, geleneklerden. Senin azmini kırıp kanamanı izlerken, zevkten dört köşe olduklarında, mantıklı gelen tek his nefret oluyor. Ama ben nefretin insanı ne hale getirdiğini biliyorum. Nefret insanı paramparça eder. Olmadığı birisine dönüştürür. Hiçbir zaman dönüşmeyeceğine söz verdiği birisine.
Nefret etmemek o kadar zor ki...
İnsanlardan, eşyalardan, geleneklerden. Senin azmini kırıp kanamanı izlerken, zevkten dört köşe olduklarında, mantıklı gelen tek his nefret oluyor. Ama ben nefretin insanı ne hale getirdiğini biliyorum. Nefret insanı paramparça eder. Olmadığı birisine dönüştürür. Hiçbir zaman dönüşmeyeceğine söz verdiği birisine.
"Arise, arise, Riders of Théoden! spear shall be shaken, shield shall be splintered, a sword-day, a red day, ere the sun rises! Ride now, ride now, ride! Ride for ruin and the world's ending!"
Bu sahneyi ve repliği sevmemin sebebi vurucu bir konuşma olmasının yanı sıra şöyle de bir teoriye sahip olması;
Kral Theoden'in konuşmasının sonunda "Ölüm!" diye bağırmasının sebebi orklara ölüm getirdikleri için değil. Sauron hükmü boyunca Rohan'ı ölümle, savaşla ve kanla korkutarak, Kral Theoden'i Grima Wormtongue tarafından zehirleyerek güçlenmiştir. Rohirrim atlıları ve kral burada öleceklerini biliyor ve kabulleniyorlar.
Bu sebepten ötürü Theoden'in bu yaptığı şey bir savaş konuşması değil, ölümü kabullenme konuşmasıdır.
Öte yandan stratejik olarak atlı birliklerle uzun mızraklı ve ağır zırhlı birliklere saldırmak bir ölümdür. Tam hücum koşusu yapılırken binicilere yapılan kamera pan hareketinde binicilerin bu saldırının bir ölüm saldırısı olduğunu kabullendiği görülüyor.
Tabii savaş kıl payı da olsa kazanılıyor ama bu hücum sahnesi böyle izlendiğinde verdiği zevk bambaşka oluyor.
J.R.R. Tolkien ve Peter Jackson, büyük adamlarsınız vesselam.
Bu sahneyi ve repliği sevmemin sebebi vurucu bir konuşma olmasının yanı sıra şöyle de bir teoriye sahip olması;
Kral Theoden'in konuşmasının sonunda "Ölüm!" diye bağırmasının sebebi orklara ölüm getirdikleri için değil. Sauron hükmü boyunca Rohan'ı ölümle, savaşla ve kanla korkutarak, Kral Theoden'i Grima Wormtongue tarafından zehirleyerek güçlenmiştir. Rohirrim atlıları ve kral burada öleceklerini biliyor ve kabulleniyorlar.
Bu sebepten ötürü Theoden'in bu yaptığı şey bir savaş konuşması değil, ölümü kabullenme konuşmasıdır.
Öte yandan stratejik olarak atlı birliklerle uzun mızraklı ve ağır zırhlı birliklere saldırmak bir ölümdür. Tam hücum koşusu yapılırken binicilere yapılan kamera pan hareketinde binicilerin bu saldırının bir ölüm saldırısı olduğunu kabullendiği görülüyor.
Tabii savaş kıl payı da olsa kazanılıyor ama bu hücum sahnesi böyle izlendiğinde verdiği zevk bambaşka oluyor.
J.R.R. Tolkien ve Peter Jackson, büyük adamlarsınız vesselam.
alduin orada dediği biz ölümüz ölüleri tekrar öldüremezsiniz, biz korkmayacağız savurun oklarınızı, biz ölümüz ve siz ölümden kurtulamaycaksınız.
Orada tam olarak ölüm diye bağırarak anlatmak istedikleri şey budur. Kılıç günü! Kan günü! Güneşin doğuşundan dünyanın yok oluşuna kadar sürün! sürün! sürün!
Orada tam olarak ölüm diye bağırarak anlatmak istedikleri şey budur. Kılıç günü! Kan günü! Güneşin doğuşundan dünyanın yok oluşuna kadar sürün! sürün! sürün!
