İstatistikler
Beğendiği gönderiler
enes_olg High Admiral » Black Mirror S3B2
1- Adamın gittiği ev şirkete girdiğinde zenci ablamız ile tanışmadan önce afişine baktığı ev aslında öyle bir ev yok beyin kendisi tasarlıyor hatta tabloya bakarken bir pencereden ışığın yanması afiş deki görsel yüzünden
2- Adamın ilk korktuğu figüran örümcek zenci ablamız ile tanıştıktan sonra çalışma odasına giderken bir adamın giydiği tişörtte var bizimki pek dikkat etmese de önceden örümcekten korktuğu için beyin onu bilinçaltına aldı ve evin içinde karşısına çıkardı
3- Adamın aklını alan adam da yine çalışma odasında ki 2 kızın monitörde çalışmasını yaptığı figüran yalnız suratı yok orada bizimkinin beyini sonradan kendisi yerleştirip karsısına çıkarıyor hatta örümcekle harmanlayıp çıkıyor karşısına
4- Adamın tanıştığı kız karısına cıktı korku evinde buda kızla yeni tanıştığı için ona pek güvenmediğini gösteriyor hatta arkadan bıçaklaması gerçek gibi hissetmesi yine beyninin adama oynadığı oyun
5- Adamın çıkış noktasında yaşadığı şizofren olma durumu kendini tanımaması büyük korkularından biri
6- Adamın en buyuk korkusunun annesini ihmal ettiği gerekçesiyle onun yüzünden hasta olması onu tanımaması
7- Adamın önce şirket sahibi ile diyalogları ingilizce onunla rahat konuşuyor buda beynin oyunu çünkü bölüm sonunda şirket sahibi zenci ablamız
ile çince yada japonca konuşuyor aslında adamın şirket sahibini
sadece dergide gördü çünkü dergide gördüğü beyaz tişört vardı adamın üstünde en sonda karşımıza siyahlara bürünmüş şekilde gözüküyor cınce konuştuğu sahne ..(alıntıdır)
dizide ayrıntılara detayla müthiş önem verilmiş tabi bu da dizinin kalitesini ortaya koyuyor haliyle... bir dizi bu kadar kalite kokar
2- Adamın ilk korktuğu figüran örümcek zenci ablamız ile tanıştıktan sonra çalışma odasına giderken bir adamın giydiği tişörtte var bizimki pek dikkat etmese de önceden örümcekten korktuğu için beyin onu bilinçaltına aldı ve evin içinde karşısına çıkardı
3- Adamın aklını alan adam da yine çalışma odasında ki 2 kızın monitörde çalışmasını yaptığı figüran yalnız suratı yok orada bizimkinin beyini sonradan kendisi yerleştirip karsısına çıkarıyor hatta örümcekle harmanlayıp çıkıyor karşısına
4- Adamın tanıştığı kız karısına cıktı korku evinde buda kızla yeni tanıştığı için ona pek güvenmediğini gösteriyor hatta arkadan bıçaklaması gerçek gibi hissetmesi yine beyninin adama oynadığı oyun
5- Adamın çıkış noktasında yaşadığı şizofren olma durumu kendini tanımaması büyük korkularından biri
6- Adamın en buyuk korkusunun annesini ihmal ettiği gerekçesiyle onun yüzünden hasta olması onu tanımaması
7- Adamın önce şirket sahibi ile diyalogları ingilizce onunla rahat konuşuyor buda beynin oyunu çünkü bölüm sonunda şirket sahibi zenci ablamız
ile çince yada japonca konuşuyor aslında adamın şirket sahibini
sadece dergide gördü çünkü dergide gördüğü beyaz tişört vardı adamın üstünde en sonda karşımıza siyahlara bürünmüş şekilde gözüküyor cınce konuştuğu sahne ..(alıntıdır)
dizide ayrıntılara detayla müthiş önem verilmiş tabi bu da dizinin kalitesini ortaya koyuyor haliyle... bir dizi bu kadar kalite kokar
Dostum keşke noktalama işareti denen alet edevatları kullansaydın.
Özetle tüm detaylardan şunu anlıyorum ben; bilinçaltımız adeta sınırsız bir veri çöplüğü gibi. Binlerce terebayt farklı farklı bilgilerle yüklü ve tüm bu bilgiler aslında bizi yönlendiren yegane şeyler.
Direkt aslında oyun değil, reklam endüstrisi bu işin açığını en iyi şekilde kullanan sektör bence. Ah ulan, bu dizi bizi teknoloji karşıtı olup çıkaracak diyeceğim ama bu diziyi bize ulaştıran yine teknoloji. Bence insanlar olarak ne bok yediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz olmamasına rağmen bok çukurunu kazmaktan ve deşmekten büyük zevk alıyoruz. İnsan insanın kurdudur aga ya.
Direkt aslında oyun değil, reklam endüstrisi bu işin açığını en iyi şekilde kullanan sektör bence. Ah ulan, bu dizi bizi teknoloji karşıtı olup çıkaracak diyeceğim ama bu diziyi bize ulaştıran yine teknoloji. Bence insanlar olarak ne bok yediğimiz hakkında hiçbir fikrimiz olmamasına rağmen bok çukurunu kazmaktan ve deşmekten büyük zevk alıyoruz. İnsan insanın kurdudur aga ya.
stratejik ilerleyen bi karakter aslında o şekilde bi görünüm vermeseydi boynunu vururlardı
Xmehmetaltay Sith Juggernaut » Arcane
Gizlenen 5 yanıtı da gör! Çatlarsın yoksa...
