Sign in
Login

yavuzzz

Şeyma Yavuz
Lieutenant Commander
Rusya
Eylül 2017
Henüz bize kendisinden bahsetmemiş...
En son medyalar tümü
Takip ettikleri tümü
Takipçileri tümü
Beğendiği gönderiler
Vader Darth Lord paylaştı!
Tek başıma orkestrayım hehe gitar, bass ve davul, 3 ünüde çaldım tone ayarlamak çok yordu ama oldu :)
- choose one: a guitar, a bass guitar or a drum?
+ Yes.
metallica bile kendi tonunu alamıyor, albüm tonunun aynısı olmuş nerdeyse. albüm crossover gelir umarım. ellerine sağlık.
Yazıyı dinledikten sonra okudum ve çok şaşırdım
Vader Darth Lord paylaştı!
Size bir piskopatlık hikayesi anlatayım da belki geleceğiniz hakkında gaza gelirsiniz. Anlatacağım hikaye tamamen yaşanmış gerçekleri birebir anlatan bir hikayedir ve baş rol oyuncuları arasında ben değil anlatacağım 2 piskopat tek yumurta ikizi kardeş yer almaktadır. Bir kaç bölümden oluşacak bu hikayeyi hemen tamamlamayacağım. Zaman geçtikçe ve üşenmediğim anlarda bölümleri tamamlayacağım.

Bölüm 1: Beginning
Gençlik yılları lokasyon Karabük lisedeyiz acaba universitede ne yapacağız telaşı var herkes kendisine geleceğini şekillendirmek adına program falan yapıyor.

Ben pek umursamıyorum nedendir sanırsam ailem gayet varlıklıydı aman okumasamda ne olcak modum vardı yani. Bu hep bana bir güç olmuştur o zamanlar. Belki bu derece başarılı olmamın sebebide o zamanlar bu duygu sayesinde hiç stres yaşamamış olmama bağlayabilirim.

Bizim ailede okumuş sayısıda baya yüksekti Amca kesimimde örneğin amcam ve eşi olan yengem ikiside Hacettepe İng. Tıp mezunu birisi o zamanlar docent ünvanında diğeri prof ünvanında 2 adet cocukları var onlar benle aynı yaşıt ama onlar pek akıllı değildi. Ders konusunda değilde her konuda yani biraz gerizekalı gibi geliyorlardı bana.

Diğer amca tarafın itü elektrik electrokik mezunu onunda 2 adet çocuğu vardı aynı yaştaydık ama onlar gereğinden fazla zekilerdi hatta benden de zekilerdi yani bu zekilik sadece plan program konusundaydı herşey muhakkak planlı ve programlı olmalıydı onlar için. Tek yumurta ikizleriydi ve hayattaki en önemli şeyler, gayeleri, hedefleri ve yarışları yine kendileriydi.

Birisi diğerinden daha önde olamaz. Bu bir kural gibiydi. Birbirileriyle yarışıyorlardı Manyakça. Bana çok hastalıklı bir olay gibi geliyordu ama belki tek yumurta ikizin olunca demekki böyle oluyormuş gibi düşünebiliyordum. Ona bağlıyordum.

Bir örnek vereyim. Asosyaldiler ve dışarı çıkma gibi huyları yoktu. Birbirlerinin arkadaşlarıydılar o yüzden. Yengem annemi arardı benim onlara gitmemi isterdi cocuklara değişiklik olsun diye bende öfleye pöfleye giderdim evde karşılaştığım durumu bizzat anlatıyorum.

Bu arada isimleri Erkut ve Aykut. Erkut wc ye giderdi. Giderken çaktırmadan ÖSS deneme sınavları olurdu yaprak halinde onu yanında götürmüş. Aykut bu durumu bilmiyor. Sonra 5 dk oldu Erkut gelmeyince Aykut bir anda böyle garip bir şekilde telaşlanarak kaltı. Deneme sınavlarının oldugu dolabı açtı ve 1 tanesinin eksik oldugunu anladı (nasıl anladın pezevenk dedim içimden)

Sonra koşarak wc nin önüne gitti ve kapıyı yumruklamaya başladı. Nasıl bağırıyor ağlıyor bir yandan anne anne diye. Yengem geldi ne oldu dedi. Hep aynısını yapıyor beni geçmek için gizli gizli wc de test çözüyor dedi.