Boruşehir’in bugüne kadar hiç düşmediğini söylerler,” dedi Theoden Kral.
“Ama artık gönlümde bir kuşku var.Dünya değişiyor ve bi zamanlar güçlü görünenlerin artık güvenilmez olduğu ortaya çıkıyor.Hangi kule bu denli kalabalığa ve bu kadar gözü dönmüş nefrete ayak direyebilir? İsengard’ın gücününün bu kadar büyüklüğünü bilseydim, Gandalf’ın bütün hünerine rağmen, onlarla karşılaşmak için bu kadar gözü pek ileri atılmazdım belki.Verdiği öğüt, sabah güneşi altında görüldüğü kadar hoş görünmüyor şimdi.” Dedi Theoden Kral.
“Benimle birlikte at sürün!” dedi Theoden Kral.
“Atımı seninle sürerim!” dedi Aragorn
Hep beraber Kral ile birlikte aşağı doğru at sürmeye başladılar.Orkların oklarına aldırmıyorlardı.Theoden Kral dillere destan bi son için atını ileri doğru sürüyordu.Önlerine çıkan herkesi biçtiler.Aragorn kılıcı Anduril ile birlikte tam bir Kral gibi görünüyordu.Aragorn’u gören orklar kuşkuyla bakıyordu.Sağ kalan ahali ve süvariler bağırdılar.
“Miğfer! Miğfer!” diye bağırdı süvariler. “Miğfer uyandı ve savaşmak için geri geliyor. Theoden Kral için Miğfer geliyor!”
Bağırışlar arasında Kral bembeyaz kar gibi atını sürmeye devam etti. Sağ yanında Aragorn vardı. Onun yanında ise Genç Eorl hanedanının beyleri geliyordu. Ne ork ne vahşi adamlar karşı durabildi onlara, aşağı kata kadar indiler. En sonunda ise boru şehirin kapısından dışarı çıktılar. Gün doğdu güneş hiç olmadığı kadar parlaktı, sanki bazı şeylerin habercisiydi uzaklardan gelen bir umutun habercisiydi. Saruman’ın mağrur orduları güneşin bu kadar parlak olcağını tahmin edemediler herhalde. Umut karşıdaydı. Beyazlara bürünmüş atı ile Gandalf, Aragorna şöyle demişti.
“5.günün şafağında beni bekleyin, şafakta ise doğuya bakın!”
Her izlediğimde, her okuduğumda sırtırdımda, göğsümde ve kollarımda kabaran tüyleri, ruhuma işleyen hisleri anlatmak imkansız. *J.R.R Tolkien*, ve müzikleri insanın ruhuna işleyen , sizlere karşı tarifi bulunmayan bir saygı ile eğiliyorum.
“Ama artık gönlümde bir kuşku var.Dünya değişiyor ve bi zamanlar güçlü görünenlerin artık güvenilmez olduğu ortaya çıkıyor.Hangi kule bu denli kalabalığa ve bu kadar gözü dönmüş nefrete ayak direyebilir? İsengard’ın gücününün bu kadar büyüklüğünü bilseydim, Gandalf’ın bütün hünerine rağmen, onlarla karşılaşmak için bu kadar gözü pek ileri atılmazdım belki.Verdiği öğüt, sabah güneşi altında görüldüğü kadar hoş görünmüyor şimdi.” Dedi Theoden Kral.
“Benimle birlikte at sürün!” dedi Theoden Kral.
“Atımı seninle sürerim!” dedi Aragorn
Hep beraber Kral ile birlikte aşağı doğru at sürmeye başladılar.Orkların oklarına aldırmıyorlardı.Theoden Kral dillere destan bi son için atını ileri doğru sürüyordu.Önlerine çıkan herkesi biçtiler.Aragorn kılıcı Anduril ile birlikte tam bir Kral gibi görünüyordu.Aragorn’u gören orklar kuşkuyla bakıyordu.Sağ kalan ahali ve süvariler bağırdılar.
“Miğfer! Miğfer!” diye bağırdı süvariler. “Miğfer uyandı ve savaşmak için geri geliyor. Theoden Kral için Miğfer geliyor!”
