Aslen ingiliz olan Michelle Dockery bu dizide mükemmel bir amerikan aksanıyla konuşuyor ve rolün cidden hakkını veriyor ani heyecanlanma ve üzülmeleri damardan yaşıyor. Dizide başrolde ki diğer isim ise "Juan Diego Botto", kendisini karizmatik ve çekici bulanlar var ama bu dizide bu kadar karizmatik bir rolde bile kendini ben itici buldum.
Açıkçası ben açıklamaları ve fragmanı inceledikten sonra böyle el çabukluğuyla hırsızlık üzerinde heyecanlı bir dizi bekliyordum ama açıkçası bunlar biraz minimum düzeye alınıp dizide ki diğer rollerin işleriyle birleştirilip bir konu oluşturulmuş ve konu güzel olsada ben işleyiş biçimini sıkıcı buldum. Atlıya atlıya seyrettim belki ben beklentimi büyük tuttum o yüzden sıradan buldum. Diğer dizilerden farklı bir şey arıyordum. Bu dizi kıtlığında izlenebilir kategorisine girer.
Biraz da diziden bahsedeceğim, ilk bir iki bölümünün çok önemli anları değilde dizinin konusundan diyelim, "Michelle Dockery" dizinin bad girl'ü Geçmişinde uyuşturucu bulundurma ve kullanım suçundan hapse girmiş ve bu yüzden oğlunun velayetini kaybetmiştir. Bir süre sonra hapisten şartlı tahliye sayesinde çıkıyor düzenli bir hayat sürmek isterken hapisten önce ki yaşam tarzı olan kılık değiştirip el çabukluğu ve ortadan hızlı fıyma konusunda yeteneğininin üstüne maalesef perde çekememiş bir nevi akıllanmamış yani sürekli bir heyecan arıyan çılgın hatun. Ardından bir şeyler oluyor ve kendinin hiç istemeyeceği tehlikeli bir işin ortağı olmak zorunda kalıyor.
Benim Puanım: 7/10