Sonra yatıştırmaya calışıyyorum Aykutu döndü bana bağırmaya başladı senin yüzünden sen gelmeseydin bu beni kandıramazdı dedi. Böylelikle benden fazla soru çözemezdi dedi. Alındım hatta gücendim çok yengem özür dilesede benim bu ikisiyle olan aile bağım sanki o an kopmuş gibiydi. Gerçi öylede oldu daha sonra universite yıllarında tekrar bir ışıldama oldu ama oraya sonra geleceğim.

Neyse daha sonra biz öss zamanına kadar pek fazla görüşmedik. Ben hayvan gibi istanbul istiyorum çünkü tüm yakın arkadaşlarım istanbul yazacak. Marmara isteyen var, yıldız isteyen var, itü yazacak olan var. Bende doğal olarak istanbul istiyorum ki her hafta sonu birlikte taksim falan yapar deli gibi eğleniriz olarak düşünüyoruz.

Ama es geçtiğim nokta bir kız arkadaşım var ve o lanet olsun hacettepe ing. tıp istiyor. Çıldırıyor. Vazgeçirebilmek adına çok uğraştım ama vazgeçmedi. Ve aynı sebepten ötürü bende Ankara yazmaya karar verdim. Evet ben bir malım. Hayatımdam ödün veriyorum ilk defa ve sonrasında ne kadar yanlış bir hareket olduğunu anlayacağım.

Ha bu arada Aykut ve Erdem'de deli gibi Odtü bilg. müh. istiyorlar ama onların bu isteği taaa orta okula dayanıyor ikisininde tek hedefi orası.

Neyse sınav zamanı geldi sınavlara girdik sonra hemen tatil moduna çıktık biz hemen Bartın Çakraz'a gittik. Yazlık vardı orada çok yakın aiile dostlarımızla birlikte. En yakın arkadaşımda Emir yanyana evlerimiz.

Bir gün uyandım Emir sınavlar açıklanmış diye bağırıyor camdan. Hadi internet kafeye gidelim dedik. Önce Emir'in sonucuna baktık yanlış hatırlamıyorsun 192 gibi bir puanı vardı zaten sakarya uni inşaat müh istiyordu hayli haylide yetiyordu.

Sonra sıra benimkine geldi ondan önce ben o zamanlar kız arkadaşım olan Öznur'u aradım. Ne oldu bakabildin mi dedim. Sen ne yaptın dedi. Önce bana soracağını bildiğim için hazırlıklıydım internet çökük bir halde sisteme giremiyoruz dedim. Baktım ben benimkine seninkine de baktım dedi.

Aa dedim söyle. Ben 227 sen 229 dedi. Ben şaşırmadım ama Öznurun benden daha çok puan almasını bekliyordum gece gündüz çalışıyordu çünkü. Okuldan çıkınca özel derse, hafta sonları dershaneye kadar 2 dk boş zamanı olmuyordu. Biz görüşemiyorduk bile o derece.

Sonra durdu sen TR 72 olmuşsun ben girememişim ilk 500 e dedi. Sesi buruktu ama bunu söylerken. Dedim olsun bi önemi yok. Ben bu kadar beklemiyordum diye de yalan söyledim. Halbuki bekliyordum çünkü sınav çok kolaydı. Sayısaldan full yaptığıma emindim. 45 adett de türkçe sorusu yaptım sosyale hiç dokunmadım bile. Ne tarihe ne coğrafyaya 1 tane bile yapmadım. Türkçeden yanlışım gelir diye bekliyordum 1 tane gelmiş gerisi full. O yanlış olmasa onun yerine boş bıraksam ilk 10 a giriyordum sanırsam.

