Kaydol
Giriş

uygarkara

Uygar Kara
Sith Saber
İstanbul
Mart 2017
Sıradan bir kullanıcı
En son medyalar tümü
Takip ettikleri tümü
Takipçileri tümü
Bağlantıları
Yaptığı yorumlar
uygarkara Sith Saber » Sosyal » Genel
3 neden doğru ama kendini aklama çabası yanlış. Özeleştiri yapmayıp başarıyı sadece bu 3 nedene bağlaması hata, partisinden ilk defa Yavaş, İmamoğlu gibi güçlü siyasi figürler çıkmış destek olması gerekirken "kazanınca beni aramadı" diyerek rakibine laf vermesi hata. Senin partin uzun yıllar sonra bir başarı elde etmiş "attığımız tohumlar yeşerdi" diyip önce kendini düşünmezsin.
Ya hep bir inkar çabası içine giriyor yada kendini yüceltiyor. Öznede hep kendisi var.

Partisinin diline uyum sağlayamıyor, hatalarını kabul etmiyor kendini düzeltemiyor, rakibine malzeme verip kazandırmıyor kaybettiriyor.. İyi insan ama kötü Siyasetçi.

Demek istediğim bu 3 maddeden 2.si kendisi başta olsaydı gerçekleşmezdi.
Bir iktidar ülkeyi iyi yönetemiyorsa yaşantısı sana benzesin, başı secdeye deysin deymesin oy vermezsin. Bir muhalefette ne kadar parti kimliğine uygun bir lidere sahip olursa olsun çoğunluğa hitap edemiyorsa, kaybettiriyorsa ısrar etmez değiştirirsin.

Anladım ki Akp'lilerin gördüğünü de biz göremiyormuşuz. Bu 22 yıllık kötü ama bir türlü değişemeyen yönetimde kendime de pay biçiyorum. Onları bir uzun'la bizi temiz yüzlü Kemal dedemizle kandırmışlar

Konuşmanın tam metni var mı? Ben sanmıyorum böyle desin. 100 tane şey söylemiştir aradan 3 tanesini almışlardır. Göz göre göre bu şekilde açıklama yapip kendisini rezil edemez. Şu sosyal medyada okuduğunuz herşeyi doğru kabul etmeyin. Aradan istediklerini çekip algı yaratıyorlar. Bunu muhalifi de yapiyor, seküleri de yapıyor, siyasal islamcısı da yapıyor.

Sadece yukarıda bahsedilen açıklamayı yapan birisi aşağıdaki tweeti atmaz. Cumhuriyete sahip çıkanlara değil seçime gitmeyen akplilere teşekkür ederdi.

Vader X deki tweet'i direkt röportaj verdiği KRT kaynaklı aldım zaten Kılıçdaroğluna yakın haber kanalıyken birde kendi gazetecisinin röportajını eksik yayınlamazlardı. Kısa röportajın tamamı da burada..
https://krttv.com.tr/siyaset/ke...ladi-204670

ilk başta bende aynısını düşündüm. 13 yıl ana muhalefet partisi liderliği yapmış biri bu şekilde açıklama yapıp kendini rezil edemez dedim ama ya hep bu hataları yapıyorsa ve biz inandığımız gibi görmek istemişsek...

Attığı tweet'in de bu düşünce yapısından farklı olduğunu düşünmüyorum. Tabi ki tebrik edecek, "Cumhuriyet Halk Partisi var olsun" diyecek inancı ve isteği bu zaten adamın ama "ekilen tohumlar fide oldu, fideler çınar olacak" lafını ilk gördüğümde tohumunu ben attım mevyesini yeni yönetim yiyor deme niyetine yorumladım. ki "İmamoğlu beni aramadı" diyip başarıyı, onu aday göstererek kendi odağında toplama isteği de destekledi bunu.

Bir iktidarın yönetimdeyken yaptıkları, iktidara gelmek isteyenlerin de kendini seçmene en iyi şekilde geçirebilmesinin önemli olduğunu düşününce ısrarla kabul görmemesinin nedenini anlıyorum. Söylemlerinde hata yapıyormuş ve egosuna yenik düşüyormuş.

Yani yanlış bir insan değil doğru bir insan, inancımla taban tabana bir bi insan ama bana değil göremeyene gösterebilmesi önemliydi.

