Yaşadığım toplumda herhangi bir marjinal gruba yada azınlığa dahil değilim. Mutlu bir çocukluğum oldu. Üniversite ve iş hayatımda da gündelik sıkıntılar haricinde pek bir sıkıntı ile karşılaşmadım. Bu durumu herkes gibi ben seçmedim, belki de diğer insanların çoğundan şanslıyım.
Ama çok garip tepkiler ve unsurlarla karşılaşıyorum. İnsanların bizden değilsen karşımızdasın kalıbına beni çok fazla sokuyorlar. Bir kadının iş hayatında ki zorluklarını, bir Kürt'ün yedi terörist yaftasını ve ya bir hayvan hakları aktivistinin hassasiyetini anlıyorum. ama ben bu ve bu gibi durumların hiç biri ile karşılaşmadım.
Bu sebeple bu gruplar ve ya azınlıklardaki insanlar bana sürekli "neden bizimle beraber sesin çıkmıyor? sen de onlardansın!" yaftasını yapıştırıp beni karşılarına alıyorlar. Bu insanların bana ulaşmayı seçmeyip benden bu insanların derdini anlamamı bekliyorlar.
Ben bir kitap seçerken bir yanda kadın dertleri anlatan diğer yanda da fantastik bir eser olunca ben ikincisini seçiyorum. Ben bi kadın değilim ve toplumda ki kadınların yaşadığı sorunlar ile karşılaşmadım.
Acaba benim yaptığım mı yanlış? bir durum varsa o konu hakkında illa bir fikir sahibi mi olmama lazım. SJW, Red Pill, Sosyalizm, LGBTQ+, hayvan hakları, evsiz yaşamlar... Bu gibi insanların bir caba için uğraştığı unsurlara benim kendi isteğim ile mi girip öğrenip bir fikir sahibi olmam lazım? Yoksa bu toplulukların mı bana ulaşması lazım?
Çünkü yeteri kadar fikrimin olmadığım ve bu durumları yaşamadığım için bir çok insan tarafından benden bir destek bekliyor. Destek vermemeyi seçince de karşıt bir insan oluyorum.