Eve geçtik bizimkilere sonuc soyluyorum. Hani böyle bir sevinme bekliyorum. Annem duyunca aman dedi banane. Çünkü hava harp akademisine gitmemi istiyordu. Ben istemiyorum diye de konusmuyordu o zamanlar benle. Çünkü büyük dayımın oğlu (annemle aynı yaşıt) Mehmet abim hava harp adademisini 1. sırada kütüğe adını yazdırarak bitirmişti ve annemler o dönem istanbulda yaşadıkları için hep onunla gezermiş. En iyi anlaştığı kuzeni oymuş ve askeriyenin sağladıklarını ve karizmasını gördüğü için benimde onun gibi olmamı istiyordu. Ama olmadı.

Dedemse sadece şunu dedi "ya oğlum bırak bu işleri gel gitme benzinliğin başına geç kimle istiyorsan evlendirirm seni senden başka kimse yok". Babamla annem ayrıydı babamı hiç tanımadım. Annem tek cocuktu. Amca dediklerim aslında dedemin kardeşleri dayı dediklerimde ananenim kardeşleri oluyor bu yuzden. Annem kardeşim gibiydi oda tek cocuk ben de tek cocuk. O yüzden dedem babamdı aslında neyse.

Derken tercih zamanı geldi kız arkadaşım yuzunden tek tercih ODTÜ bilgi. müh. yaptım oda hacettepe ing. tıp yaptı. Ben diğer arkadaşlarımı ne kadar uğraştıysam istanbuldan vazgeçiremedim hepsi marmara, ütu yıldız boğaziçi doluştular.

Nasıl kıskanıyorum ama çatlıyorum. Derken annem aradı. Üzülme dedi ya olsun Ankara hem yakın buraya hem yanlız olmayacaksınki orada.

Dedin nasıl? Ne demek yanlız olmaycağım.

Aykut ve Erdem'de ostü bilgi. müh kazanmış dedi. İşte o an beynimden vurulmuşa döndüm. Hem istemediğim şehir hem de pispopat olan kuzenlerimle aynı okulda olacaktım.

Bir an umutsuzluk sardı heryerimi. Çatlayacak gibi oldum.

Ve şöyle düşündüm.

Şimdi yar--ğı yedim.

to be continued...

Edit: Bu arada biraz spoiler olacak ama olsun hem devamı içn belki heycanlandırır. Aykut ve Erkut kimdir bilgi olması açısında.
Aykut Erdem: https://scholar.google.com/citations?user=-xA1_OAAAAAJ&hl=tr
Erkut Erdem: https://web.cs.hacettepe.edu.tr/~erkut/
Gizlenen 35 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
İlk 500 e giremediği için üzülünür mü ya. Ben bu sene 100k ya girsem göbek atarım ne kadar umutsuz vakayım onu fark ettim. :')
Emrecans ya bizim oralar bir değişikti o sınava girdiğimiz sene öncesi ve birkaç yıl sonrası karabük ciddi anlamda tr de başarı sırası olan bir ildi.

Etrafındaki herkes bu derece puanlar alınca ailelerde yarışa girmişti. Yani o zamanlar şunu iyi hatırlıyorum birisi Ankara Hukuk falan kazandığında ah yazık gibi bakılıyordu o kadar düşük mü.

AKP geldikten sonra değişti herşey. Önceden eğitime önem veren şehir sonradan demekki eğitimle bir bok olunamayacağını anladı sanırsam.
Aykut ve Erkut.Bu adamların hayatı dizi olur gibime geliyor.Beklemedeyiz lordum. AykutErkut
B42han ikiside odtü bilgi. muh. mezunu ikiside araştırma görevlisi olarak odtü bilgi. müh. görev aldı. Daha sonra biri hacettepe diğeri koça geçti.

Bu aradaki olayları anlatcam işte. Adamların başarıyla, parayla pulla hiç bir işi yok. Tek dertleri birbirleriyle yarış..

Bu hikayede bu ikisine çok güzel bir teklif sunduğum kısmıda anlatacağım. Ve onların bu teklif üstüne ne yaptığı falan fistan.