Akp seçmenin gözünde artık Chp diyince Özgür Özel'den bile önce Ekrem İmamoğlunun canlanıyor olması, küskün Akp seçmeninin Chp'ye ısınmasının ana nedeni olarak görüyorum. İmamoğlunun halkla birebir iletişimi ve birleştirici dili partinin de önünü açtı.

Ve seçim sonrası ilk araması gereken, zamanında mazbatasını vermeyip reklamını yapan Akp olmalıydı.
Çok emek verdiler.
Rick'in geri dönmemek için söylediği bahaneler bana hiç samimi gelmiyor. Gitmek isteyen ne yapar eder bir yolunu bulur.. Bir yol çözüm aramadan çok kabulleniş var
Dizinin 2. sezonundan tek isteğim bu sezon olduğu gibi 6-8 bölüm aralığında yapmaları.. 16-24 bölüm aralıklarında konuyu 24 bölüme yaymak için aksiyonu az bazen konudan kopuk yavaş bölümlerle izleyicilerini kaybettikçe kaybettiler. 3 ayrı konu 3 ayrı dizi ve 6 yada 8'er bölümlerle çok daha iyi sezonlar çıkartılır bu evren ve 3'e ayrılmış TWD kadrolarıyla
Bölümün aceleye getirildiğini düşünmüyorum bence bilerek böyle yapmışlar. Bu sezon işleyiş olarak biraz Dextarı anımsattı bana.
Orada dizi, sezon boyunca yavaş ilerliyor çözülmemiş olaylar, terslikler üst üste eklenip son bölüme kadar yığılıyor. İzlerken bu kadar olayı 1 bölümde nasıl çözecekler diyorsun ama 1 bölümde değil son 10 dakikasında çözüyorlar.

Burada da benzerini yapmışlar. Ateş Arbay olayı, Nevra'nın dönüşü, kayıp cesetlerin yerleri, Kader'in sonunun nasıl olacağı.. bu bölüme kadar tuttular, son sahnede çözdüler.. ama biriken olaylar içinden çıkılması zor olaylar olmayınca izleyende heyecan yaratmadı, heyecan olmayınca merakta olmadı ve final sönük kaldı.

En beğenmediğim kısım,, mesela geçen bölüm Agah Kader'i istese öldürebilirdi ama kendi isteğiyle öldürmedi. Ölümünün zor olması gereken karakter tercih olarak öldürülmüyorsa "o kadar da zorlu düşman değilmiş" düşüncesi oturuyor akılda. Yani bir kötü karakter "yenilmesi kolay" konumuna düşüyorsa gözden düşüyor ve sonra ki her aksiyonda izleyenin merakı uçup gidiyor.
Bir de üstüne Agah'ın (heralde) öldüğü seneryo eklenince "ölmeden de halledebilirdi" diye düşünüyor insan.

Ben Kaderin Agah'ı iyice köşeye sıkıştırmasını ve Agah'ın ilaçların etkisiyle kontrolünü kaybetmesini beklerdim. İçinden çıkılması zor olaylar birikip son ana kadar gelince, bir şekilde halledip mezarların yeri karşılığında kendini feda ettiği bir plan... daha iyi final olur.

--
Bu arada eleştirinin aksine ben dizinin Türkiyede yapılmış en iyi yapımlardan biri olduğunu da düşünüyorum:)
2 nedeni var bunun.
İlki yönetmeni.. İki sezondada çekimleri o kadar iyiydi ki hayatında yönetmen bilmeyen biri bile yönetmeni kim diye merak etmiştir.
İkincisi de önemli Toplumsal sorunlara değiniyor olması ve önermeleri.. 1. sezonda çocuk istirmarını konu alıyordu ve doğru mesajlar verdiler. Bu sezonda değinilmesi zor Kürt sorununu ele almışlar ve gene doğru mesajlar verdiler. Sorunun çok derinine inmeselerde sadece konuyu ele alma cesaretleri bile hoşuma gitti.

Bir de 32:49 şu son konuşma ve Nazım Hikmet'in şiiri hoşuma gitti.. Ölümden korkup ölüme inanmadan yaşamak.. Konuşma baştan sona güzeldi. "bir musibet bin nasihatten iyidir" derler ama bence bu nasihat bin musibetten iyidir.
Yukarı