Bağırışlar arasında Kral bembeyaz kar gibi atını sürmeye devam etti. Sağ yanında Aragorn vardı. Onun yanında ise Genç Eorl hanedanının beyleri geliyordu. Ne ork ne vahşi adamlar karşı durabildi onlara, aşağı kata kadar indiler. En sonunda ise boru şehirin kapısından dışarı çıktılar. Gün doğdu güneş hiç olmadığı kadar parlaktı, sanki bazı şeylerin habercisiydi uzaklardan gelen bir umutun habercisiydi. Saruman’ın mağrur orduları güneşin bu kadar parlak olcağını tahmin edemediler herhalde. Umut karşıdaydı. Beyazlara bürünmüş atı ile Gandalf, Aragorna şöyle demişti.
“5.günün şafağında beni bekleyin, şafakta ise doğuya bakın!”
Her izlediğimde, her okuduğumda sırtırdımda, göğsümde ve kollarımda kabaran tüyleri, ruhuma işleyen hisleri anlatmak imkansız. *J.R.R Tolkien*, ve müzikleri insanın ruhuna işleyen , sizlere karşı tarifi bulunmayan bir saygı ile eğiliyorum.
+Sana ağa dedik, büyük bildik bi bildiği vardır dedik emir almadan iş yapmaz dedik, bizi aleme madara etmez dedik, sen bizi kepaze ettin.
- mitoya gittiğini anlamadım mı sipop! Yazık ulan sana verdiğim emeğe, seni en az bu kadar mermiden kurtardım ben
bide palanın hüsrev ağaya kestiği racon var güneş tepeden vurdu mevzusu
- mitoya gittiğini anlamadım mı sipop! Yazık ulan sana verdiğim emeğe, seni en az bu kadar mermiden kurtardım ben
bide palanın hüsrev ağaya kestiği racon var güneş tepeden vurdu mevzusu
gramira Jedi Guardian paylaştı!
bir seri baslatalim herkes bir dizi/film'de calan en sevdigi muzigi paylassin
ben basliyorum
Mr. Robot Daydreamin'
ben basliyorum
Mr. Robot Daydreamin'
Gizlenen 40 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Zimmay Jedi paylaştı!
Köstebek gidiyor tütüncülere
Köstebek: Ey tütüncüler!
Tütüncüler: Hayırdır köstebek?
Köstebek: Tütünde misiniz?
Tütüncü: Görmez misin köstebek? Tütündeyizdir.
Köstebek: Tütüncünüz nerede?
Tütüncü: Tütüncümüz köydedir.
Köstebek: Köyünüz nerededir?
Tütüncü: Köyümüz şuradadır.
Köstebek: Tütününüz nicedir?
Tütüncü: Tütünümüz boldur ey köstebek, köyümüze buyurmaz mısın?
Köstebek işte gidiyor şeye tütüncünüz köyüne. Tütüncüyü buluyor diyor ki;
Köstebek: Ey tütüncü, ey tütüncü! Tütünlerin var mıdır?
Tütüncü diyor ki: Ey köstebek! Bilmez misin ben tütüncüyüm? Tütünlerim vardır.
Köstebek: Tütünlerim sende mi ?
Tütüncü: Senin tütünün ne gezer bende?
Hocam işte böyle bir hikaye yani, çok özlü, çok sözlü. Bence kullanılır ortamlarda hep.
Köstebek: Ey tütüncüler!
Tütüncüler: Hayırdır köstebek?
Köstebek: Tütünde misiniz?
Tütüncü: Görmez misin köstebek? Tütündeyizdir.
Köstebek: Tütüncünüz nerede?
Tütüncü: Tütüncümüz köydedir.
Köstebek: Köyünüz nerededir?
Tütüncü: Köyümüz şuradadır.
Köstebek: Tütününüz nicedir?
Tütüncü: Tütünümüz boldur ey köstebek, köyümüze buyurmaz mısın?
Köstebek işte gidiyor şeye tütüncünüz köyüne. Tütüncüyü buluyor diyor ki;
Köstebek: Ey tütüncü, ey tütüncü! Tütünlerin var mıdır?
Tütüncü diyor ki: Ey köstebek! Bilmez misin ben tütüncüyüm? Tütünlerim vardır.
Köstebek: Tütünlerim sende mi ?
Tütüncü: Senin tütünün ne gezer bende?
Hocam işte böyle bir hikaye yani, çok özlü, çok sözlü. Bence kullanılır ortamlarda hep.
Bu gibicileri bölüm altlarından dışarı salmamak lazım. Tehlike yaratmaya başladılar.