Çok ilginç adamlar. En güzel şöyle açıklanır dünya yarın patlayacak olsa ve ikiside bunu bilse. Eğer 1 tanesi oturup birşey çalışıyorsa diğer asla kurtulmak adına uğraşmaz ölürken bile ondan geri kalmamak adına oturur karşısına aynı şeyi çalışmaya başlar.
Bu kadar büyük bir rekabet onların arasını bozuyor mu yoksa çok güzel iki kardeşler ama ölesiye yarış içindeler gibi bir durumları mı var?
EmreKurman aralarını bozabilirler mi sence? o zaman birbirlerinden habersiz olup kafayı üşütürler. Birisi hacettepede suan ama bakıyorsun projelerine hep koç :) rahat durmuyor hala örneğin kardeşinin okulunda başarı elde etmeye calışıyor. Diğeri keza öyle.
Bir solukta okudum lütfen devamı gelsin!
éarth "A: O zamanlar bilgisayarın yeni yeni yaygınlaştığı bir dönemdi. İnternet yeni gelmişti. Dolayısıyla üniversiteye başladığımızda her ne kadar bizim bilgisayara bir tanışıklığımız olsa da bir grup arkadaşımız o güne kadar bilgisayar görmemişti bile. Lisans eğitimi açısından ODTÜ bilgisayar mühendisliği bölümü zor bir bölümdür. Uykusuz geceleriniz olur. Hayatınız dur durak bilmeden ödev yaparak geçer. Bunun yanı sıra, sürekli ders çalışıyor olmak ve arkadaşlarınızla birlikte bir arada olmak, herkesin birbirini tanıdığı ve birbirine destek olduğu güzel bir ortamın oluşmasını sağladı. Bu 4 yıl boyunca hem bölümümüzü hem ODTÜ’yü gerçekten çok sevdik. Zaten yüksek lisans ve doktorada da ODTÜ’den kopamayışımızın temel nedeni biraz bunlar oldu."

Şu varya hikaye :) Kendi özelliklerini adamlar sanki okulun özeliğide mecburmuşsun gibi anlatmış.

Ben bir kere bile uykusuz gece geçirdiğimi hatırlamıyorum hatta o kadar rahattıki odtü 2. kız arkadaşım (1. den ayrılmamı hikayenin devamında anlatacağım) odtü mimarlık okuyordu . Odtü mimarlık fakültenin tek 24 saat açık olan bölümüdür sürekli sıcaktır. Mimarlar ciddi anlamda proje başında sabahladıkları için onların sınıf olarak nitelendirdiği aslında atölyö olan yerlerde yer yatakları vardır orada uyumak için sabaha kadar sinema bira gecesi yapardık okuldan sonra. O kadar rahatdı yani odtü.

Bu adamların çok çalışması için herhangi bir zorlukla karşılaşmalarına gerek yok diyorumya diğeri sırf bilgilenmek adına bile çalışıyorsa öbürüde muhakkak calışır.

Şu hayatta tanıdığım en piskopat insanlardır :)
Biraz ürpermekle birlikte saygı duydum :D
Ben ailesinin yerinde olsam özellikle "biri diğerinden gizli test çözdü" diye çıldırmasından sonra uzman birine danışırdım. Normal bir ruh hali değil bu. Kıskançlık durumları nasıldı peki? Mesela onun bir eşyası olsa diğeride aynından ister mi? Yoksa sadece başarı konusunda mı böyleler?
Emrecans o kadarını ne bilim olm anası ben değilim
Yerimizi alalım ?
Aralarından birisi allah korusun vefat etse.Diğeri nasıl yaşar diye düşünmeden edemiyorum.Elimizdeki bilgilere bakarsak kafasına sıkar heralde
Bende sabırsızlıkla bekliyorum, aşırı merak ettim sonunu ^^
Çok güzel hikaye Bölüm 2 için rez alalım.

İkizlerin rekabet içinde olmaları ve birliktelikleri taktire değer ama zekanın bir bedeli vardır derler, kafayı yerler böyle devam ederlerse.
Bölüm 2: Geçmişin izleri
Kayıt zamanı geldi. Annem, Dedem ve ben ankaraya doğru yola koyulduk. Okul Hazırlık + 4 sene yani 5 sene sürecekti. Bizde buna göre plan yapıyoruz.