Çok fazla hikaye var ama sanırım en çok Shurima yı görmek isterdim
ÇöldekiKutupAyısı Orası da çok güzel büyük bir krallık falan ama benim ilk tercihim olmazdı sanırım ya Noxus ve Freljord görmek isterdim sanırım ama bu 3 krallıkta büyük topraklar olduğu için çok geniş yelpazesi var. O yüzden daha ufak yerlerden devam ederler diye düşünüyorum.
Xmehmetaltay Ben ülkelerin birbiri ile savaşmalarını aşırı bekliyorum.
prisoner Çok güzel olur gerçekten bak aklıma gelmemişti bu hiç. Lakin onlara daha çok yolumuz var gibi :(
Xmehmetaltay Hiç sormaya birde 9 bölüm nedir arkadaş diğer sezonu bekle şimdi aylarca. ?
prisoner ay mı.. sana kötü bir haberim var 2023 diyorlar ikinci sezon için ? Araya başka bir hikaye sıkıştırırlar belki...
Xmehmetaltay Desene o zaman hedef 2023 diye kim öle kim kala. İnşallah sıkıştırırlar yoksa biteriz.
BLUXE Sith Warrior » Türkiye'deki Seri Katiller S1B1
Daha ayrıntılı anlatılmasını umardım, ki o zamanlar dosyaya bakan insanlar dahil herkese ulaşılmış da olsa her yerden edinilebilecek bilgileri bile vermemişler. Mesela çocukluğu nasıl geçti, nerede doğdu, büyüdü, cinayetleri işlediği zamana kadar neler yaşayıp gördü? Daha önceden kendisini araştırıp bildiğim için bölümdeki kişinin "Kolici" olduğunu anlayıp heyecanlanmıştım ama umduğum gibi olmadı. Orhan Aksoy 8 çocuklu bir ailenin ortanca çocuğu ve kendisi 1-2 yaşındayken ailesi Bursa'ya göçüyor, babası inşaat işçisi bakması gereken 9 boğaz olduğu için ve çok yorucu bir işte çalıştığı için çok stresli biri ve çocuklarına şiddet uygulayan bir baba. Özellikle de Orhan çocukken çok şiddete maruz kalmış, ailesinin durumundan dolayı da ortaokuldan sonra okula devam edemiyor. Eğitim hayatı çocuk yaşta son buluyor. 15 yaşında evi terk ediyor ve Bursa'dan İstanbul'a iş bulmak için kaçıyor. İlk önce Beyazıt'ta bir dönercide çalışmaya başlıyor arkadaş çevresi genişlediği için kazandığı para kendisine yetmiyor ve civardaki dükkanlardan kıyafet çalıp satmaya başlıyor, ilk önce hırsızlığa yöneliyor. Babasının şiddetinden öyle etkilenmiş olacak ki, hırsızlık yaparken yakalanıp cezaevine girdiğinde ailesine haber verilmesin, dayak yemeyeyim diye polislere sahte ad soy ad veriyor. Yakalandığı arkadaşları 1 ayda çıkıyor ama Orhan kimlik tespiti yapılamadığı için 7ay daha burada kalıyor, sırf babasının korkusundan. Bu sırada babası İstanbul'a gelip kayıp olduğunu düşündüğü Orhan'ın kimliğini ibraz ediyor ve Orhan çıkıyor ama babasından yine şiddet görüyor. Çok fazla kez hırsızlık ve dolandırıcılıktan hapse girip çıktığı için esnaftan iş bulamaz hale geliyor ve laleliden tanıdığı Romenler aracılığı ile Romanya'ya çalışmaya gidiyor. 6 ay sonra orada tanıştığı bir kadın ile evlenmek için İstanbul'a dönüyor. Kadın ile burada evleniyor hatta kadın müslüman oluyor 2 de çocuğu oluyor. Ailesini düzgünce geçindirmek için garsonluk yapmaya başlıyor ama yeterince para kazanamadığını düşündüğü için ticarete atılıyor. 99 depreminden dolayı varını yoğunu kaybediyor ve ailesini Romanya'ya göndermek zorunda kalıyor. Fatih'te küçük bir ev yani cinayetleri işlediği evi tutuyor. Daha sonra bildiğiniz üzere burada ardı sıra cinayetler işliyor ve sonunda yakalanıyor. Bölümde bahsedilen; "Kendi çocuğuna kötü davranan." baba burada Ahmet Aksoy Orhan'ın babası oluyor, Orhan geçmişte mağdur olduğunu hayatı boyunca hissediyor ve bu yolla "sözde" zafer kazandığını hissetmeye çalışıyor. Hatta bölümde görünen misketten yansıyan motosiklet görüntüsü Orhan'ın babasının motosikleti. Bu kadar ayrıntıyı bilip bölümde neden bahsetmemişler bilemiyorum.