Bu arada eğer Toefl'a giripi 170di sanırsam üstü puan alabilirsen Hazırlıktan yırtıyormuşsun tabii bunu ben ogün öğrendim. Saolsun Aykut ve Erdem ikilisi sınava girdiklerinde kazanacaklarından emin oldukları ve tek tercihlerinide akraba yuzdesinin fazla olduğu Ankara Odtü den yapacakları için bunu biliyorlarmış. Ted Karabük de okudukları içinde ingilizceleri bana nazaran çok daha iyi haldeydi ve oturup tüm yaz boyunca toefl çalışmışlar. Ha haberim olsaydı uğraşır mıydım tabii ki hayır. O kadar sınav atlatmışım tabii ki yüzmeye gideceğim, sahil kenarında ayıcı kankam Emirle deve güreşi yapıp kezban çakraz kızlarını etkilemeye calışacağım. Toeft da neymiş.

Keh. Keza bu ikisi hazırlıktan yırttı bu şekilde benze turist gibi gıdım gıdım herşeyi öğrenmeye açık olarak kaydımı yaptırdım. Olsundu sonuçta hazırlık demek yeni arkadaşlar tanıyabileceğin yepyeni bir ortam anlamına geliyordu ha bunları takmıyordum çünkü daha önemli sorunlarım vardı.

Neydi bu sorunlar yaşayacak yer? Ve Öznurla birlikte kalmak istiyorduk. Aİlem Öznuru tanıyordu onunkilerde beni biliyordu ama dedem tanışma olayına karşı gelmişti. Daha bunlar genç öyle kimsenin ailesiyle tanışıp millete yüz veremem zamanı gelirse en son tanışırız demişti. O zamanlar kızmıştım fakat çok haklıydı. Ah dedem, okumamuştı ama benim için o dünyanın en bilgili insanıydı. Gerçekten de öyleydi ama. Abileri kardeşleri hep dedeme sorardı o karar verirdi herşeye.

Çünkü ailenin en zengini oydu. Aile içerisinde bilgin kişi seçerken kimse ne okuduğuna, ne yaptığına bakmıyor tam tersi ne kadar çok paran varsa o kadar bilgin oluyorsun. Dedemin özelliği aynı zamanda tüm kardeşlerini okutmasıydı. Abisi Osman amcam örneğin sırf öğretmen olabilsin diye dedem eğitimden vazgeçip cocukluğunda kunduracılık yapıp tüm kazancını nerdeyse abisine göndermişti. Sırf okuyabilsin diye. Erken iş hayatına atılması ve hayat akışında muhteşem bir hack bulması onu gelecekte baya saygın bir insan haline getircekti.

Neydi bu "HACK". Dedem gençliğinde inanılmaz yakışıklı bir adamdı. 18 yaşında Safranboludan sıkılıp dünyayı gezmek istiyor ve o zamanlar çok fazla bulunamayan (araç çok olmadığı için) şöför özelliklerine sahip birisi. Askerde şöför olarak görev yaptığı için yine aynı mesleği kullanarak seyahat işine başlıyor. Büyük fabrikaların mallarını yurt dışına araçlarla taşıyor ve bu sayede bir çok ülke gezip dil öğreniyor. Örneğin fransaya gidermiş ve o zamanlar çok kolay olmadığı için yol şartları mal götürüp eğer alacaksa da bazen hiç geri dönmeden teslim tarihi gelsin diye 4-5 ay fransada kaldığı olurmuş. Bu sayede şaşılacak gibi en az 3 -4 dili ana dili gibi konuşabiliyordu. Herneyse hackden bahsediyorduk evet 25 yaşında yine sıkılıp baya da para biriktirdiği için abisine gönderdiklerinden hariç iyi parası olmuş. Türkiye ye geri dönüyor o sıra zarfında babası vefaat ettiği ve annesini yanlız bırakmamak istediği için Safranboluya tamamen yerleşme kararı almış.

Bu sırada yakışıklılık özelliğini ve bir kaç dil bilmesinin kendine getirdiği cool havayı iyi kullanıp Safranbolunun en zengin ailesi olarak bilinen (şehrin %80 arazinsinin ve iş sahalarının sahipleri) Tüfekçilerin kızını kendisine aşık ediyor ve evlenme kararı alıyorlar.

Tabii vermiyorlar kızı ama dedem durur mu durmaz kaçırıyor ananem anneme hamile kaldığında herşey düzeliyor. Dedemde bu gücü kullanarak aile işlerinin ucundan tutuyor var olan işleri çok daha büyük hale getiriyor ve daha araç bile görmemiş safranboluya sırf kendi araçlarının benzin sorununu karşılayabilmesi için ilk petrol ofisini açıyor sonrasında haddaneler, fabrikalar yürüyüp gidiyor. Bir anda iç güveysi olarak girdiği ailenin en önemli adamı oluyor. Çünkü onun harici kimse yok çalışan hepsi hazır zenginliğe babalarının babasındna kalana alıştığı için yan gelip göt büyüten bir aileymiş.

Nerden geldik buraya evet Öznurla aynı evde kalma planımızdan çıktık geldik. Evet orasıda bir sonraki bölümde :)

*to be continued...*
Dede gibi dedeymiş be, işte böyle yararlı, üretken ve sorun çözebilen insanlar lazım ülkeye.
Lordum böyle hikayeleriniz gelsin okumak bi çoğu diziyi izlemekten daha keyifli rez akşam okuyacağım
hikayeye bak be dede tam alfa resmen dizi bölümü bekliyor gibiyim şu an
Vay arkadaş, adamdaki dedeye bak. Bizimki anca ev almak için biriktirilen parayı İstanbul'a gelip kumarda yesin. Hitler'e benziyor zaten (Tip olarak benziyor, yoksa soy falan kırmadı). Hayır çıkmayacağı belliymiş.
madem bukadar popüler oldu buydun bu dedemin ta kendisi:)
Uzaktan bi escobar esintisi var dede vaderda
Dedeniz çok sağlam adammış, balkon iyi dayanmış.
Lordumuz ve Dedesi, Safranbolu Palace, 1988 (renklendirilmiş)
Balkon kenarlarında ki korkuluklar, Dünya'dan dedenizi korumak için yapılmış olabilir
Emrecans
sen mi umutsuz ben mi :(
Şuraya park edeyim ?
Dedesiyle büyümüş ve dedesini yakın sayılabilecek bir zamanda kaybeden beni hikayeye kitledin şu an. İnşallah sonu duygusal yerlere bağlanmaz ?
merakla bekliyorum şu an
Vader hort ama üçünüzün (sen + ikizler) de STAR WARS ile baya ilgili olmasının bir sebebi var mı?
shyorn bizim ailede sw fanatiği çok ya bi kuzen daha var aynı yaştayız o mesela acayip obi-wan kenobi fanatiği ben obiwan diye diye herif üzüm üzüme baka bakamı kararır büyüdüğünde cidden obiwana benzedi bariz bir şekilde aha buda resmi :)
Vader baya obiwan olmuş bence de :) ailede çok kişinin böyle olması güzelmiş :,)
shyorn açık olayım bişi anlamadım bi de bu terimler yok ben de henüz.... ama durum duygusunu aldım harika :)
Vay arkadaş ne sardı be :)
Sosyale bi girdim bu post üstlere çıkmış, dedim süper vader hikayenin geri kalanını yazmış merakla bi açtım yorumları bir de ne göreyim diğer arkadaşların yorumları... Bende heyecanlandım o kadar hikayenin devamı geldi diye ya :(
Almithara pek havanda değilim bu sıralar devam edersem zevkli olmaz yazıcam diğer bölümü pek yakın zamanda :(
Kilicaslanemrullah Sith Sorcerer paylaştı!
Bu gün jedi oldum..
?
Nian haklısın hızlı telefondan yazılmış bu ve günü ayrı yazmışım ama olsun sayende fark ettim. Tişikirlir ??
grayside Sith Spy paylaştı!
Çokomelli iki eksik
Çokomelli ve Eti Puflu Eğitim
Yukarı